43. Bölüm: Yıkılan Alevler (Elizya)

577 53 15
                                    

Bu bölüm biraz duygusal. Aşırı değil. Ancak yok da değil. Keyifli okumalar...

Medya: Within Temptation - Paradise (What About Us?) ft. Tarja

Zeynep'in başucunda oturuyordum. Gözyaşlarımı tutmak için ne kadar çablarsam çabalayayım, engel olamıyordum. "Üzgünüm. Ne yapacağımı bilmiyorum. İki gündür burada senin uyanmanı bekliyorum. Bunu sana Yekta'dan çok ben yaptım. Benim yüzümden bu haldesin." Burnumu çektim. Gittikçe kötüleşiyordum. "Çok korkuyorum."

Kendim dışındaki herkes için korkuyordum. "Ya daha kötü biri olursam... Sizi bu işe ben bulaştırdım. Nasıl iyi biri olabilirim ki? Çok özür dilerim. Tek isteğim iyi olmanızdı. Onu bile başaramadım."

"Elizya..." Kıraç'ın o güzel sesiyle kendime geldim ve gözyaşlarımı sildim. "Ne oldu?" Kapının eşiğine elini koyup, odaya doğru hafifçe eğilmişti.

"Gel artık biraz dinlensin."

"Korkuyorum..." daha çok ağlamaya ve hıçkırmaya başladım. "Biliyorum, bende korkuyorum." Yüzü gayet sakindi oysaki... "Ancak o daha çok korkuyor. Onun yaşadıkları da normal değil. Hadi gel sana bir şeyler hazırlayım. Açsındır." Ona inkar edemeyecek kadar açtım. Zeynep'in uyuyan tatlı yüzüne bir kez baktım ve yanağını okşadım. "İyi olacaksın canım... Bunu biliyorum."

Mutfağa ilerlediğimizde Serhat bilgisayarını açmış araştırma yapıyordu. "Neye bakıyorsun?"

"Melek haberlerine."

"Neden?" yeni bir Zera var mı diye araştırma mı yapıyordu?

"Çünkü görülmüşsün." Dedikleri hardal rengi bir şekilde bana ulaştı.

"Ne?" Hemen koşup onun omzunun üzerinden baktım.

"Bak melek görüldüğü yazıyor. On saniyelik video ama eski saçların belli gayet. O gün dolunay varmış. Açıkça görülmüş." Birkaç saniye süren videoda beni tanımamam imkansız gibiydi. "Kaç kişi izlemiş?"

"On binden fazla." Dediğinde gözlerimin ağrıdığını hissettim. Göğsümün ortasında bir yumru oluşmuştu. "Onu silmeliyiz."

"Bunu sadece Volkan yapabilir." Serhat'ın sesi çelik mavisiydi ve çok ağır gibi duruyordu.

"Güzel ara o zaman." Kıraç hemen telaşlanmıştı.

"Herif sevdiği kızın ölümünü, hatta vampire dönüştürülmesini izledi. Sence şu an iyi midir?" Haklıydı. "Yorumlara baktın mı?" dedim. Umarım buna inanan yoktur...

"Evet, korkulacak bir şey yok. Komplo teorisi yapan birkaç videoda gözükür en fazla. Yorum yapanlar da dalga geçiyor zaten." İçim rahatlamıştı. "Peki madem öyle... Bir şeyler yemeden iyi olmayacağım."

Buzdolabına ilerledim ve beş adet koca pizza kutularını gördüm. "O vampirlerden kalan paraya pizza mı aldın? Daha sağlıklı bir şeyler alamaz mıydın?" Serhat bilgisayarın başından kalkıp dolaba geldi. "Ne oldu diyette misin? Ayrıca, birazı babanın parası. O para çoktan suyunu çekti." Onunla bu kadar yakınlaşmışlar mıydı?

"Ondan ne ara aldın?"

"Sen uyurken." Uraz şimdi Çetin'in yanına gitmişti. Ondan bazı haberler almayı umuyordu. Gecenin ikisi olmuştu ve hala dönmüyordu. Benim içimde ise o adam için kötü bir his vardı. 

Pars oturduğu koltuktan kalkıp yanıma geldi. "Pizza! Bana uyar. Uzun süredir yememiştim. Fırın var mı?" Pizzaların ikisini aldı ve Serhat'a döndü. "Olması gerek ama çalışır mı bilmem." Nasıl bu kadar rahat olabiliyordu? "Rahatlığın çok sinir bozuyor."

Sırrın Kanatları (Yasaklı Kanat Serisi-2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin