19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsunnnn.🎉
Tam tamına nişanın üstünden iki hafta geçmişti. Melih'e evet dememin üstünden tam 14 gün sonra. Beyazlar içinde olan günahkar bedenimi masum gözlerle izliyordum. Dört ay önce bir saatliğine içine düştüm karanlık şimdi hayatımı kökünden değiştiriyordu. Evleniyordum. Bir iki aydırlı tanıdığım bir adamla evleniyordum. Hoş iki saattirliği tanıdığım bir adamlada çocuk yapmıştım. Ani kararlarım , hatalarım , günahlarım boğazıma yapışıyordu. Hayatım nereye gidiyordu. Aynadaki beyaz gelinlik kızda kimdi ? Kaçıp kurtulmak , hatta saatlerce koşmak istiyordum. Nişanda da içim daralmıştı ama şuan beynim kaçıp gitmemi söylüyordu. Ama kalbim yan odada benim için hazırlanan adama bağlıydı. Onu asla bırakamazdım. Belki gerçekleri bilseydi o kaçıp giderdi benden.Elbette öğrenecekti. Şimdi değildi . Öğrendiğinde ne beni , ne de bebeği isterdi. Hala aynısı gibi çarpar mıydı kalbi benim için ? Abisinden bebek yapan bir kadını ne kadar svmek isterdi ? Beynim o kadar doluydu ki damarlarım patlayacak gibiydi. Makyajlı gözlerime baktım . Kendime acıyarak bakıyordu gözlerim. Canım bile bana acıyordu. Oysa her kızın hayalidir sevdiği kişiyle evlenmek.
Kapı tıklandığında gözlerimi aynada savaştığım kendimden çekip gelen kişiye baktım.Açık mavi takım elbisesi , dağınık saçlarını özenli bir şekilde arkadan toplamıştı. Gözleriyle beni incelediğinde yanaklarım bunca makyaja karşı çıkarak domates gibi olmuştu. Her baktığında biraz daha yakıyordu beni o güzel ela gözleri. Yaklaşıp kulağıma eğildiğinde nefesi boynuma değiyordu. ''Çok güzelsin.'' demişti. Birinin duymasından korkar gibi fısıldamıştı. Kollarımı boynuna sardım. Temiz okyanus kokusunu derin derin içime çektim. Dudaklarımı buynuna bastırdığım. ''Sen de çok yakışıklı olmuşsun.Sanrım düğüne gelen kızları geri göndermek zorunda kalacağım.'' Onun gibi fısıldamıştım. Boynuma eğilip kıkırtısını gizlemişti. ''Benim için sadece bir kadın olacak düğünde. Geri kalanlara körüm ben zaten.'' Böyle güzel konuştuğunda onu içime alıp saklama isteğim kabarıyordu. "Şımarıyorum ama." Dudakları keyifle kıvrılmıştı. "Nazlıııı hadii seni bekliyo-" Ablam odaya pat diye dalıp bizi sarmaş dolaş görünce utançtan morarmıştı. Evlilik teklifinden sonra ne zaman yalnız kalsak hep böyleydik. Hala alışamamışlardı. "Şeyy sizi bekliyorlar." kafasını eğip koşarak dışarı çıkmıştı. Melih alnıma öpücük kondurup duvağımı örtmüştü. Çiçeğimi elime alıp koluna girmiştim. "İşte başlıyoruz." demişti Melih heyecanla. Sanki gelin oydu benden hatta düğündeki herkesten daha heyecanlıydı.
Heybetli kapının önünde durduğumuzda heyecandan ölmek üzereydim. Bebeğim bile çılgınlar gibi hareketliydi. Gözlerim Melih'le buluştuğunda beni sakinleştirecek bir gülümseme yerleştirdi yüzüne. "Hadi gidip evlenelim." dedim heyecanla. Şarkı sesi duyulduğunda kapılar açılmıştı. Yüzlerce konuk bize dönmüş ilgiyle izliyordu.
((Nazlı)
Kalbim kafesten çıkmaya çalışan kuşlar gibi çırpınıyordu. Sahnenin tam ortasında durup ilk dansımızı etmeye başlamıştık.
Kulaklarıma dolan şarkı sözleriyle buruk bir mutluluk sarmıştı her tarafımı.Dans ederken herkesi unutmuş gibiydik. Gözlerimiz bir saniye ayrılmıyor , aşkımız resmileşiyordu. Dans bittikten sonra nikaha geçilmişti. Her şey çok hızlı olmuştu. Nikah bitmiş yemekler yenilmişti. Bir kaç hareketli şarkı ve dans müzikleri çalmıştı. Her şey bittiğinde yorgunca kafamı Melih'in omzuna yaslayıp boş kalan salona bakmıştım. Bir otelin büyük salonunda yapılmıştı düğün. Cemiyet ve sosyeteden bir çok kişi vardı. Basına bol bol malzeme çıkacaktı. Bir kaç saat önce yüzlerce kişi olan salonda şuan sadece bir kaç kişi kalmıştı. Herkes gittikten sonra Savaş ve Pelin de gitmişlerdi. Ablamın kucağında uyuyan Hüma'ya bakıp gülümsedim. Melih bana döndüğünde yavru kedi bakışlarımı attım ona. Beni şuan buradan , bu gelinlikten ve bu tokalardan kurtarması gerekiyordu. "Sen uyumadan gitsek iyi olacak sanırım." Kedi gibi burnumu ona sürdüm "Hı hı" gibi mırıltılı sesler çıkardım. Herkes bize iyi geceler dileklerini dileyip arabalarına ilerlemişlerdi. Babam yanıma gelip alnımdan öpmüştü , ikimizinden gözünden bir iki damla yaş akmıştı. Bu babamın dilinde seni affediyorum demekti. Sımsıkı sarılıl tekrar arabasına ilerledi. Melih beni arabaya bindirdiğinde uyumamak için çabalıyordum. Düğün gecesi uyuyan gelin olarak bilinmek istemiyordum.Evimize ulaştığımızda Melih sakince arabayı durdurup aşağı inmişti. Evin kapısını açtığında içeri gireceğini tahmin edip arabanın kapısını açmaya yeltenmiştim. Melih beni şaşırtarak yanıma gelmişti ve beni kucağına almıştı.
Merdivenleri çıkarken ben boynuna öpücükler konduruyordum. "Sevgilim lütfen yapma." Beni yatak odasındaki tekli koltuklardan birine oturtmuştu. "Ama kocam degil misin istediğimi yaparım." demiştim küsmüş kız çocuğu gibi dudağımı bükerek. Melih dizlerinin üstüne eğilip benimle aynı seviyeye gelmişti. "Evet kocan olabilirim ama canını yakabilecek güce sahibim." Sakin ses tonuyla konuşup beni ikna etmeye çalışıyordu. Aklımdan küçük çaplı bir plan yaparak ayağa kalktım. "Peki o zaman duş alıcam ben." deyip banyoya yönelmiştim. Tokaları çıkarıp sarı saçlarımı serbest bıraktım. Makyajımı da temizledikten sonra planımı devreye sokma zamanı gelmişti. Elim karnıma gitmişti ama bu gecelik oğlum annesini affedebilirdi. Kapıyı açıp etrafı taradığımda benim daha yeni kalktığım tekli koltuğa oturduğunu gördüm. Ceketini ve papyonunu çıkartmıştı. Gömleğinin düğmelerini açmıştı. Saçları özgürlüğüne kavuşmuş dağınıklıktaydı. Odayı dolduran ay ışığı teninin açıkta kalan yerlerini pırlanta gibi ışıldatıyordu. Gözleri kapalıydı , kafasını koltuğa yaslamıştı. Bir Yunan tanrıçası benim odamda benim seçtiğim kırmızı berjerde oturuyordu resmen. Dudaklarımı yalayıp derin bir nefes çektim ciğerime.
"Hayatım fermuarımı açamadım da yardım edebilir misin?"
Evet heyecanlı bir yerde kestimm. Bu aralar sık sık bölüm atıyordum hikayenin başları olduğu için. Artık haftada iki bölüm atmaya karar verdim. Pazartesi ve Perşembe günleri yeni bölümlerle sizlerle olacağım. Umarım severek okuyorsunuzdur. Bir eksiğim veya yanlışım varsa affınıza sığınıyor ve hepinizi öpüyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mucize Gibi Hatam {TAMAMLANDI}
ChickLitBir gecelik hatası , Nazlı' nın hayatının mucizesi olacaktı. Bir hata kaç kere tekrarlanırdı ? Sadece bir kere gördüğü bir adamdan hamileydi Nazlı . Neler yaşayacaktı , hayat ona ne zorluklar sunacaktı , bunların hepsinden habersizdi. Olmaması ger...