⚜️İki Yol⚜️

1.3K 81 165
                                    

1413 Senesi - Bahar Mevsimi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

1413 Senesi - Bahar Mevsimi

BRESNA DÜKALIĞI

Petrov Aile Konağı

Bahar gelmesine rağmen Bresna'da havalar hiç ısınmamıştı. Kıta'nın en kuzey bölgelerinden birinde bulunuyordu Bresna ve buranın insanı sıcak havayı ancak güneydeki komşusu Melbros'a gittiğinde kısmen görebiliyordu. Soğuk hava Düşesin kürklü pelerin kullanmasına sebep oluyordu. Bahçede çiçeklerle ilgilenip biraz gezindikten sonra içeri girdiğinde çıkardığı pelerini hizmetçisi İrelia'ya uzattığında eline sıkıştırılan rulo kağıtla gözleri ışıldadı. Fakat bu ışıltı aşktan değildi.

"Ben odamda olacağım. Rahatsız edilmek istemiyorum."dedi neşeyle. İrelia başıyla onayladığında Düşes merdivenleri hızla çıktı. Odasına girdi. Köşedeki pencerenin önüne yerleştirilen sandalyeye oturdu. Konağın yer yer erimiş karla kaplı bahçesi önünde uzanıyodu. Gökyüzü kapalıydı. Güneş henüz gözükmüyordu. Bu manzaraya elindeki mektup eşlik edecekti.

Kalbimin sahibi Çiğdem,

Gittiğinden beri günlerim öyle yalnız, öyle mutsuz geçiyor ki sensiz kaldığım her an hayatımın anlamsızlığa karışan bir günü demek oluyor. Sensiz burada nefes alamıyorum. Sarayın duvarları üstüme yıkılıyor sanki.

Senden benim metresim olmanı isteyemem. Sana bu sıfatı yakıştırmalarına müsaade etmem. Bana geri dönebilmen için evlenmemiz şart. Kuralların ne dediği umurumda değil. Geçmişin umurumda değil. Sen benim, ben de seninim. Bunu hiçbir güç bozamaz. En kısa zamanda güzel haberlerle geleceğim ve seni alacağım.

İmparator evliliğimize daha sıcak bakıyor. Senin akıllı bir kadın olduğunu ve işe yarayabileceğini söylüyor. İmparatoriçe fikirlerini kendine saklamayı öğrensin artık. Bu işin olacağını biliyorum. Bizden sakın vazgeçme sevgilim.

Gerbena Prensi Nikolai Ryvosiov

Düşesin yüzüne tatmin olmuş bir gülüş yerleşti. Mektubu rulo yaptı ve avucunda tutmaya başladı. Gözleri bahçede gezinirken düşüncelere daldı.

Bir zamanlar Aspargon'da esnaftan birine aşık olduğunu hatırlıyordu. Deri tüccarının oğlu Emir Bey. Henüz on altı yaşındaydı fakat bu on dokuz yaşındaki genç onun aklını başından almıştı. Çarşıya her indiğinde onu görmeden dönmezdi. Bazen gizli gizli görüşürlerdi. Sohbetleri o kadar ilerlemişti ki onunla evleneceğine emindi.

Zaman sonra Yaman Han'a bu konuyu açtığında Yaman Han usulca gülümsemiş onun için başka planları olduğunu söylemişti. Müge Hanım bu ilişkinin bir geleceği olmayacağını defalarca vurgulamıştı. Fakat o inanmıştı. Emir Bey'in sevdasına, aşkına inanmıştı.

Günün birinde onu çarşıda göremeyince ne olduğunu merak etmişti. Evlendiğini ve İlgibey'e taşındığını söylemişlerdi. Birkaç gün önceki düğününü anlatmışlardı ona. Hiç tanımadığı adamların karşısında gözyaşlarını tutamamış ortada bırakılmanın getirdiği yıkımla yere çökmüştü. Müge Hanım onun yanına geldiğinde "Sana onunla bir geleceğin olamayacağını söylemiştim."demişti.

Aynadaki KanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin