Kapalı ve boğucu odada rahatsız edici olan yatakta öylece uzanmış tavanı izliyordu. Ne kadar uyumaya çalışsa da yatak o kadar rahatsızdı ki uyuyamamıştı. Ailesi onun rahat uyuyabilmesi için konforuna aşırı dikkat ederlerdi. Öyle ki Minho ile çıktığı evin eşyalarını bile ailesi bizzat almışlardı.Doğduğundan beri yumuşacık yataklarda yatan Minhyuk, şimdi ona taş gibi gelen yatakta tabiî ki uyuyamazdı.
Ne kadar zamandır buradaydı bilmiyordu ama fazlasıyla sıkılmıştı. Şu plan, ne zaman başlayacak? Diye mırıldandı.
Nefesini bırakırken odayı aydınlatan uzun florasan lambadan gözlerini ayırıp kirli ve çatlamış tavanı inceledi.
Şu Sanha denilen çocuk… Onlarla birlikte gelecekti değil mi? Nasıl birisi olduğunu bilmiyordu ki akıl edip Jisung’a da sormamıştı. Ama Eğer Jisung’a karşı o kadar korumacı ve doğduğundan beri buradaysa o zaman iyi bir fiziği olmalıydı. Belki uzun boylu biraz da sert yüz hatları vardı?
Başını iki yana sallayıp düşüncelerinden ayrıldı. Şimdi onun nasıl göründüğünü düşünmek saçmaydı. Yapması gereken tek şey Sanha’yı bulmak ve Onu gözünün önünden ayırmadan, güvenli bir şekilde buradan çıkarmaktı.
Kapıdan gelen tıkırtı sesi ile bakışları kapıya kayarken ellerini sert yatağa koyup destek alarak doğruldu.
Kapıdan gelen kilit sesi, sonunda gelebildiklerini gösterirken nefesini bıraktı ve ayaklarını yataktan sarkıttı. En azından Çok fazla uzun sürmemişti gelmeleri.
Açılan kapıyla içeri Myungjun girerken bakışları arkasında ki kişilere kaydı. Kumral saçlı bir çocuk, sert yüz hatları olan ve biraz kalıplı çocuk vardı. Onlar içeri girerken ardından el ele tutuşmuş kişi iki kişi girdi.
Onlardan birisinin Sanha olmasına imkan yoktu. İlk giren ikiliye çevirdi bakışlarını. Kumral saçlı olan fazla zarif ve prensip duruyordu. Bakışları diğerine kaydı. Çok olmasa da kalıplı bir vücudu vardı ve yüz hatları sertti.
Kafasında oturttuğu Sanha karakterine oldukça uyuyordu.Bakışları bu sefer İçeri girip kapıyı kapatan sarışın çocuğu buldu. Ortamda ki en uzun boylu çocuk olduğunu anında fark etmişti. Boyu 1,85 gibi duruyordu.
Başını çeviren sarışın ile bakışları birleşirken ona öylece bakakaldı. Onun… Sanha olmasına imkan yoktu.
Yüz hattı fazla yumuşaktı ve Jisung’u koruyabilecek bir vücudu yoktu. Soğuk bakışlarına anlam veremedi bir an. Normal bakışlarımı böyleydi onun? Yüzünün aksine bakışları fazla sertti.
“fazla eğlenmiş gibi duruyorsun” Hyunjin yanına gelip güldüğün de bakışmalarını sarışından ayırıp ona çevirdi. Ona gülümseyerek bakan Hyunjin’e gözlerini devirdi ve homurdandı.
“Ya ne demezsin” Hyunjin onun yanına sanki yatak oldukça yumuşakmış gibi atlayarak oturdu ve ayaklarını öne doğru uzatarak ayakta duranlara baktı.
“Otursanıza. Dinlenmeye ihtiyacınız var” Myungjun Hyunjin demeden zaten Jisung’un yatağına oturmuş ve geri çekilerek sırtını kirli duvara yaslamıştı bile.
Hissettiği hareketlenme ile bakışları kapının olduğu tarafa döndü. Esmer saçlı olan Muhtemelen sevgilisi olan çocuğun elini çekiştirerek Myungjun’un yanına oturdular. Açık kumral saçlı kendini Hyunjin’in önüne, yere bıraktığın da Ayakta kalan ikiliye çevirdi bakışlarını.
Sanha olarak tahmin ettiği siyah saçlı Aynı Seungmin gibi karşıya, Moonbin’in önüne yere oturduğunda Sarı saçlıya çevirdi keskin gözlerini.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Please Don't Die /Minsung X Sanhyuk
Fanfiction|TAMAMLANDI| Astro❤️Stray Kids "senin için geleceğim... Bu yüzden, lütfen ölme" Minsung and Sanhyuk