32. Bölüm

77K 4.7K 1.6K
                                    

Ayy bölümün fotoğrafı da çok şeker *-* Oy-yoruum göreliiim. Arkadaşlarınıza önermeyii unutmayıın.

Instagram: busekudun 

Tiktok: busekudun

İmzalı kitap çekilişleri için takip etmeyi unutmayın!

Not: 2 liralık döner olayına çok şaşırmışsınız ama bu kitap 2016'da yazıldı ve ben o yıllarda lise 2'ye giderken 1 TL'ye tavuk döner yediğimi hatırlıyorum. Üstelik zehirlenmedim bile bence bu önemli bir detay ahshadjas 

***

Zili çalışımdan kısa süre sonra annem kapıyı açtı. Çok yorulmuştum ve kendimi yatağıma atıp kalkmamayı planlıyordum. Ama annemin kapıyı açmasıyla birlikte yemek kokuları burnuma dolmuş ve bu yorgunluğumu bir nebze almıştı. O anda tavuk dönerle karnımı doyurduğumu fark edince pişman olsam da birlikte yediğim kişinin Doğukan olduğunu hatırlayınca aptal bir gülümseme oluştu suratımda.

Annemin ise suratında gülümsemeden eser yoktu. Ak sine kaşları çatılmış bir şekilde bana bakıyordu. Bunu fark etmemle birlikte yüzümdeki gülümsemeyi sildim ve "Ne oldu?" dedim anlamamış bir şekilde. Neden böyle bakı yordu?

"Sen saatin kaç olduğunun farkında mısın Bahar?" dedi annem sinirli bir şekilde.

Bir düşünelim bakalım... Hayır.

Elbette böyle bir cevap verip onu daha çok kızdırmadım. Doğukan yanımda olduğu için telefonuma bakmak gibi bir gereksinimin olmadığından annem eğer aramışsa bile görmemiştim. Okulda telefonu sessiz aldığımdan

da duymamıştım. Ama anneme, "Telefonu sessize aldım. Aradığını görmedim," dersem de o zaman bu sefer, "Ne den bu saatte eve geldin. Neredeydin?" diye bir soru yöneltirdi. Bu durumda anneme Doğukan'la buluştuğumu söylemeliydim. Açıkçası ne tepki vereceğini bilmiyordum ama fazla kızmayacağını umuyordum.

Kapıda dikilmenin saçma olacağını düşünerek ayakkabımı çıkardığım sırada, "Bir arkadaşım okul çıkışıma gelmiş," dedim. Ayakkabılarımı çıkarıp evin içine bir adım attığımda annem geçmem için gerilemişti.

Ayakkabılarımı ayakkabılığa koyduğum sırada annem de kapıyı kapattı. "Hangi arkadaşın? Okul dışından arkadaşın mı var?" diye sorusunu yönelttiğinde ona doğru dönmüştüm.

Biraz çekingen bir şekilde, "Hani sana bahsetmiştim ya... Biri vardı... Telefonla konuştuğum..." dediğimde suratı düşünceli bir hal aldı. Hatırladığını belli eden bir ses çıkardıktan sonra konuştu. "Neydi adı? Doğukan?"

Olumlu anlamda başımı sallarken, "Evet..." demiştim. Yüzü şaşkın bir hal alınca, "Sen onunla buluşuyor musun?" diye sordu.

"İlk defa bugün buluştuk," dedim.

İzin verirsen bu günün şerefine odama gidip yatağımda çılgınca zıplayacağım.

"Bahar sen delirdin mi?" diye sordu annem hayretle. "Nereden biliyordun onun iyi biri olduğunu? Nasıl güvenirsin sanal âlemden tanıştığın kişilere? Ya bir şey yapsa" diye uzayıp gidecek olacak olan nutuklarını kestim.

"Onu tanıyorum," dedim hızla. "Belki de kendimden bile daha çok tanıyorum onu. Ayrıca ona güveniyorum. O öyle biri değil," diye Doğukan'ı koruduğumda annemin yüzündeki şaşkınlık artmıştı.

Bir süre beni süzdükten sonra, "İyi o zaman. Ben de ona güvenmek istiyorum. Sen tanıyorsan benim de onun la tanışmam gerekecek sanırım," dediğinde bu sefer şaşırma sırası bendeydi.

"Ne? Hayır!" dedim kesin bir şekilde.

"Hayır falan yok Bahar. Bu hafta içinde beni Doğukan'la tanıştıracaksın. Kızım kimlerle arkadaş öğrenmem lazım. 'Gamze, Özlem, Sevim iyi kızlar anne' diyordun gördük nasıl olduklarını..." dediğinde tekrardan itiraz ettim.

SONBAHARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin