West Coast

seventeen

Saat gece yarısını geçmişti. Uyuyamıyordum. Zihnimde sadece aptal bir cümle yankılanıyordu; Yoksa sana değer vermediğimi düşündüğün için mi? Bana bu cümleyi söylemeye nasıl cesaret ettiğini anlayamıyordum. O, kendisini ne sanıyordu? Onun bana değer verip vermemesi umrumda değildi.

Ya da ben kendimi buna inandırmaya çalışıyordum. Neden onun bana değer vermesi umrumda olsundu ki? Haklıydı. Onu tanımıyordum bile. Tanımak da istemiyordum, benden uzak durmasını istiyordum. Zayn çok ukalaydı. Aynı zamanda vurdumduymaz ve gıcıktı. Asla arkadaşlık yapabileceğim birisi değildi. Üstelik ona güvenmiyordum da.

Yatakta sola dönüp yorganı üzerime biraz daha çektim. Birkaç gündür hava biraz serindi ama bu gece ayrı bir üşüyordum. Komodinin üzerine bıraktığım telefona uzandım. Biraz ekrana bakarsam belki uykum gelir diye düşünüyordum çünkü genelde bu işe yarıyordu. Ekran kilidini açtığım gibi yüzüme vuran parlak ışıktan dolayı gözlerimi kıstım ve parlaklığı biraz azalttım.

Sosyal medya uygulaması olduğum uygulamaya girdiğimde ekranda çıkan ilk şey kullanıcı adı ve şifre ekranıydı. Kendi bölgedemdeki hesabım burada da geçerli olur muydu acaba? Denemek istedim ve kullanıcı adımla şifremi girip giriş butonuma bastım. Şaşırtıcı ve ilginç bir şekilde hesabıma girmişti. Madem her yerde aynı hesabı kullanabiliyorduk, öyleyse neden uygulamaların ismi değişiyordu? Cidden saçmalıktan başka bir şey değildi.

Anasayfanın sol üst köşesinde çıkan yıldız işaretine tıkladığımda karşıma çıkan bölmede Bölgedeki Kişileri Takip Et başlığı altında bir sürü kişinin hesabı çıktı. Ekranı yavaş yavaş aşağı kaydırdığımda Green'in hesabını gördüm ve takip ettim. Aşağılara doğru inmeye devam ettiğimde Jorja'nın hesabı çıktı karşıma. Merak ettiğim için girdim ve son paylaştığı fotoğrafı açarak eski fotoğraflarına kadar baktım. Hızlı hızlı kaydırdığım fotoğraflar arasında bir tanesi gözüme takılınca fotoğrafa geri geldim. Zayn'le beraber bir fotoğrafını paylaşmıştı. İlk geldiğim zamanlarda film gecesi yaptıkları arka bahçede çekildiğini düşündüğüm bir fotoğraftı. Jorja içki şişesini kameraya doğru uzatmıştı, Zayn ise kameraya bakarken içki şişesini kafasına dikmişti.

Fotoğrafı incelemeyi bırakıp aşağılara doğru indiğimde bir tane daha fotoğrafına takıldım. Küvette çekindiği bir fotoğraftı. Daha doğrusu başkası çekmişti. Jorja gerçekten çok güzeldi. Zayn'e umarızca aşık olduğuna adım gibi emindim ve ne yazık ki bu durumun onu deli gibi üzüldüğüne de emindim.

Birkaç saniye düşünüp takip ettiği kişilere girdim ve Zayn'in adını aradım. Hesabı vardı. Parmağım adının üzerinde kaldı bir süre ve hesabına girmemek için direndim fakat sonunda kendimi fotoğraflarına bakarken buldum. Zaten dört tane fotoğrafı vardı. Hiçbirinde de yüzü pek gözükmüyordu. Sadece bir tanesinde yüzü netti ve onda da sigara içiyordu.

Apar topar ekranı kapatıp telefonu komodinin üzerine bıraktım ve yorganı iyice üzerime çekip gözlerimi kapattım. Uyumam gerekiyordu.

Sadece birkaç dakika geçmişti ki telefona mesaj geldi. Sinirle iç çekerek tekrar telefona uzandım ve gelen mesajı okudum.

Bill:
Acil ofisime gel.

Gözlerimi devirip yataktan kalktım ve sweatshirtümün üzerine kot ceketimi geçirip odadan çıktım. Telefonu kot ceketimin cebine koymak isterken onu elimden düşürdüğümde iyice sinirlendim ve sessiz bir küfür ederek telefonu yerden aldım. Asansörü uzun bir süre yine bekleyecek olmak da sinir kat sayımın artışında rol oynuyordu.

Dakikalar sonra aşağı indim. Hava o kadar soğumuştu ki... Sanki bir saat önce sahilde otururken yaz mevsimiydi şimdi ise sonbahara keskin bir geçiş yapmıştık. Adım attıkça ayakkabımın tabanının altında ezilen çakıl taşların çıkardığı ses gecenin getirdiği sessizlikte fazlaca duyuluyordu.