🌿 6. BÖLÜM ( ENGELLENEMEYEN DUYGULAR ) 🌿

30.6K 1.7K 430
                                    



Merhabalar canolar! ❤️
Uzuun bir bölümle geldim. 🥰
Yine beklettiğim için kusuruma bakmayın emi? Bu aralar günlerim birtakım yoğunluklarla geçiyor...
Bu yüzden, yeni bölüm de ufaktan gecikebilir maalesef... 😔
Yorumlarınızı bekleyeceğim. Allah'a emanet olun. 😍
İyi okumalar! ❤️

Bölüm şarkısı : Eylem Aktaş-Hasret

Sıkıntıyla döneledi durdu yatağında Hafsa

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Sıkıntıyla döneledi durdu yatağında Hafsa. Gönlüne ağırlık yapan, yutkunmasını zorlaştıran düşünceler yüzünden kırpamadı gözlerini.
Nedeni belliydi.
Unutmaya çalıştığı adam...
Hemen yan odasında uyuyan adam... Çocukluğunu geçirdiği, ilk ve son sevdası olan adam...

Ne de çok yere sahipti ömründe. 21 senelik yaşamının her anında o vardı. Aklı ermeye başladığı andan beri yanındaydı. Doğum günlerinde, sınav zamanlarında, mutlu anlarında, ağladığında hep o vardı işte!
Şimdi ise onun evindeyken, hemen yanıbaşındayken unutmaya çalışıyordu... Hislerinin yoğunluğunu farkettiği ilk günden beri istediği bu değil miydi zaten? Umutlanamamıştı ki hiçbir zaman. Fatih'in kendisini düşünerek yaptığı alışkanlık olan davranışlara sevinecek olduğunda; ağabey kelimesi dağıtmıştı tüm heyecanını. Başka bir şey değildi onlarınki. Olmayacaktı da belli ki.

Şimdiye kadar ümitlerinin her yıkılışında toparlamıştı kendisini. Sürekli görebilme ihtimaline tutunmuştu.
Öyle ya, iki dakikalık mesafede oturuyor demiş ve teselli etmişti aşık kalbini. Özlediğim zaman görebilirim sanmıştı. Ama o kadar kolay değildi artık. Fatih kocaman adamdı... Gönlünün birine kayma ihtimali bile içini yakmaya yeterken, şimdi böyle bir şeyle karşı karşıya kalması an meselesiydi belki de.

Bir şeyden emindi artık genç kız.
Fatih'in kollarında başka bir kadın görmeden unutacaktı onu. O görüntüye, taşıdığı büyük sevdası ile şahit olmayacaktı.
Olamazdı...

Düşüncelerinin kıskacında geçirdi tüm geceyi. Ta ki sabah namazı vaktinin girdiğini farkedene kadar...
Usulca ayaklanıp terliklerini ayağına geçirdi. Kapısının arkasına astığı elbisesini ve örtüsünü giyindi bir çırpıda.
Yavaş adımları odasından çıkıp banyoya ulaştığında, duyduğu su sesi ile duraksadı. Tüm aile üyeleri alt katta uyuyup, alt katın banyosunu kullandığı için; içerideki adamın varlığıyla kıpırdandı. Bu katta yalnızca ikisi vardı. Demek ondan önce uyanıp, abdest almaya girmişti...

Ne yapacağını bilemeyerek döneledi koridorda. Heyecanlanan bedenini görmezden gelerek telaş içinde odasına yöneldi. Fatih çıkasıya kadar orada bekleyecekti.
Hızlı adımları odasının kapısına ulaşmışken, onun sesi ulaştı kulağına.

"Hafsa?"

Defalarca farklı sesten duyuyordu ismini. Ama onun seslenişi neden böylesine etkileyici geliyordu? Devamlı duyduğu isim neden en çok onun diline yakışıyordu?

MÜMTENİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin