marriage story | rosékook ✓

•8•

Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın, ilginiz için çok teşekkür ederim❤️
Bütün bölümler +150 oy olana kadar yeni bölüm yazmayı düşünmüyorum. O yüzden lütfen dönüp oy vermediğiniz bölüm olup olmadığını kontrol ederseniz çok sevinirim.
İyi okumalarr🥰

...

•Park Roseanne•

Adını dahi bilmediğim adamın elini sıkarken gözüm yaklaşık bir saattir olduğu gibi kapıdaydı.

Jeon gerizekalı Jungkook, bana ne denli bir sorumsuz olduğunu, evlilik planlarımızı açıklayacağımız davete geç kalarak tekrar ve tekrar göstermişti.

Neredeyse bütün davetlilerle selamlaşmıştım ancak Jungkook Efendi, hala gelmemişti. Aramalarıma ve mesajlarıma da cevap vermiyordu, sinirden köpürmeme dakikalar kalmıştı.

Elimdeki şampanya kadehinden büyük bir yudum aldığımda kolumda sıcak bir el hissettim.

" Sakin ol Rosie, çok gergin görünüyorsun." Jennie nazikçe omzumu sıvazladığında gülümsedim.

" Sakinim." Değildim. Sorumsuz insanlardan nefret ederdim.

Jeon Jungkook, ondan nefret etmemi sağlayacak tüm özelliklere ev sahipliği yapıyordu resmen. Ve bu adamla aynı evde yaşayacağım gerçeği, günden güne yaptığım fedakarlığı sorgulatıyordu bana. Her ne kadar bu sorgulamanın sonunda böyle bencilce düşündüğüm için kendime kızsam da, düşünmeden edemiyordum işte.

" Jungkook'u öldürmeyeceğine yemin edebilir misin?" Güldüm.

" Edemem, çünkü gerçekten öldürmeyi düşünüyorum. Sözde davetlileri beraber karşılayacaktık." Karşıdan gelen Jimin'i gördüğümde gülümsedim.

" Jungkook yoldaymış, geliyor." Kaşlarımı kaldırdım.

" Teşekkürler?" Ardından ekledim:
" Söyle o arkadaşına eğer 10 dakika içerisinde burada olmazsa, bu evlilik yatar." Elimdeki boş kadehi Jimin'in eline bıraktıktan sonra saçımı kulağımın arkasına ittim ve en az benim kadar gergin görünen Jeon Ailesine doğru ilerlemeye başladım.

" Roseanne ,nasılsın kızım?" Bay Jeon'a sarıldım yavaşça. Sesi hem sıcakkanlı hem de tedirgin geliyordu.

" Ne kadar iyi olabilirsem o kadar iyiyim Bay Jeon." Gülümsedim ve ekledim:

" Davetlileri yalnız karşılamak biraz gurur kırıcıydı. Ama önemli değil." Davetlileri yalnız karşılamayı tercih ederdim ancak yalandan ölen var mıydı ki?

" Jungkook yerine özür diliyorum senden. Yine her zamanki gibi kanıtladı sorumsuzluğunu. Merak etme ama, ben yapacağımı bilirim ona." Gülümsedim.

" Rica ediyorum, böyle şeylere gerek yok. Trafiğe takılmış olmalı. Olayı büyütmeyelim lütfen." Bayan Jeon gülerek elbisemin yakasındaki kurdeleyi düzeltti.

" Ah benim güzel kalpli kızım." Hiç sorma ne güzel kalpli(!)

Öylesine konuştuğumuz konular kapıdan içeri giren Jungkook'u görmemle uçup gitti.

Geç kaldığı yetmiyormuş gibi, bir de yanında kız mı getirmişti?

Kızın kim olduğu umrumda değildi.
Beni hiç alakadar etmezdi ancak benim düzenlediğim, sahte evliliğimizi duyuracağımız davete yanında bir kızla gelmesi doğru değildi. İnsanlar hiç hoş şey düşünmeyeceklerdi.

Açıkçası Rosie olarak insanların ne konuştuğuyla gram ilgilenmiyordum ancak iş, Roseanne'e geldiğinde insanların düşünceleri bile çok kıymetliydi. Bu piyasada herkes birbirine bağlıydı çünkü, ister istemez.