9

11.5K 569 116
                                    

Yeni Bölüm :D

Neşeliyim ve sebebini bilmiyorum.Neyse,gecikme için üzgünüm.Hem neşeli hem de üzgün.Yazar matematikle kafayı buldu.

Ilk defa bu kadar saçmaladım.

Size birkaç sorum var:

Öncelikle kimi destekliyorsunuz???

A)Doğan&Gazel

B)Eren&Gazel

C)Seymen&Gazel

Yoruma atmayi unutmayın.

İthaf isteyen olmuş:

@psikopatlar-

@ebru_iLHN

@ecenurecenur9

&$¥#!&$£#?(#¥#*$&#€?#(#

Şaşkınlık dolu anlar, mucizeler, beklenilmeyenler, rastlantılar, tesadüfler...

Hayat bunlardan ibaretti işte. Nerede, ne zaman karşınıza ne çıkacağını bilemezdiniz. Siz sadece size verileni oynar, karşınıza çıkanlarla küçük çaplı bir şok dalgası geçirirdiniz.

Biz, bizdik işte. Mutant da olsa aynıydık. Sadece avantajlarımız vardı, onlar da tahmin edilebileceği üzere güçlerimizdi. Yani ben bilemiyordum. Hem tanrı tarafından bağışlanan bir yetenek hem de bir kâbus gibiydi.

Gücün süperse mutantlar arasında saygı duyulurdun,bunu şu yaşadığım birkaç gün içinde anlamıştım. Gücün yüzünden dışlanabilirdin de?

Peki ya ben?Olmayan güçlerimden dolayı mı yenilmez olarak adlandırılıyordum?Çevremdeki herkes benim inanılmaz olduğumu söylerken ben de onlara inanmıyordum.O zaman bu zamana kadar nasıl olur da fark edememiştim?Yani bir şekilde anlamış olmam gerekmez miydi?

Peh! Yenilmez kız daha gücü olup olmadığından onu geçtim mutant olup olmadığından emin değildi.

Zaman ilerledikçe beklentiler artardı.Varsayalım ki mutantım,o zaman benden daha fazlasını beklemezler miydi?Bu kesinlikle girmek istemediğim bir yoldu,asla yolcusu olmak istemeyeceğim.Nick'in sıradan kardeşi olarak anılmak kulağa daha cazip geliyordu.Pekala gelmiyordu ama benim için bu daha iyi olurmuş gibime geliyordu.Fark ettim de düşündükçe saçmalıyor ve içten içe mutant olmak istiyordum.O yüzden yeni kural:Fazla düşünmek yok!

Önümde sırıtan bir surat görmemle dünyaya geri dönüş yapmam bir oldu.Eren ve egosu arsızca sırıtıyordu.On(lar)a göz devirdikten sonra konuştum:

''Demek kader.Siz ve şifreli konuşmalarınız yok mu?Bir gün düşünmekten kafayı yiyeceğim.''Hoş.Zaten yemek üzereydim.Delilikle zekilik arasındaki o ince çizgi üzerindeydim. Dolaylı yoldan kendime zeki demedim tabi ki de. Demiş olabilirdim. Tamam tamam demiştim işte.

''Yorma kendini sen güzellik.Zamana bırak.''Hiç Eren'e katılacağım aklıma gelmemişti ama haklıydı.Bu ona karşı olan nefretimin artmasını sağlamıştı ve hayır,nefret ettiğim kişilere sonradan aşık olmak gibi bir durumum yoktu. Bu huyumu seviyordum.

''Tahmin edeyim.Zamana bıraktığın için böylesin.'' Bir yandan da elimle yaralarını ve morluklarını gösterdim. Bazen farkında olmadan aşırıya kaçabiliyordum, söylediklerim insanları kırıyordu. Doğruyu söylemek gerekirse, Eren'in duyguları umurumda bile değildi.

KALKANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin