Bölüm 15 Part 3

2.4K 123 69
                                    

Merhaba arkadaşlar. Nasılsınız? İki bölüm size kısa geldi. Biliyorum bu yüzden bu bölüm ikisini de telafi ediyorum. İnşallah. Hepinize iyi okumalar. Mutlu haftalar...

................................

Biliniz ki , kalpler ancak
Allah'ı anmakla huzur bulur..(rad 28)

Seccadesini koltuğun üstüne koyup kalktı. Evet içi huzurla dolmuştu. Pencereden bakınca gördüğü yüz. Allah'ın ona verdiği huzuru bile alıp götürmüştü. Sabır dileyip gözlerini kapattı. Konağın ortasında bir o yana , bir bu yana deli danalar gibi gidip geliyordu Bahoz. Kapısı çalınan kadın , seslenmiş içeriye Derya girmişti. Yanına gelip , aşağıya bakan kıza döndü.

"Ne zamandır burada ?". Kızın gülen yüzü Bahozu görünce daha bir gülmüştü. " Ne şeytanlık yaptın acaba?". Kıza bakıp güldü. Bu kızı gördüğü andan beri içinde yatan , çirkef kızı görmüştü. Az değildi bu kız. Hastanede hiç korkmadan Bahoza diklenmiş bir kızdı. Herşeyi beklerdi bundan.

"Birazcık bekletmiş olabilirim.". Gözlerini kısıp karşısında kendisine bakan kıza döndü.

" Mesela ne kadar?". Omuzlarını silken kız camdan uzaklaşıp , tül perdeyi çekti.

"Bir saat kadar.". Zijan kendisini tutamamış gülmeye başlamıştı. Bu kız gerçekten fenaydı. Üstelik Fırazla baya da geç gelmişlerdi. Onların arabadan inerken birbirlerine bakmadan gizli gizli gülmelerini fark etmişti. Biraz daha güldü. Kardeşinin başı dertteydi belli ki. Oturduğu yataktan kalkıp kapıya yöneldi.

" Biraz daha beklerse, kendini yer aşağıda.". Derya da peşine takılıp, aşağıya indiler. Welatla birlikte dam da çay içen Fıraz , ablasından gelen sesle aşağıya bakmış. Gördüğü kişiyle koşarak aşağıya inmişti. Hemen ardından Welat ta gelmiş, Bahozu görünce tiksintiyle yüzünü buruşturmuştu...

"Seninle tek konuşmam lazım Zijan.". Etrafı yine sarılan Zijan , şaşkınlıkla yanındakilere baktı. Bu saat olmuş hala ayakta ne işleri vardı bunların.? Gerçi kendinin ne işi varsa.. O konuşmadan Welat öne atılmıştı.

"Bilmediğimiz ne kaldı?". Öfkeyle konuşurken yanındakiler başlarını sallayıp ona hak verdi. Fıraz konağa gelince herşeyi öğrenmiş , tüm konak boyunca Seydan ağayı aramıştı. Ama Zijan la konuştuktan sonra konaktan ayrılmıştı ağa.. Zijan onun eve gidip , yanlış bir şey yapmaması için yanında kalmasını söylemişti. Ama şuan buna pişman olabilirdi. Bela yine yanlarına gelmişti. Ve kardeşi yerinde zor duruyordu.

" Geride dur Welat.. Benim işim Zijanla.". Öfkeli adam karşısına toplanmış kişilere bakarken, Fırazın öfkeli bakışlarını fark etmişti. Kardeşi kendisini yumruklamamak için zor duruyordu. Zijan ise ona sadece bakıyordu. İçinde yaşadığı karmaşayı bilmiyordu.

"Bahoz git buradan..". Onların içinde kaldıkları karmaşa yüzünden konuşamadıklarını anlamış gibi , onlar için konuşuyordu Welat. Ama ne yaparsa yapsın karşısında ki adam kadar öfkelenemiyordu. En büyük öfkesi babasınaydı...

" Sen kimsin de bana gitmemi söylersin?". Bahoz farkında değildi ama , onun evinde ona meydan okumaya çalışıyordu. Arkasına gelen adamlar Welatın bir hareketiyle onu fena halde döveceklerdi. Ama o bundan habersiz kendinden bile üstün olan ağa oğluna kafa tutuyordu. Zijan işin giderek karıştığını fark edince söze başladı. O söze başlayınca Welat geri çekilmişti.

"Kim olduğunu çok iyi biliyorsun.". Mutfak kapısına toplanan kadınlar, hanımlarının haline gülmeden edememişlerdi. Ne cesur bir kadındı bu böyle. Kumasının oğlunu , ağabeyine karşı savunuyordu..

" Zijan, konuşalım..". Israrlı sesi Zijanı sıkıntıya sokuyordu. Bugün bu adamın sesini daha fazla duymak istemiyordu. Ama ne yaparsa yapsın gitmeye niyeti yoktu. Zor kullanmak istemese de başka çaresi yoktu. Bahozun arkasında duran kahyaya seslendi.

Zijan Hanım (Güçlü Kadınlar S. 1) ..TAMAMLANDI..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin