40. bölüm

2.2K 86 5
                                    












.....

Hastane koridorunda sırtımı duvara yaslamış, öylece zemine bakıyordum. Saatlerdir hastanenin boş koridorlarında Lale teyzeden gelecek iyi bir haber bekliyorduk. Şuan tek istediğim şey Lale teyzenin kurtulmasıydı. Buğulu gözlerim Bura'ğı bulduğun da onunda bana baktığını gördüm. Bakışları öyle şeyler anlatıyordu ki, gözlerimin dolmasına engel olamadım. Ayaklarım bilinçsiz bir şekilde beni ona götürürken, dudaklarımı dişlerimin arasına aldım. Yanına gittiğimde kollarımı beline sarıp başımı göğsüne yasladım. Kolları beni sıkı sıkı sararken, boğuk çıkan sesi ile konuştu. "Çok ayakta durma. Hamilesin sen dikkat etmen gerekiyor kendine." Bu halde bile beni, bizi düşünmesi gözlerimde ki biriken yaşların akmasına neden oldu.

"Biz kızımla gayet iyiyiz. Sen kendini düşün." İçime kaçan sesimle dudağımı bir birine bastırıp daha çok sığındım kollarına. "Kızım dedin. İlk kez kızım diyorsun." Başımı göğsüne sakladım. O mutlu olsun diye şuan herşeyi söylerdim. Kayarak açılan ameliyat kapısıyla anında oraya yöneldik. "Annem iyi mi? Lütfen iyi birşeyler söyle doktor!" Doktor sakince dudaklarını araladı. "Sakin olun. Ameliyat sandığım dan, daha zor olsa da herşey güzel geçti. Yaptığınız müdahale onu hayatta tutmayı başarmış. Anneniz gayet iyi. Çok direndi hayatta kalmak için ve başardı da. Çok geçmiş olsun birazdan normal odaya alınacak." Dediğinde derin bir oh çektim. Burak ve Buse birbirlerine sarılırken, ben kollarımı anneme doladım. "Kurtuldu anne!" Annem gülerek beni kolları arasına aldı. "Dedim ben sana Lale çok güçlü bir kadındır." Annemden ayrılıp Bura'ğa sarıldım. "Annem yaşıyor." Dediğinde başımı salladım. "Yaşıyor evet annen çok güçlü bir kadın. Umarım bundan sonra kaybettiğiniz tüm zamanları telafi edersiniz." Beni güçlü kollarıyla sararken derin bir iç çekti. "Bundan sonra annem ile yapmak istediğim ne varsa hepsini yapacağım."


.....

Bir ay sonra...

Gözlerimi kısıp Fisun'a baktım. "Hiç öyle bakma bana." Ayağımın dibinde bana sırnaşmaya çalışan Fisun'a üstten baktım. Dayanamayarak iç çekip dizime hafifçe dokundum. "İyi gel bakalım ama sadece bu seferlik." Der demez hırıltılı sesler çıkartıp kucağıma yerleşti. Sırıtmama engel olmazken elim kıpır kıpır olan karnıma gitti. Kızım gün gittikçe büyüyordu. Büyüyen karnım her ne kadar hoşuma gitmese de, kızımın en az benim kadar hareketli olması hoşuma gidiyordu. Yüzüm huysuzca asıldı. Evet bir kızım olacaktı. Bura'ğı onunla paylaşacaktım. Zaten Burak kız olduğunu öğrendiğinde bundan oldukça mutluydu. "Kızım rahatmısın sen orada?" Diyen Lale teyze ile bakışlarım ona döndü.

Havalar günden güne soğuyordu. Gözlerim oturduğum koltuğun arkasındaki cama kaydı. Hava oldukça kötüydü. Sanırım yağmur yağacaktı. Kucağımda ki Fisun'u başını okşayıp gülerek Lale teyzeye baktım. "Çok iyim Lale teyze. Sadece Burak nerede kaldı onu merak diyorum." Lale teyze güldü. "Kışın ortasında erik istiyorum dediğin için Bura'ğın bu kadar geç kalması normal değil mi güzel kızım." Dudağımı dişlerimin arasına alıp gözlerimi kaçırdım. O çok istemişti kız olmasını o zaman katlansın. "Canım çok istemişti ne yapayım." Güldü. "Ah benim deli dolu gelinim bilmezmiyim ben seni." Gözlerimi tekrar kaçırdım. Burak benim artık ağırlaştığımı söyleyip annesini arayarak bir süre bizde kalmasını istemişti. Daha ben kendim kaşınmıştım. Hoş Lale teyzenin bizde olması daha çok hoşuma gidiyordu.

"Ne yapayım beni çok sinir ediyor. Neredeyse nefes alma diyecek seviyeye geliyor. Sanki nefes alınca çocuğum doğacak gibi davranıyor. Bende belki biraz dinlenirim diye erik istiyorum dedim." Gözlerinin içi gülerken sıcacık bir sesle içimi ısıttı. "İlk çocuk çok farklı oluyor. Bir kızı olsun çok istiyordu. Attığın her hareketinde endişe duyması çok normal kızım. Baba oluyor. Bu telaşını ve heyecanını hoş gör." İç çekip başımı salladım. "Haklısın Lale teyze Burak çok heyecanlı bir baba yolunda ilerliyor." Çalan zilin sesi ile rahatsızca kıpırdandım. Bir süre sonra elinde poşet ile içeri giren Bura'ğa baktım. "Al bakalım hepsi bitecek!" Sesi oldukça sinirli çıkıyordu. Boğazımı temizleyip gözlerimi kaçırdım. "Kaçırma o gözlerini! Sorsana bana bu mevsimde o erikleri nereden buldun diye?" Daha fazla konuşmadan mutfağa gittiğinde derin bir nefes alıp geriye yaslandım.

Siyah kuğu (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin