Araba seslerinin duyulmasıyla Ceren'i uyutmak için çıktığım odadan üstümü düzeltip aşağı indim. Avluya girdiğimde tanımadıklarıma baktım direktmen, Yusuf Ağa'dan birkaç yaş daha genç bir adam, yanında şirkette gördüğüm Kamil ve yanlarında da annesi sanırım ve üç kız daha vardı. Hepsinin bakışları bana dönünce boğazımı temizleyip "hoşgeldiniz" deyip kadın ile erkeğin ellerini öpüp tek boş yer olan Murat'ın yanıma oturdum.
Sait amcaları "Yeni gelin mi abi?" oha adama bak. İnsan bir hoşbulduk der. Kamil ise şaşkın gözlerle bir bana bir Murat'a bakıyordu. Daha yeni anlamıştı arkadaş."Evet, maalesef" Ivıt mıılısıf'mış. Taş yok mu taş? dedim içinden ve etrafıma bakınmaya başladım
Pınar ise "Ne arıyorsun kızım böyle gergin bir ortamda? Kafayı mı yedin?" diye kısık sesle eğilip sorunca
"Taş arıyorum, amcanın kafasına atacam bu konuyu açtığı için" dediğimde Pınar ağzından bir gülme kaçırınca tüm başlar bir anda ona döndü.
-"Ee gelin hanım memnun musun hayatından?"
Sultan hanım bana cevap verme fırsatı verir mi hiç atladı hemen "Niye memnun olmasın Meral, Allah aşkına? Ekmek elden su gölden yaşıyor işte" sakin sakin sakin Tuğra, iyi şeyler düşün mesela şey düşün,ımm, aklıma güzel birşey gelmiyor şu anda neyse."Mutluluk parayla pulla olmuyor Sultan Ana. Hayatında huzur yoksa istediğin kadar saraylarda yaşa ama yine de mutsuz olursun" diye konuştu Ömer. hayt aslan kayinço be. Kayinçoydu değil mi kocanın erkek kardeşi?
Meral bi atak daha yaptı ve "Murat, sen memnun musun gelinden?" hay Allah'ım ya. Susmuyor arkadaş bu kadın susmuyor.
"Yenge, böyle özel konuları konuşmam ben. Bu karımla bizim özelimiz başka kimsenin karışmasını istemiyorum" peh peh peh! Tanımasam yiyecem bu "özelimiz" lafını.
"Özelimizmiş" dedim kısık sesle.
"Hayırdır neyini beğenmedin?"
"Yok birşey" dediğimde Murat bana bakıp"Tuğra, sen benimle geliyorsun. Sait amca müsaadenle"
"Tamam oğul" Murat kalkınca arkasından el mahkum ben de kalktım ve salona geçtik.
"Evet, dinliyorum. Derdini söyle bakalım.""Yok derdim falan. Bunun için mi geldik buraya kadar?"
"Buraya kadar dediğin avludan odaya iki adımlık mesafe. Ve "ikimizin özeli" deyince gözlerinde farklı bir duygu yakaladım senin. Onun Sebebini soruyorum ben" deyince dayanamadım ve
"Ya Allah aşkına bir de soruyor musun? Dışarda, avluda ahlak pozları kesiyorsun ama bizim yatak odamızı da Sultan Hanım'a anlatmayı ihmal etmiyorsun" dediğimde anlamaz gözlerle bana bakmaya başladı. Ardından kaşlarını çatıp bana doğru iki adım atıp dibime girdi. Sert gözlerle tam gözlerimin içine bakmaya başlayınca kafa mı atacak acaba? diye düşünmeden edemedim bir an."Ne saçmalıyorsun gerçekten bilmiyorum ama belli ki ben senin gözünde pek iyi yerlerde değilim"
"Bunun sebebi ben değilim" dedim gözlerimi kaçırarak
"Biliyorum" dedi kesin bir dille. "Zamanında sana fiziksel şiddet uygulamış olabilirim, ellerim kırılsaydı da yapmasaydım" dediğinde ciddi mi diye baktım. Adam gayet ciddiydi. Sonra hareketlenip kanepeye oturup yere bakarak "Hak etmediğin halde gerek benim gerekse ailem tarafından birçok hakarete maruz kaldın. Ama sen buna rağmen her zaman bize karşı saygını korudun. Tabii bazen bu uysal karakterine ters olarak atarlar yaptın" dediğinde sesi gülümseyerek bana gelince ona baktım, hafiften gülümsüyordu. "Hepsinde haklıydın, ailenin yaptıklarından seni sorumlu tutmam hataydı"
"Yapmadıklarından" dediğimde başını kaldırıp bana baktı.
"Konumuz o değil. Neyse yani o kadar şey yapmama rağmen her zaman efendiliğini korudun. Ama şu Sultan Hanım meselesine gelince sana ne söyledi bilmiyorum ama ben hiçbir şey anlatmadım. Bana güvenmiyor olabilirsin ama inan bana ben, ne yaşadıysak o odadan dışarı çıkarmadım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Planlı Berdel
General FictionBu bir berdel hikayesi ama aslında tam da berdel hikayesi değil. Şöyle ki en basit açıklaması berdeli araç olarak kullanıp amacına ulaşmak olarak tanımlayabiliriz bu hikayemizi. Klasik berdel hikayelerinden sıkılanlar için veya yeni konular arayanla...