Biliyorum bugün kulakların bir başka çınlayacak, anlayacaksın seni yine nasıl andığımı, özlediğimi elerin titreyecek, gözlerin yolarda kalacak, sende hissedeceksin yüreğimde neler hissettiğimi!
️
Sıraç yatağa oturup not kağıdını aldı. İkiye katlanmış kağıdın katını açtıp okumaya başladı..........
🛋️
"sıraç bey, size birşey diyemiyorum çünkü haklısınız. Kim olsa aynı şeyi yapardı. Ama bilmenizi isterim ben asla o zehiri kullanmadım. Tamam sabıkalıyım ama yemin ederim ki borana zarar verecek biri değilim. Şimdi ben ne desem inanmasınız ama inanın ki o konuda bile haklısınız
. Belkide kimsem olmadığı için beni savunacak kimse yok. Kızım yapmaz diyecek bir annem yok, elini masaya vurup ben kızıma güveniyorum diyecek bir babam yok giden 1 yılımı bana geri verecek kimsem yok,beni koruyacak kimsem yok, bu yüzden bende olsam inanmazdım. Bu yüzden bi daha asla karşınıza çıkmam. Bide masanın üstünde bana verdiğiniz maaş var, eksik ama en kısa zamanda elinizde olacak , ben o parayı hak etmiyorum. "Sıraç okuduğu kağıdı katlayıp cebine koyup şimdi de deli gibi arseni düşünüyordu, masanın üzerine bıraktığı bozuk paralara kadar duran paraya baktı. Peki şimdi beş kurşsuz ne yapacaktı??? Sıraç düşündükçe aklından atıyordu sonra da tekrardan düşünüyordu. Neden düşünmekten korkuyordu.????
Sıraç aklına gelen kişiyle hızla odadan çıkıp Ömere seslendi. Ömer çok geçmeden sıraçın yanına gelip "buyurun sıraç ağam" dediğinde sıraç ömerin yakasından tutup "senin haberin varmıydı lan n" diye kükrediğinde Ömer bi korku içerisinde "hayır ağam yoktu, bende sizinle birlikte öğrendim." dediğinde sıraç Ömeri itip elini sallayıp "sen nasıl adam sın!!!!! , kardeşin dediğin kişiyi nasıl bilmiyorsun!!! , şimdi de sen nereye gittiğini de bilmesin!!!!!" dediğinde Ömer şaşırmış bir şekilde "arsen gittimi ağam" dediğinde sıraç iyice sinirlenmiş bir şekilde Ömere "gözüme görünme Ömer gözüme görünme" diyip elini saklarına atıp konaktan çıktı......
****3saat önce bir
Arsen göz yaşlarını silip yazdığı notu katladı. Kağıdı elbise paketinin üzerine bırakıp. Boranın odasına geldi. Çantasından Boran için ilk gün getirdiği kuklaları çekmecesine koydu. Boranın yatağına oturup boranın yanına uzandı. Kokusunu içine çekip "kısa zamanda okadar alıştımki sana bi tanem. Şimdi de gitmek istemiyorum yanından . Saatlerce İzleyip, kokunu içime çekebilirim.." dedi sesizce. Arsen yatığı yerden doğrulup boranın yanağına küçük bir buse bıraktı... Arsenin duran göz yaşları tekrardan başladığında. Arsen daha fazla dayanamayıp odadan çıktı. Eliyle yanağını silip yerde duran valizini aldı. Sıraçın kapısının önüne geldiğinde dayanamayıp valizini bırakıp yavaşca kapısını açtı. Sesiz adımlarla içeriye girdiğinde uyan adamın yanına yaklaştı. "okadar iyi birisin kii kendinin farkında değilsin.hayatımda gördüğüm en mükemmel babasın" dedi mırıldanarak. Arsen yapmaktan korktuğu şeyi yapmıştı. Elini genç adamın saklarına uzatıp dokunmuştu. Sıraç kıpırdanınca elerini hızla çekip yavaş adımlarla odadan çıktı.****şimdi:
Arsen, İstanbuldaki gibi yine beş kuruşsuz, kalmıştı. Ve şuan ne yapacağını da bilinmiyordu.
Saatlerce Mardin sokaklarında dolanıp duruyordu. Elini boyuna götürüp "biii koruyucum sen vardın, yanımda olduğunu görmesemde hissettiğim tek sen vardın. Ama şimdi de tam sana ihtiyacım olduğu zaman da yoksun." diyip kendini kaldırıma bıraktı. Dizlerine başını koyup etrafındaki insanları umursamayıp ağlamaya başladı. Nefesi kesilene kadar ağlamak istiyordu. Neden kalbi Sızlıyordu.?? Neden cayır cayır yanıyor du??? Neden konaktan çıktığından beri içinde yangın vardı???? Neden elleri titriyordu??? Arsen içindeki garip duygularla ayağa kalkıp yolun karşısına geçmek için hazırlandı. Yola girdiğinde aklımdaki sorular sürekli beyninde tekrarlanıyordu. Korna sesiyle korkmuş bir şekilde yanına döndü. Eliyle "kusura bakmayın" diyip kenara çekildi. Araba sağa çekip genç kızın yanına geldi. "iyi görünmüyorsunuz" dediğinde arsen başını yanına gelen adama çevirip "iyi değilim çunkü. Dediğinde adam kolundan tutup" yardım etmeme izin verin, şu ilerideki kafeye geçelim "dediğinde arsen bişe demeyip yürümeye başladı. Yanındaki adam arsenin elinden valizi alıp kafeye doğru ilerlediler. Kafeye geldiklerinde Arsen adamın çektiği koltuğa oturdu. Adam da genç kızın karşısına oturup" buralı değilsin galiba "dediğinde arsen başını adama çevirip" değilim dedi. Kısık sesle. Adam Arsene bakıp yüzünğn solduğunu fark edince "kahvaltı yaptın mııı sen""aç değilim " demişti kısaca. Adam genç kızın dediğini duymamazlıktan gelerek garsonu çağrıp "bize kahvaltılık birşeyler Gettirmisin. Diyip Arsene döndü." benden çekinmenize gerek yok, ben Ferzan avukatım. Ayrıca mardinde satdaç aşiretinin ağasıyım. Aslında bakarsan daha ağalık yapamadım babamı kaybedince başa geçmek zorunda kaldım "dediğinde arsen Ferzan bakıp" başınız sağ olsun "demişti. Ferzan garsonun gettriği kahvaltıları gösterip" bi kaç birşey atıştırmalısın. "
" teşekkür ederim ferzan bey "dediğinde ferzan çayını yudumlarken" bey demene gerek yok. Hem biraz kendinden bahset sakıncası yoksa "
" sakıncası yok, ben arsen İstabulluyum. sürekli başkalarının yaptığı hatanın bedelini ödüyorum. Kendi hayatımın dışında bir sürü hayat yaşıyorum. Gülerken korkuyorum... . , 1 aydır Mardinde bakıcılık yapıyorum. "dediğinde gözleri buğulanmıştı. Ferzan da fark etmişti." Mardin le ilgili bir sorunmu var???? "diye sorunca arsen......
Diğer bölümden devam.
Ferzan satdaç..... 🆕 Karakter.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mardin Çıkmazı
Novela JuvenilMARDİN🔺 Seni affedermi? , seni severmi? Söylediklerini duymazdan gelebilirmi?