•44•

10.5K 884 705
                                    

Merhaba, çok uzatmayacağım.

Finali belki 50'den önce yapabilirim, bilemiyorum. Kendinizi hazırlayın❤️

Bu gerçekten de son minnoş bölümümüzdü, en azından bir süreliğine mi demeliyim? Bilmiyorum ki😅

Bu bölüm ara bölüm kıvamında tatlı bir bölümdü, Rosie'nin hamileliğinin ilerlemesi için yazdım diyebilirim. Şuan tam olarak 5 aylık hamile. Ve bu bölümde doğal olarak artık cinsiyeti de öğreneceğiz.

Oy sınırı aynı şekilde +450, lütfen bollllcaaaa bakınnn bolcaaa yorum yapmayı unutmayın. Diğer bölüm fazla aksiyonlu geleceğim, iyi okumalar❤️

...

•Park Roseanne•

" Taehyung salak mısın? Cinsiyet öğrenme partisi ne ya?" Telefonu omzumla sağ kulağımın arasına sıkıştırdıktan sonra önümdeki ananas dilimlerini kesmeye devam ettim.

" Ya sen bir daha doğurmazsın kesin. Beni nasıl bu partiden mahrum bırakabilirsin! Söz her şeyiyle ben ilgileneceğim." Gülerek nefesimi üfledim.

" Taehyung kısa kes yoksa kökten engelleyeceğim seni." Ananasları tabağa aldıktan ellerimi yıkadım ve havluyla kuruladım.

" Nerden kız?" Telefonu elimle tuttuktan sonra gözlerimi devirdim.

" Hayatımdan Taehyung, kapat." Cevabını beklemeden telefonu kapattığımda gülümsedim. Çenesi bir durmamıştı.

Elimdeki kaseyle birlikte salona girdiğimde kendimi Jungkook'un yanına yavaşça bıraktım. Yüzünü bana çevirdikten sonra gözlüğünün üzerinden gözlerime baktı.

Bütün işleri ona kitlediğim için sabahtan beri başını kağıtlardan kaldıramıyordu.

Gülerek yanağımı sıktıktan sonra işaret parmağıyla gözlüğünü burnunun üzerinden ittirdi ve tekrar önüne döndü.

" Mobilyacılar aradı, yarın geleceklermiş." Başımı salladığımda ağzıma bir tane çilek attım.

" Bebek odası için de mobilya seçmemiz gerekiyor." Kalemin arkasına bastı ve başını salladı.

" Katalog getirmelerini isterim, yarın bakarız. Olur mu?" Başımla onayladıktan sonra bu sefer elimdeki çileği Jungkook'un ağzına tıktım.

" Ye, kan yapar." Gülerek çileği çiğnemeye başladığında yüzünü tekrar bana çevirdi ve kaşlarını çattı.

" Çileğin de kan yaptığını yeni öğrendim." Gözlerimi kıstım.

" Olabilir, az önce uydurdum." Gülmeye devam ederek başını iki yana salladıktan sonra önündeki kağıtlarla ilgilenmeye devam etti.

" Aynı odada mı kalacaklar?" Gözlerimi kısarak çileğin üzerindeki tanecikleri incelerken başımı salladım.

" Odaları büyüyünce ayırmak daha mantıklı, biri ağlarken diğeri de ağlamaya başlarsa oda değiştiremem."

Tabii, ağlayacaklardı değil mi?

" Bebek ağlamasından nefret ediyorum, umarım çok ağlamazlar." Kaşlarımı kaldırarak Jungkook'a döndüm. O da bakışlarını gözlerime çevirdiğinde yutkundu.

" Anlamadım?" Şirin bir şekilde sırıttığında ağzıma bir çilek daha attım.

" Bebek ağlamasını ne denli sevdiğimden bahsetmiş miydim?" Başımı onaylamazca iki yana salladım.

marriage story | rosékook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin