Kurtarın beni

91 21 6
                                    

Külübede yaşanılan vahşet fısıltı gazetesinden basına sızınca, yeni bir fitilin ateş yanmış oldu.
Başlarda, ölen adamlar seri katilin yeni kurbanları denilerek zavallı gibi gösterilse de, cevval bir gazetecinin kulübede ki kızla yaptığı röportaş, olayın boyutunun tamamen değişmesini sağlamıştı.
Kadın hakları savunucuları diye bir gurup kızın kaçırılarak tacize uğramasını vahşet adında dillendirip gösteriler düzenleyince, yaptıkları kadınların bir daha bu durumlara düşmemesini istemek olsa da bazı söylemler halk arasında ki bir çok kişi nezlinde Ece'yi masumları zalimlerden kurtaran bir kahraman yapmıştı.

Ece ve Yujin, artık birilerinin umutları olduklarını ise çok geçmeden öğreneceklerdi.

Aradan bir kaç ay geçmişti ki  kulübede ki olayların unutulmaya yüz tutması ile gizli sığınağı kontürole gittiklerin de, Ece uçurum kenarında açılan oyuğu gördüğünce emeklerinin bu denli kıssa zamanda yok olmasının kızğınlığı ile doldu.
Çatısı yıkılan sığınak ev, kazı yapılarak bulunmuş eski zamanlara ait kalıntılar gibi duruyordu.
Haberler de yıkılışını canlı olarak gösterirken izlemiş olsa da yüreği bu manzarayı kaldırmakta zorluk çekmiyor değildi.
Yujin'in "Acele etmeliyiz"  söylemiyle kedine gelerek binbir zorlukla yaptırdığı evin harabe halini seyretmeyi kesti ve düşüncelerini oraya gelme sebebine yoğunlaştırdı.
Artık bir işe yaramayacağını bildiği harabenin yıkılmayan duvarlarını ekranda görünce bir kaç bölme bulunmamış olabilir diye düşünerek geri gelmiştiler.

Dikkatlice yıkıntılardan aşağıya inerek yıkılmayan duvarlarda bulunan gizli bölmelerde ki mühimmatı toplarken, yıkılanların yığınına gömülenler bulunmuştur diye arama zahmetine girmediler.
Kıssa süren aramaları sonucunda bölmeden aldıkları iki silah, beş bıçak ve yüklü miktar para, aldıkları riske değmiş olmasından dolayı ikisini de memnun etmişti.

Son bir kez içinde aylarını geçirdiği, en önemlisi Yujin ile anılarla dolu evden kalanlara göz gezdirip çıkacaktı ki, parçalanarak buruşmuş kağıt haline gelen camlardan uçuruma yıkılmayan kısmına yapıştırılmış kağıt parçasını fark etti.
Plastilke kaplanmış kağıt doğa olaylarına direnirken, esen hafif rüzgara savaş açmışçasına sallanıyordu.
Ece, kağıdı yapıştığı camdan ayırıp plastiğinden çıkararak okuduğunda gözlerine inanamadı.
Kağıtta
-Son çarem siz yada ölüm! Yardım edin yazılmış altına da not olarak bir adres düşülmüştü.
Ece donup öylece yazılara bakarken, ne zaman yanına gelip elinde ki kağıdı okuduğunu fark etmediği Yujin
-Polisin tuzağı olabilir diye uyarsa da Ece'nin içine anlamlandıramadığı bir sıkıntı oturmuştu.
Ece, "olabilir" diyerek Yujin'e onay verse de kağıdı fırlatıp atmak yerine cebine tıkarak, geri dönmek adına yola koyuldu.

Villaya geri döndüklerin de yol boyu araçta olduğu gibi Ece'nin ağzından tek kelime çıkmıyordu. Yujin bir kaç sefer dikkatini dağıtacak espiriler yapsa da karşılık olarak küçük bir tebessümden fazlasını alamamıştı.
Saatler geçip gitsede Ece için zaman notu bulduğu yerde adeta donmuştu. Cebine tıktığı kağıdı ne yaparsa yapsın aklından bir türlü çıkaramıyordu.
Akşam yemeği için oturdukları masada da Ece'nin yemeğiyle oynayarak sesizce düşüncelerin de boğulması üzerine Yujin daha fazla dayanamayarak
-Bulduğun nota neden bu kadar takıldın diye sorunca
Ece
-Bilmiyorum. İçimde garip bir sıkıntı var. Ne kadar çok unutmak istesem de notta yazanları aklımdan çıkaramıyorum diyerek bir kaç saniye sussa da, içinde tıkanıp kalan sıkıntıyı sözcüklerinin yolundan çekmek ister gibi derin bir iç çekerek devam etti.
-Tuzaksa tamamda, ya değilse... Ne kadar büyük bir çaresizlik içinde ki benim gibi birinden yardım istiyor diye düşünmek istemesem de olmuyor diyerek içini döktü.
Yujin çok istekli olmasa da 
-O zaman gidip gizlice bir konturol eder, ters bir şey fark edersek de hızla oradan uzaklaşırız diyerek gülümsedi.
Ece duyduğu kelimelere heyecanla
-Gerçekten mi diye karşılık verince notu ne kadar kafaya taktığını verdiği tepkinin büyüklüğünden kendiside anlamış oldu.
Yujin Ece'nin heyecanı karşısında gülümseyerek
-Senin için görmeden rahat etmeyecek biliyorum. Gitme desem de dayanamayıp mutlaka gideceğinide eminim diyerek kabullenişinin gerekçesini açıkladı.

ECEL  (Ölüm kraliçesi) *TAMAMLANDI*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin