33. Bölüm

72K 4.6K 826
                                    

Merhabalarr. Ben Evrenin Sınırında'ya yeni bölüm yazmaya çalışırken sizi de oraya alalııım. Ayrıca profilime Kaybetme Sanatı'nı geri yükledim ancaakkk şimdilik sadece 3 bölüm var. 15 Haziran'dan itibaren bölümler gelmeye başlayacak ve belki o zaman ana karakterlerin isimleriyle oynayabilirim :(( Çokk çok öptüm

***

Servis okulun içinde durduğunda ceketimi üzerime geçirip sırtıma çantamı taktıktan sonra indim. Bahçeyi hızlı adımlarla geçip okul binasına girdiğimde merdiven lere yöneldim. Şu anda en son istediğim şey Yağız'la kar şılaşmaktı. Mümkünse bir süre suratına bakmak istemi yordum. Çünkü bir yanım Doğukan adına özür dilemem gerektiğini söylerken diğer yanım Doğukan'ın dudağının, gözünün ve burnunu intikamını almak için bir yumruk da sen atmalısın, diyordu.

Bu ikilemden kurtulmanın tek bir yolu vardı, o da za mandı. Kavganın üzerinden henüz bir gün geçmişti ve her şey tazeydi. Birkaç gün sonra Yağız'la ilgili daha mantıklı bir karar verebilirdim.

Sınıf kapısını açıp içeriye girdiğimde Özlem ve Gamze her zamanki yerlerinde oturuyorlardı. Sevim gittiği için ne yazık ki tek oturacaktım ama arkamda kızlar oturduğu için sorun olmayacaktı.

Kızlarla kısa bir selamlaşmadan sonra tabii ki de soru larını bana yöneltmeye başlamışlardı. Doğukan'ı karşımda

gördüğüm ilk andan itibaren tüm günü anlattığımda göz leri mutlulukla parlıyordu.

"Çok güzelsiniz," dedi Gamze hayran bir şekilde.

Özlem ise, "Okulun önünde olanlar felaketti ama yine de devamı güzel olmuş," diye bir değerlendirme yaptı.

"Onları kavga ederken görmek çok kötüydü," dedim bakışlarımı masanın üzerindeki ellerime çevirdiğimde. "İkisinin de bendeki yerleri çok ayrı."

Gamze, "Peki şimdi Yağız'la ne olacak?" dediğinde de rin bir nefes alıp dışarıya verdim.

"Bilmiyorum," dedim bitkin bir sesle. Bunu düşünmek için daha erkendi.

Gamze bir anda ortamdaki kasvetli havayı dağıtarak he yecanla, "Ama herkes Doğukan'dan 'gizemli çocuk' olarak bahsediyor. Gizemli çocuk ve okulun ağabeyi, Bahar'ın peşinde! Okulun gündemine oturdunuz!" dediğinde gül düm.

"Gizemli çocuk ve okulun ağabeyi mi?" sesli bir şekil de söylemek bunu daha da komik hale getirmişti. "Hayal güçleri şaşırtıcı derecede iyi."

Dediğim şeye güldükleri sırada Gamze konuştu: "Biz olayı yakından incelediğimiz için Yağız'ın sana nasıl dav randığını biliyoruz. Bu aşktan çok kardeş sevgisi gibi bir şey... Ama dışarıdan sizi görenler başka anlıyor işte..."

Omuz silktim. "Şu anda kimin ne düşündüğünü umursayıp kafama takamayacak kadar mutluyum," dedim gülümseyerek.

Kızlar tekrardan ilgiyle bana baktı. Özlem hafifçe kolu ma vurup, "Tabii iyi olacaksın. Dün randevuya çıkan biz miyiz?" deyip güldü.

Böyle devam ederse yavaşça sıramdan kayıp masanın altına gömülecektim.

Bir anda, "Ama size asıl şeyi anlatmadım," diyerek ko nuyu değiştirdiğimde, "Neyi?" diye atladı Gamze.

"Doğukan bir kedi hediye etti!" "İnanmıyorum!" dedi ikisi de aynı anda.

"Kedi aslında Doğukan'ın ev arkadaşının kedisiymiş ama Doğukan sevmiyormuş. Arkadaşıyla konuşmuş ve kediyi bana vermek istediğini söylemiş. Sonuç olarak kedi bende!" dedim ve gülümseyerek bitirdim konuşmamı.

SONBAHARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin