Fotoğrafdaki zehirin
**********2saat önce******
Yemekler yenildikten sonra sıraç küçük kurêsiyle odaya doğru ilerledi baya yorulmuşlardı. Boranın gözünden uyku akıyordu. yanına gelen otelin çalışanı görünce, sıraç borana odanın kartını verip oğlunu odaya gönderdi.
"sıraç bey . Sizinle gelen hanım efendi hiç odadan çıkmadı bide yemek içinde bi istekte bulunmadı. Böyle olunca merak ettik."
"tamam ben haldeceğimi. Kolay gelsin" diyip odasına doğru ilerledi. Boran kapıyı açık bırakmıştı. İçeriye girip kapıyı örtü. Boran lavabodan çıkıp "şey ben biraz sıkışmıştım da o yüzden kapı açık kaldı." diyince . sıraç oğluna gülümseyip "garsonun orasını burasını yakacağına gelip şişini etseydin küçük kurê" diyince Boranı kahkaha tutmuştu. Sıraç da onunla birlikte gülüyordu.
, ****Şimdiki zaman :****
Sıraç merdivenlerde nefes nefese inen arseni görünce. "deli bu kız" diye söylendi. Arsen sıraçın yanına geldiğinde biraz durup nefes aldıktan sonra "tam zamanda geldim Allah var" diyip tekrar konuştu "nereye gideceğiz sıraç bey" diye sorduğunda sıraç huyundan vazgeçmeyip sakallarıyla uğraşmaya başladı. "biri varmış odadan çıkmayıp yemek yememiş. Bizde zayıflıktan ölmesin diye yemeğe götürüyoruz." dediğinde arsen şaşırmış bir şekilde dona kalmıştı.
Mardin
Cezar ağa evin içinde volta atıyordu. Sıraçın kaçar gibi gitmesi sinirlendirmişti. Zehirin desen Hazar ın peşi sırra dolaşıyordu. Sultan hanımın, hanım ağanın konağa gelişi onu tedirgin etmişti. Sultan hanım da olanları duyunca tansiyonu yükselmişti. Kadın pat diye duyunca sıraçı kaçkere aramıştı ama sıraç sürekli meşgule atıyordu. Konakta sürekli bağrışlar sürekli cezar ağanın ve Sultan hanımın tartışmaları yayılıyordu konağa. Cezar ağa da sürekli Ömere kızıp duruyordu. Ömer birşey yapmasa bile öfkesini ondan çıkarıyordu. Cezar ağda haklıydı oğlu söz dinlemiyordu buda onu kızdırıyordu. Ama şöyle birşey de vardı cezar ağda farkına varsın artık, sıraç çoçuk değil o büyüdü. Artık kendi kararlarını kendi alabiliyor .****arsen ne kadar yemeğe gitmek istemesede sıraç onu lüks bir restoranta götürüp onun için masayı donatmıştı. Arsen sürekli "bu kadarını nasıl yiyeyim sıraç bey bir çeşit olsa yeter" diyip duruyordu. Sıraç ta onun inadına bir çeşit daha getitiriyordu. Arsen sıraçın bir çeşit daha Getir diyince susup ağzını eliyle farmar kapatır gibi yapıp "susuyorum." diyip önündeki yemeklere bakmaya başladı.
Arsen resmen aç kurt gibi bütün yemekleri yemişti. Bir çeşit yemek olsaymış kesinlikle doymazmış . Sıraç bıyık altından gülerken arsen de suyunu içip "paranız boşa gitmesin diye yoksa bu kadar yemek yiyemem." demesiyle sıraç tabi tabi diyip hesabı ödeyip arsene döndü."okadar çok yedinki gel biraz yürü sahilde"
"sizinle mi"
"evet, ne oldu beğenmedinmi"
"yok ondan değil. Karakter olarak çok farklısınız çözmek zor sizi. Ne yapacağınızı kestiremiyorum.. Bi haftadır burdayım belkide bundan dır. Zamanla çözerim belki"
"ben kendimi çözemiyorum sen nasıl çözeçeksin."
"babam herzaman şunu derdi. birşeyi başarmak istiyorsan asla peşini bırakma.eninde sonunda başarırsın derdi. Şimdi anladım ama geç oldu biraz."
"ne gibi geç"
"sıraç bey otele gidelim artık hem boran sizi göremeyince merak eder." diyip lafını kesip otele doğru yürüdü genç kız.
Diğer bölümden devam......
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mardin Çıkmazı
Fiksi RemajaMARDİN🔺 Seni affedermi? , seni severmi? Söylediklerini duymazdan gelebilirmi?