~gnash - i hate u i love u🎶
Küçüklüğümden bu yana kalbi kırılan bir kızdım hep, sürekli yaşadığım ayrılıklar dilimi lal etse dahi kelimelerimi satırlarımdan ayıramayacaktım.
Ölümlerle sınanan bedenim artık hissizleşmeye başlıyordu,
canım yansa da çığlıklarımı içime gömer oldum.Belki de şuan Dünya'da ki yerim hepimizin gideceği ve geri dönüşümüzün olamayacağı yerdir.
Gözlerim aynada takılı kalırken yüzümü ve bedenimi baştan aşağı süzdüm.
Evet yüzüm öyle çok fazla güzel değildi, belki fiziğimde dolgun kalça ve göğüs de olmayabilirdi ancak benim de bir kalbim vardı.
Hayatım boyunca ilk defa sevildiğimi ve ilgi duyulduğumu hissetmiştim, o da yanlış kişiye denk gelmişti.
Ayaz...
Kısa bir süre zarfında nasıl olur da ona bu kadar bağlanırdım, belki de bağlanma sebebim hayatım boyunca sevgi görmediğimden kaynaklıydı.
Peki ya yüreğim ne olacaktı şimdi? Beynim bana umursama derken kalbim deli gibi acıyordu.
Önümdeki musluğu çevirerek suyun önümde ardı ardına dizayn edilmesini izledim, avuçlarıma biriken suyu bir anda yüzüme çarparak kendime gelmeye çalışıyordum lâkin olmuyordu.
Bir kez daha.
Bir kez daha ve bir kez daha.
Çabalarım sonuçsuz kalırken gözlerim aynanın altında duran makasa takıldı.
Babam uzun saçları çok severdi ve Ayazın parmakları saçlarımda gezinmişti, bu düşünceler makası elime almam için yeterli sebepleri oluşturuyordu sanırım.
Ben belki acılarımı tamamen geçirmek için Bahar gibi bileklerimi kesemezdim, ancak saçlarımı keserek birazına veda edebilirdim.
Makası usulca parmaklarıma geçirdikten sonra gözlerimi sımsıkı kapatarak saçlarımdan bir tutam aldım.
Elimdeki makası daha çok sıkarken avuç içim terlemeye başladı ancak şuan vazgeçersem bir daha bunu asla yapamazdım, bu yüzden hızla saçlarımın arasına daldırarak büyük tutamı kesmiştim. Gözlerim aralanırken saçımı kulağımın birazcık altında kestiğimi anladım.
Devam ettirmek için ardı ardına makası saçlarıma daldırdım, sanki saçlarım değil de acılarımın her biri yere dökülüyormuş gibi hissediyordum.
Annemin gidişi.
Babamın zulümleri.
Baharın ölümü.
Ve Ayaz.
Saçlarımdan düşen her bir parçayla göz yaşlarım da beraberinde damlıyordu.
Bu gerçekten çok acı vericiydi...
İşimi hallettikten sonra bir kez daha aynaya baktım, kısa saçlarımla beraber şişen gözlerim gerçekten berbat görünüyordu.
Bu görüntüye daha fazla dayanamayarak adımlarımı içeri sürdüm.
Ayaz üçlü kanepenin üzerinde ağzı yarı açık şekilde yatıyordu. Tekli koltuğa doğru ilerlerken kenarda duran çantama eğilerek içindeki paket sigaradan bir tanesini parmaklarımın arasına koydum ve Ayaza kısa bir bakış attım.
Aşırı derecede sarhoş olduğundan son sözlerini söyledikten sonra uyuyakalmıştı.
Masadaki çakmağa gözlerim iliştiğinde beklemeden elime alıp ucunu yaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜM TAAHHÜD'Ü |Wattys2020|
Teen FictionGece'nin sükûnetinde kaybolan ruhum artık ebediyete kavuşmak istiyor. Hâlâ gittiğin vakitte gittiğin yerdeyim. Zamanın hızlı geçtiğini söylüyorlar ama kimse bana sormuyor ve bilmiyor sensizlikte saatlerin durduğunu. ~İ E12.08...