Bölüm 24

228 43 19
                                    

~Only Piano - Without Words🎶

Nefret öfkeyi doğururken,
sevgi de sakinliği doğurmuştu.

Yeryüzüne yayılan bu iki duygu hepimizin kalbine tek tek yerleşirken, kimileri nefrete kimileri de sevgiye sarılmıştı.

Şimdi soruyorum sizlere;
Benim ruhum nefretle kavrulmuşken, bir anda karşıma çıkan sevgiye nasıl cevap verecektim?

Ayaz gözleri kısılmış bir şekilde bana bakarken, Mertin onu görmemesi için hemen bakışlarımı çekmiştim.

"İyiyim evet teşekkürler" dedikten sonra yüzünde oluşan tebessümle konuştu.

"Sen hep böyle sakar mısın?"

Gözlerim açılırken kolumu yavaşça onun ellerinden çekerek kısık sesimle konuştum.

"Hayır sadece ayağım kaydı o kadar."

Mert hafifçe başını eğerek yüzünü yüzüme yaklaştırıp "Eğer böyle sakarsan çok işim var seninle" dediğinde suratıma nefesi çarpıyordu. Onunla bu denli yakın olmak içimdeki nefret tohumlarını daha çok yeşertiyordu.

Daha fazla ona katlanamadığımdan başımı geriye doğru çekerek "Az önceki davranışım için sizden özür dilemek istemiştim sadece Mert bey" diyebildim.

Mert ise tek kaşını kaldırarak hafiften muzipçe gülümsedi.

"Bu konularda pek tecrübeli olmadığın belli oluyor ama merak etme benimle olduğun sürece bazı kusurlarını görmemezlikten gelebilirim."

Neydi bu davranışlar böyle?

Sanki içindeki şeytanın yerini koca bir melek almış gibi duruyordu.

"Daha dikkatli davranacağım" diyerek onun yanından ayrıldım, daha ilk günden fazla üstelememesine sevinmiştim çünkü Ayazın gözü önünde daha fazla rezil olmak istemiyordum.

Kim bilir aklından neler geçmişti.

Mertin arabasına binip gittiğini görünce koşar adımlarla yolun karşısına geçerek Ayazın yanında durdum.

Ayaz kollarını gevşeterek beni baştan aşağı süzdükten sonra konuştu.
"Bakıyorum da ilk günden Mertin ilgisini baya çekmişsin" başımı iki yana sallayarak "İlgisi mi? Biliyorsun öyle bir niyetim yok amacım sadece biraz güvenini kazanmak o kadar." dediğimde Ayaz beklemeden kapıyı açarak kendisini sürücü koltuğuna atınca ben de onun yanına geçerek hızla kemerimi taktım.

Arabayı çalıştırarak derin bir nefes aldıktan sonra parmaklarını direksiyona geçirince ilerleterek konuşmaya başladı.

"Açıkçası onun güveninin yanı sıra sevgisini kazanacaksın gibi duruyor."

Ayazın söylediği şeyler nedense yüreğimde burukluk yaratmıştı, onun bana karşı tavrı iki yıl sonrasında geldiğinde de değişmemişti, ancak zamanla oluşan benim duygularımdaki karışıklıklara anlam veremiyordum. Onun geldiği ilk gün küçük bir çocuk gibi sevinmiştim.

"Onun iğrenç sevgisini istemiyorum alsın bir yerine koysun, Ayrıca nesin sen? İnsan sarrafı felan mı?" Ayaz dişlerini dudaklarına geçirirken arabayı ışıklarda bekleterek konuştu.

"Kim bilir belki öyleyimdir, peki ya gerçekten benim dediğim gibi olursa o zaman ne yapacaksın?"

Bunun düşüncesi bile kendimden tiksinmemi sağlıyordu, çünkü Bahar kaç yıl boyunca kendisini sevmesi için uğraşmıştı ancak Mert ona hiçbir zaman gerçek sevgisini göstermemiş aksine Baharın kalbini paramparça etmişti.

ÖLÜM TAAHHÜD'Ü |Wattys2020|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin