Mardin Çıkmazı

12. Bölüm 🗝️

Yanağındaki izle kalan arsen odasına çekilmişti. Hazar beyin yaptığı kaba davranış kaç kere gözlerini doldursada ağlamamak için kendini zor tuttuyordu.
Neden bu kadar hayat onun için zordu. Genç kızın yüzü hiç gülmeyecekmiydi. Hep birileri tarafından incilip duracakmıydı. Koruyucusu yokmuydu bu genç kızın. Odanın içinde bir oraya bir buraya giden kızın kalbi bu kadarına dayanırmıydı. Yüreğine onca acıyı sığdırmış genç kızın yeni acılara yeri yoktu.

***boran annesinin mezarına başını koymuş bir şekilde annesine arseni anlatıyordu. Onun gibi koktuğunu düşünüyordu. Güzelin ona söylediklerini anlatıyordu. Boran babası duymasın diye annesinin kulağına birşey söylecekmiş gibi yapıp sessizce fısıldadı. "anne ben seni çok özledim. Babam özlediğimi duyarsa üzülür. Sakın rüyasına girip deme tamam mı benim güzel annem." diyip babasına fak ettirmeden. Hemn doğrulup "gide biilriz babacım." diyip annesine el sallayıp babasının elini tutmuştu. Hava baya kararmıştı. Siraç borana arka kapıyı açıp bindirdi. Kapıyı kapatıp arabaya bindi. Hava limanından horzanı alacaktı.

Hava kararmıştı. Berfin sıraçın heyecanıyla günleri sayarken arsen yüzündeki morluğu nasıl kapatacağını düşünüyordu. Beyaz bir tene sahip olduğu için çabuk morarmıştı. Bu şekilde inmezdide boranın yanına mecburen Ayşe kadını çağırıp girip olduğunu, borana geçmesin diye gelmediğini söylecekti. Peki bu yalan onu iyileştirecekmiydi. Genç kız Ayşe kadını çağırıp söyleyi vermişti.

Sıraç horzanı alıp konağın önüne geldiğinde horzana döndü.
"bana bak kavga gürültü istemiyorum."

"hadi abi nasihatların bittiyse içeriye geçek. açım" diyip konaktan içeriye geçti. Sıraç arkasından "ya sabır" çekip oda boranla içeriye girmişti. İşte şimdi konakta bayram vardı onlara göre 3 yıldır görmedikleri oğlarını sıraç getirmişti. Hazar da içten içe mutluydu. Horzan herkese tek tek sarılıp hazarı görmezden gelerek yeğenlerini öptü. Boran ise hemen sıraya girip horzanın onuda öpmesini bekledi. Horzan boranın bu haline gülünce alıp kucağına yanağını ısırdı. Sıraçın ise gözleri arseni arıyordu. Herkes yemeğe geçerken sıraç Ayşe kadını bulup "arsen nerde çağır gelsin" demişti. Ayşe kadın "arsen hasta sıraç bey grip olduğunu söyledi. Borana geçmesin diyede gelmedi" diyip mutfağa girmişti. Tam arsenin odasına gideceken yengesi zehirinin seslenmesiyle geri dönmüştü. "sıraç herkes sofrada seni bekliyor" diyip gitmişti. Sıraç ta zehirinin arkasından gidip masaya oturdu. Masada büyük bir sessizlik vardı. Bu sessizlik sultan hanımı sinirlendirmişti. Elini masaya vurup "cezar ağa görüyorsun bunların bu hali nee, horzan oğul, canım oğul senin hasretine dayanmıyorum. Bi yanım eksik oğul. Bi yanım eksik." diyip masadan kalıp gitmişti. Sofrada bi zehirin dışında yemek yiyen yoktu. Herkes sultan hanımın peşinden baka kalmıştı. Cezar ağda bi gürültüyle yerinden kalkıp." yeter bu kadar. Yarın sizi böyle görmeyecem Hazar ve horzan "diyi vermişti. Sofradan herles tek tek kalkıp gitmişti. Sıraç Boranı odasına çıkartıp uyuttuktan sonra odadan çıkmıştı. Boranın yanında hemen arsenin odası vardı. Sıraç arsenin oradasının önüne gelip kapıyı çaldı. İçerden ses gelmeyince içeri girmişti. Etrafa baktığında odada yoktu. Tam geri gidecekken banyo kapısının açılmasıyla bornozlu arseni görmesi bir olmuştu. Vücuduna dolandığı havluyu sıkı sıkı tutuyordu.
"sıraç bey. Siz neden geldiniz "

"hastaymışsın doktora götüreyim" dediğinde aklına yanağı için söylediği yalan geldi. Hemen eliyle yanağını tutup.

"yok iyim. Tesşekür ederim sıraç bey., sıraç bey

" efendim

" çıksanızmı odadan nede olsa müsait değilim." dediğinde sıraç genç kızı baştan aşağıya süzdü gözleri kızın bütün bedenin de dolaşmıştı. Arsenin Üzerindeki havlu parçası kalçasının hemem üç parmak altında bitiyordu. Yani bacakları ben burdayım diyordu. Islak saçları ise boncuk boncuk yere damlıyordu. Arsen elini yanağından çekip havlusunu tutu , yanağını unutmuştu. Sıraç genç kızın yüzündeki izi görünce yaklaşıp arsenin yüzüne dokunup izin üstünden parmaklarıyla geçmişti.

"bu nasıl oldu" diye sorunca arsen hem söylecek birşey bulamadığı için susmuştu hemde sıraçın bu yakınlığı arseni heyecanlandırmıştı. Fazla yakındılar ....
Ne arsen geri çekile biliyordu nede sıraç geri adım atıyordu.............

Diğer bölümden devam..