Zijan Hanım (Güçlü Kadınlar S. 1) ..TAMAMLANDI..

Bölüm 17 Part 2

Merhaba arkadaşlar. Evet baya geç ama uzun olan bir bölümle geldim. Hepinize kocaman sevgiler , saygılar. Anlayışınız için teşekkürler.

......................

Vurun ulan
Vurun
Ben kolay ölmem.

Ela gözler güneşin sıcaklığıyla açıldı. Kolları arasında ki yastığı kenara bırakıp doğruldu. Yanan gözlerini ovalarken , esnedi. Dün erken yatmış olsa da gece sürekli uyanmıştı. Son zamanlar da iyice düzensizleşen uykusu , onu epey zorlasa da dert etmiyordu. Kendisine hep daha büyük dertler buluyordu. Ayaklarını sallandırıp yatakta oturdu. Öne doğru eğilirken dün olanları hızlı bir şekilde hatırlamaya başlamıştı. Tahmin ettiği ama bir türlü emin olamadığı şeyler duymuştu. Oysa ki yıllar önce o kilerde bulduğu anasının hatıralarıyla anlamıştı. Teyzesinin , anasını sevmediğini , ve bunu hiç soramamıştı. Alacağı cevaplar onu çok korkutmuştu. Ama şimdi çok pişmandı. O zamanlar da sorupta Zozan ile yüzleşmediği için pişmandı. Ona tüm şüphelerine rağmen ana dediği için pişmandı. Sıkıntılı bir nefes alıp kalktı yataktan. Bugün Zijanla yapmak istediği bir şey vardı, bugün ikisi aynı kişiye hesap soracaktı. Kendilerinde bıraktığı yaralar için ona nefret kusacaklardı.

Dolabını açıp bakındı. Dudaklarını bir gülümseme kaplarken avuç içiyle alnına vurdu. Bu tavrı çok saçmaydı. Zijanla koca bir gün geçirecekti, ona yakın olmak ve yaptığı o aptallığı bitirmek için güzel bir gündü. Kıyafetleri üstünde gözlerini gezdirirken , giyeceğine karar verememişti. Bugün kendine her zamankinden daha fazla özen göstermek istiyordu. Ama koca dolapta keyfine giden bir şey bulamamıştı. Sıkıntıyla nefes alıp yatağa oturdu. Komodinde ki saatini alıp saate baktı. Saat epey erkendi, daha yeni kahvaltı için hazırlık yapılıyordur. Başka çaresi olmadığını anlayıp , dolaptan aldığı mavi gömlek ve pantolonu giydi. Cüzdanı ve telefonunu alıp çıktı odadan. Merdivenlerden inerken gördüğü ilk kişiye arabayı hazırlamalarını söyledi. Konağın yan tarafına yürüyüp elini yüzünü yıkadı. Islak elleriyle saçlarına şekil verdi. Elini uzatıp havlu beklerken , istediği olmayınca gözlerini devirdi. Doğru ya Zijanla arası bozuktu. Islak ellerini pantolonuna sildi. Başını kaldırınca kendisine havlu getirmek için koşan Derya ya gülümsedi.

"Günaydın ağam." Beyaz havluyu uzatıp bir adım geriledi. Elleri kurumuş olsa da Roni havluyu aldı. Bu kızın cesaretine hayrandı. Sanki ileride Zijanın vârisi gibiydi.

"Günaydın Derya." Derin bir nefes alıp havluyla terlemiş olan alnını silip ona tekrar verir havluyu. "Zijan Hanım uyandı mı?" Sorusuna cevap beklerken Deryanın gülümsemesi , gözlerini kısmasına neden olmuştu.

"Yok ağam. Dün gece herkes uyuduktan sonra uyanmıştı. Kahve içti geç yatmıştır." Detaylı bir rapor alan Roni başını sallayıp , gülümseyerek memnuniyetini belli etti. Elini kızın zayıf omzuna atıp sessiz bir şekilde konuştu.

"Zijanı seviyorsun değil mi?" başını sallayan kız, onun için herşeyi yapacağını dile getirdi. "Tamam , onu seviyorsan , benim içinde bir şey yap." Genç kızın şüphe dolu bakışlarıyla güldü. "Korkma hemen sadece hanımın uyandığın da bana haber et. Sonra sana diyeceğim yere kadar onu getir. Ama sakın benim olduğumu söyleme." Genç kız dişlerini göstererek gülümsemişti. Onun bu haline tekrar gülen Roni bir şeyler bildiğini anlamıştı. Kızın omzunu sıkıp hazır olan arabasına bindi. Belki kötü bitecek bir gündü ama Zijanla olacağı için heyecanlanma dan edemiyordu. Arabayı çalıştırıp merkeze doğru sürdü. İstediği dükkana gelince oyalanma dan arabasını park edip içeri girdi. Karşısına çıkan adamla selamlaşmadan sonra istediği şeyi anlattı. Fazla zamana gerek kalmadan üç askıda çok şık takımlar gelmişti. Takımların üstünde gözlerini gezdirirken bunların abartı olacağını hissetmişti. Ama bu düşüncesi çok kısa sürmüştü. Siyah gömlekli gri takımı beğenmişti. İçinde yeleği de olan takımı denemeden paketlenmesi için göndermişti. Etrafa biraz daha bakınıp başka bir şey beğenmeyince , kasaya ilerleyip ödemeyi kartıyla yapmıştı. Arabasının arka koltuğuna yerleştirilen takım için teşekkür etmişti. Mağazadan çıkıp mutlulukla derin bir nefes aldı. Şimdi rahatlamıştı.