Acılı baba

78 23 0
                                    

Haftalık not toplama işi kendine eğlence arayanların usanmasının üzerine ayda bire düşmüş,
Yujin'in araştırma yaparak polise ihbar dosyası olarak gönderdiklerini de elersek ay da iki yada üç kere notlara Ecel karşılık verir olmuştu.
Buda aylık olarak emniyet dosyasına yeni bir kaç vaka Ece'nin ardında bıraktığı bir çok ceset ve gecelerinin eziyetcisi kabuslarına karışan yeni ruhlar olarak hayata eklenmesine neden oluyordu.
Kayıtlara öldü olarak geçerek sonzuzluğuna uğurlansalarda Ece'nin hasta beynide ebedi yer eden kurbanlar, zaten bir kaç saatle sınırlı olan uykusunuda her geçen gün biraz daha azaltıyordu.
Her yeni katılan ruh Ece'nin gece uykusunu kemirerek bir parçasını koparırken, kendisinden yardım isteyenleri geri çevirmemek adına Yujin'in ara vermelisin nasihatlarını kulak ardı ediyordu.
Tek istediği zaten iyi olmadığın bildiği ruh sağlığının, çıldırma eşiğine gelmeden yardım edebildiği kadar kişiye yardım edebilmekti.
Engel olamadığı öldürme duygusunun, ilk defa içindeki canavarı tatmin etmek dışında bir işe yarıyor olması hoşuna gidiyordu.

******************************

Yujin duyduğu patırtıyla uykusundan uyandığında, güm güm diye gelen sesleri uyku sersemliğiyle algılamaya çalışarak bir müddet yatağının içinde oyalandı.
Ece'nin çığlıkları ile uyandığı gecelerin sayısının günden güne çoğalıyor olması ve daha sonrasında ise uyumakta zorluk çekmesi günün öyleyi geçmiş olmasına rağmen neden hala yatakta olduğunu açıklıyordu.
Bir kaç dakikalık sesizlikten sonra yeniden başlayan patırtılar üzerine isteksizde olsa yataktan doğrulup ayaklarını sürüyerek odadan çıktığında gördüğü manzarayla neye uğradığını şaşırdı.

Uyku sersemliğini bile ardında bırakmasına neden olacak bir panikle, iki saniye de sevdiği kadının yanında soluğu aldığında, duvara dayadığı eline gelen darbe canını acıtsa da Ece'nin başına alacağı yeni bir acıyı bertaraf etmeyi başardığı için en ufacık pişmanlık hissetmiyordu.
Zaten bulunduğu durumda pişmanlık en son duyacağı duygu kırıntsıydı.

Elini çektiği duvara bedenini yerleştirdiğin de Ece'nin kendini kaybetmiş bir vaziyette bilinçsizce duvara vurmakta devam ettiği başı Yujin'in göğsününde ki yerini aldı.
Yujin bir kaç saniyelik nefesini kesecek şiddette göğsüne inen başı durdurmak adına avuçlarının içinde olduğu yere sabitlerken
-Lütven dur, canını yakıyorsun diyip kollarınıda devreye sokarak sardığı bedenin çırpınışlarını zapt etmeye çalışıyordu.
Ece, elleri ile kulaklarına baskı uygularken
-Susmuyorlar, bayılmadan da susmayacaklar diye bağırıp yapdığı eylemin gerekliğini vurgulasa da
Yujin
-Kendine zarar veriyorsun diyerek kollarını daha fazla sıkılaştırıp Ece'nin atılımlarını engelledi.
Ece akmayan gözyaşlarının aksine bitik ve usanmış ses tonu ile
-Anlamıyorsun. Beynim patlayacak, susmuyorlar, dayanamıyorum artık diye yalvararak gücü tükenmiş bacaklarını serpest bırakınca Yujin'in kollarında yere diz çöktü.
Duvara vura vura yaraladığı kanlı saçlarını avuçlarının arasına alarak "susun artık" diye sitem etse de, kulaklarında değil beyninin içinde olan seslerin kesilmeyeceğinden o kadar emindi ki.
Yujin. Ece'nin saçlarını yolduğu ellerini avuçlarına alarak
-Sakin ol canım. Bak ben burdayım, yanındayım. Sadece bana odaklan diyerek sevdiği kadının kendine yaptığı bir eziyete daha son verirken hayran olduğu elaları etkisi altına almış kanlı gözlere sevgiyle bakıyordu.
Canı yanıyordu. Ece'yi düştüğü çaresizliğin içinde acılar içinde kıvranırken gördüğünde yüreğini görünmez bir elin söktüğünü hissediyordu.
Kollarını yeniden Ece'nin bedenine doladığında acılar içinde kıvranan kadını göğsüne bastırdı. Elinin birini bulunduğu yerde kalması için Ece'nin beline dolarken diğer eli sevdiği kadının kan ve terle sırık sıklam olmuş saçlarını okşuyordu.
Bir yandan
-Seni seviyorum. Seni çok seviyorum diyerek telkinlerde bulunarak aşkını dile getirirken diyer yandan Ece'nin tüm dikkatini üstüne toplamaya çalışıyordu.

ECEL  (Ölüm kraliçesi) *TAMAMLANDI*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin