Mardin Çıkmazı

44 Bölüm 🗝️ ⚡

Bi enkazın altında kalırsın, sesini duyurmaya çalışırsın , boğazın yırtılırcasında bağırsın ya işte o an  sesini kimse duymaz, sen pes etmek istemezsin ama kaderin seçtikleri, yaşatıklarına boyun eğmek zorunda kalırsın . Tıpkı hayat gibi, yaşamak istemiyorum diyipte o hayata mecbur edilmemiz,, yönetilmemiz Bi durup etrafına bakarsın bide yoluna bakarsın.  iç çekersin ve dersin ki meğersem ölüymüşum ben hiç doğmamışım ki dersin ve dersin ...

Sıraç sultan hanımı karşısına alıp olanları anlatacaktı. Horzanın akşama düğünü olduğunu söylecekti. .ama yarım saattir oturmuş nasıl diyeceğini düşünüyordu.
Boran da koştur koştur odasına gidip Arsen için aldığı hediyeyi almıştı. Boran arsenin yanına gelip elindeki paketi arsene uzatıp "sana aldım, aç hadi aç" demişti heyecandan Arsen de paketi alıp Boran gibi "açayım, bakalım ne var içinde" dedi heyecanla. Arsen peketen çıkanları görünce dayanamayıp ağlamıştı.

Ömer abi yardımcı oldu, ama ben seçtim, çünküşende meleksin "
Demişti tatlı diliyle.
Arsen hediyeyi kutusundan çıkartıp" takmak ister misin "diyince Boran hemen yatağa çıkıp takmaya başladı. Arsen göz yaşlarını silip" ben ölene kadar hep boynumda kalacak "diyip borana sıkıca sarıldı.

Sıraç da cesaretini toplayıp annesine herşeyi anlatmıştı, sultan hanım duydukları karşısında şok yaşarken, hazar da ilk uçakla Mardine gelecekti. Kardeşini yalnız bırakmak istemiyordu. Sıraç annesine sarılıp" eseriniz,sizin suçunuz "diyip sarılmaya devam etti.
Arsen zehrinin çoçuklarını da alıp tersa çıktılar hava güzeldi ve bu yüzden onlarla oyunlar oynayıp filim izleyeceklerdi. Arsen bütün oyuncakları bulup tersa dökerken bir yandan da" hadi bakalım oyun zamanı diyip yere atığı kilimin üzerinde çember oluşturmuşlardı.

Konakta hem hüzün, hem mutluluk vardı. Ve bu mutluluk konağın herşeyidi.,

Sıraç annesin yanından ayrılıp, terasa çıkmıştı. Boranı görüp horzanın yanına geçecekti. Bi ihtiyaçı olursa diye yanında durmak istiyordu.
Sıraç terasa çıktığında  yerde oturmuş  al satarım bal satarım, oynuyordular.boran arsenin arkasına mendili bırakıp koşmaya başladığında Arsen koşup yakalamıştı Boranı. Boran yerine oturup bu sefer mandil sırası arsendeydi. Sıraç onlara doğur yaklaşıp biraz daha yakından izlemeye başladı. Arsen elinde mendile dönerken sıraçın onları izlediğini fark etmişti. Arsen önüne dönüp görmezden gelmiş. Yüzüne yerleştirdiği gülüçükle, mendili güzelin arkasına koyup geri geri hızlı yürümeye başlamıştı . Güzelde arsenin peşindeydi. Arsenin ilerisinde oyuncalar vardı, Arsen geri geri gitti için düşe bilirdi.sıraç hızla arsenin arkasından tutup düşmesini engelemişti. Arsen boyunda hissettiği nefesle irkilmişti. Sıraç arsenin belindeki ellerini çekip kendisine döndürdü"biraz daha dikkat et" diyip boranın yanına gitmişti. Arsen de kendini toparlayıp "teşekkürler sıraç bey." dediğinde sıraç duymazdan gelip borana "küçük kure, benim biraz işim var, Arsen ablanı üzme," diyip başından öpmüştü. Boran babasına "bak bav Arsen ablaya aldığım hediyeye çok güzel değilmi" dediğinde sıraç arsenin boynundaki kolyeye bakıp "çok güzel" dedi  bakarak. Sıraç ayağa kalkıp arsene döndü "Boranı hazırla 7 gibi gelip alacağım," diyip yiğenlerini de öpüp gitmişti. Arsen arkasından bakıp"hem suçlu hem güçlü "demişti sesizce. Güzel arsenin yanına gelince yakaladım seni sıra bende Arsen abla".........

Sıraç dan

Arsen neden böyle davranıyordu, neden sürekli s*****m bey kelimesini kullanıyordu. Deli oluyordum!!!! Ama bu tavrını ortaya çıkartacaktım. Neden bu görmezden geliş...... Neden bu sessizlik......???

***

Hava kararmaya başlamıştı. Arsen Boranın üzerini değiştirken sultan hanım da hazırlanıyordu. Oğlunu yalnız bırakmak, onu üzmek istemiyordu... Zehrin de gidecekti o yüzden çoçuklarını giydirmiiş, hazırlanmaya başlamıştı. Konakta ki herkes gidiyordu. Arsen ve çalışanlar hariç..
Sıraç annesini ve zehrinin geleceğini bilmiyordu. Bilseydi izin vermezdi. Çünkü sadece horzan sıraçın gelmesini istemişti. Bu yüzden tatsızlık istemiyordu. Sultan hanım sıraçın izin vermeyeceğini bildiği için sonradan gidecekti.....
Sıraç horzanın yanından ayrılıp boranı almak için konağa  gelmişti. Sıraç arabadan inip konağa girdi.

Boran onu merdivende arsenle bekliyordu sıraç konağın merdivenlerinden çıkıp elini borana uzatıp arsene baktı, yüzü solmuş gibiydi, biraz üşütmüş gibi, biraz üşümüş gibi.... Sıraç arsene bişe demeden merdivenlerden inmeye başladı.... Arsen de arkasını döndü, yüzünü avuçlarının arasına aldı. Ve derin nefes alıp odasına girdi. Zaten bu aralar nefes almaktan başka bir şey gelmiyor elinden.

....... Arsen yatağının yanında ki şiir kıtabını açıp elini kalbine koyup okumaya başladı. Okudukça gözleri doldu.

Seni sevdiğimi göreceksin sevmediğim zaman,

çünkü iki yüzüyle karşına çıkar hayat.

Bir sözcük sessizliğin kanadı olur bakarsın,

ateş de pay alır kendine soğuktan.

Seni sevmeye başlamak için seviyorum seni,

sana olan sevgimi sonsuzlaştıracak

bir yolculuğa yeniden başlamak için:

bu yüzden şimdilik sevmiyorum seni.

Sanki ellerindeymiş gibi mutluluğun

ve hüzün dolu belirsiz bir yarının anahtarları

hem seviyorum, hem de sevmiyorum seni.

Sevgimin iki canı var seni sevmeye.

Bu yüzden sevmezken seviyorum seni

ve bu yüzden severken seviyorum seni.

              <alıntı >