Siyah kuğu (Tamamlandı)

1.bölüm

Öncelikle hikayeme hoş geldiniz. Bu hikaye benim için her zaman çok farklı olacak. Ben çok severek ve gülerek yazdım. Umarım sizde severek ve kahkaha ile okurusunuz. Şimdiden iyi okumalar diliyorum. Lütfen kitabın ilk bölümünü okuyup bırakmayın. Başta acemice yazmış olabilirim ama hikayemi ilerledikçe seveceğinize eminim. Kitabın sonunda yani finalinde görüşürüz..❤️

.....

Siyah mini elbisemi alel acele üzerime giyip saçlarıma elimle şekil verdim. Nefes nefese aynaya dahi bakmadan ayakkabılarımı elime alıp odadan hızla çıktım. Merdivenlerden inerken sesizce Berk'e küfürler ediyordum içimden. Nasıl olduda uyuya kalmışım anlam veremiyorum. Ah Berk ah! O alarmı kapatmanın hesabini soracağım senden emin ol. Salona indiğimde aceyle çıkışa yöneldim. Portmantodan anahtarı alıp hızla kapıyı açarak bahçeye çıktım. Arabanın kilitini açıp yalın ayakla seri bir şekilde kapıyı açıp koltuğa yerleştim. Arabayı çalıştırırken kulaklığımı takıp Zehra'yı aradım. Telefon açıldığı gibi size girdim.

"Alo Zehra sözümü kesmeden beni dinle! Berk adilik yapıp alarmı kapatmış. Haliyle bende uyanamadım. Beni biraz idare etsenize elimden geldiğince erken geleceğim." Diyip sakince Zehra'dan cevap bekledim. Beklediğim cevap gelmedi. Arabayı caddeye sürürken kaşlarımı çattım. Anlam veremediğim acayip bir gürültüden sonra Zehra'nın çığlığını duydum. "Ne! Geçmi kaldık kahretsin!" Dediğinde şaşkınca yola baktım. "Of Zehra ya inanmiyorum sana! Hadi beni anladım. Allah aşkına sen nasıl uyuya kalıyorsun?" Nereye gitmem gerektiğini bildiğim için Zehra'nın evine doğru yol aldım. " Ben!" Diyip bir süre durdu. "Ben dün odamda ki bütün alarmları kapattım. Neden diye sorma çok sinirliydim. Sinirimi sakin sorma çünkü anlatınca yine sinirleneceğim." Sakin bir nefes alıp dudaklarımı araladım. "Tamam bak ne diyeceğim, tartışmayalım daha fazla. Sen hazırlan seni almaya geliyorum." Bir kaç gürültüden sonra Zehra'nın uzaktan gelen sesini duydum. "Tamamdır sen beni hazır say!" Telefonu kapatıp güldüm. Bunu diyen kız beni en az bir saat bekletecekti.

Elimdeki telefonu yan koltuğa atmadan önce aramaya girip telefonu kaydırdım. Nede olsa akıllı telefon. Buse'nin çileden çıkan sesini duyunca dudağımı ısırdım."Alo! Neredesiniz siz ha? Selim hoca delirmek üzere! Biliyorsun bu koreografi tamamen senindi." Dudağımı yalayıp hızla konuştum. "Bak şuan açıklama yapamayacağım ama Zehra'yı almaya gidiyorum. Bizi biraz daha idare edemezmisin?" "Tamam elimden geleni yapacağım ama lütfen çabuk gelmeye çalışın." Diyip telefonu kapattı. Sanki ben istemiyorum çabuk gelmeyi.

Gözlerimi yola dikip düşünmeye başladım. Babam her ne kadar dans etmemi istemesede, çok istediğim için beni kırmamıştı. Berk domuzu bu karara her ne kadar delirmiş olsada, babamdan dolayı sesini çıkartamamıştı. Ben ise karşısında deli gibi sırıtmıştım. Diğer düşünceme gelirsek, son zamanlarda aklımda Zehra'nın davranışları vardı. Bilmiyorum çok tuhaf davranıyordu. Eskisine göre gülmüyor neşelenmiyordu. Oysa benim bildiğim Zehra cıvıl cıvıl bir kızdı. Nasıl oldu da böyle biri olup çıktı, hala aklım almıyordu. Derin bir nefes alıp gaza yüklendim. Biraz daha geç kalırsak Selim hocadan önce Buse bizi haşlayacaktı. Tam sola saparken önümdeki arabayı son anda fark ettiğimde frene bastım. Yinede çok geçti. Büyük bir hayal kırıklığıyla başımı eğip direksiyona yasladım. "Neden ben Allah'ım. Oysa bugün çok önemli bir provam vardı."

"Buradan sağ sağlam çıkman için bana tek bir neden söyle?" Duyduğum sinirli erkek sesiyle başımı kaldırmadan dudaklarımı araladım. "Zararını karşılamam için yaşamam lazım." Cama doğru yaklaştığını konuşunca anladım. "Hiç tatmin olmadım." Başım hala eğik bir şekilde tükenmiş bir sesle konuştum. "Bende hiç tatmin olmadım. Bence sen iyisimi şurada işimi bitir. Nede olsa sen yapmazsan yapacak başka kişiler olacak. En iyisi yol yakınken burada bitsin." Dediğim de alaylı sesi kulağıma doldu. "Hım senin elinde ölmeyi tercih ederim diyorsun. Ozaman biz şöyle yapalım. Yüzünü göster beğenirsem belki bir kahve içeriz birlikte?" Kendini beğenmişliği sinirlenmem neden olurken, elimi kapı kolana atıp geri çekilmesine neden oldum. Arabadan inip yüzüme düşen saçlarımı geriye doğru savurdum. Başımı kaldırıp ona baktığımda beni hayranlıkla süzdüğünü gördüm. Bu kes sırıtan taraf ben oldum.