Bölüm 10

394 99 14
                                    

~Balmorhea - the winter🎶

Rüzgar usulca kulaklarıma sensizliği fısıldarken,
gözlerimden akan bir damla yaş senin geri gelmeyeceğini bana anlatıyordu.

Umut ediyordum işte,
her gece olduğu gibi bu gece de umudumu üstüme örterek uyuyacağım.

Huzur içinde uyuyun...       E  ~  K

Sorduğu soruya verebilecek bir cevap bulamıyordum.

'Dün gece kendini neden Denize attın?'

Direk açık olarak sormuştu bu soruyu, nasıl bir cevap versem onu tatmin edebilirdim ki?
Hafif kalınlıkta olan siyah kaşları çatılırken hızlı bir şekilde yutkundum.

"Bu kadar aciz misin sen gerçekten?"

Ses tonunda ki sert vurgusu sabrının tükeneceğini işaret ediyordu. Ayrıca benim neler yaşadığımı bilmeyen birisi bana gelip burada aciz felan diyemezdi.

Kafamı hafifçe sağa sola sallayarak onu cevapladım.

"Bu soruya cevap vermek istemiyorum. Ayrıca hiçbir şey göründüğü gibi değildir, kimseyi tutuksuz yargılayamazsın."

Kendimden emin ve kararlı bir şekilde söylemiştim bunu.

Benden bir adım uzaklaşırken elindeki çantamı kenara bırakıp bakışlarını tekrar yüzüme doğrulttu.

"Her neyse senin gibi aciz bir insanı daha fazla zorlamayacağım."

Bakışları boynuma kaydığında aldığım nefesi içime hapsettim.

Onun boynumda gezinen bakışlarını hissettiğim an ellerimi boynuma geçirdim.
Bir şey demeden gözlerini gözlerime diktiğinde "Gidecek bir yerin gerçekten var mı?" dediğinde ona boş gözlerle bakmaya devam ettim.

Eğer yalan söylersem dışarı da donarak ölecektim sanırım, doğruyu söylersem de kendimi küçük düşürecektim.

Sanki ince yüksek bir duvarın üstüne yürüyordum, bir taraftan aşağı düşersem bedenim yangınların arasında kül olacakmış gibi hissediyordum.

Gözlerimi yavaşça kapatıp açarken bıkkınlıkla bir nefes aldım ve konuşmaya başladım.

"Kalacak bir yerim yok fakat bulabilirim merak etme."

Tek kaşını kaldırarak bana bakarken beklemeden cevapladı beni.

"Şuan hava -5 derece eğer üstündeki bu ince kıyafetlerle kalacak yer aramaya kalkarsan daha bulamadan öteki dünyayı boylarsın."

Derin bir nefes verdikten sonra konuşmaya devam etti.

"Zaten ölmeye meyilli zayıf bir insansın fakat buna izin vermemi bekleme benden, kalacak yerini bulana kadar burada kalabilirsin"

Burada kalmak mı?
Aklımdan hiç böyle düşünce geçmemişti ve tanımadığım bu insanlar arasında nasıl kalabilirdim ki.

Hem de bana 'ölmeye meyilli zayıf bir insan' demişti, benim neler yaşadığımı bir bilse belki  hak verebilirdi.

Ayazın gözlerine baktığımda bakışları sabitti, herhangi bir his kırıntısı göremiyordum.
Dudaklarımı birbirinden ayırarak onu cevapladım.

"Ben nasıl desem bilemiyorum, ancak sizleri tanımıyorum bu yüzden burada kalmam ne kadar doğru olabilir ki?"

Dediğim şey karşısında Ayazın kaşları çatılırken kenardaki sigara paketine uzanarak hızla kapağını açıp parmaklarının arasına bir dal yerleştirdi.

ÖLÜM TAAHHÜD'Ü |Wattys2020|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin