Minhyuk Hyung arkamızdan kapıyı kapatırken Minho hyung beni salondaki koltuklara bırakmıştı. Takside gelirken biraz konuşmuştuk ve birkaç bilgi öğrenmiştim. Mesela ikisi de benden 1 yaş büyüktü ve lise son sınıfta okuyorlardı. Ayrıca aynı evde yaşıyorlardı. Minhyuk hyung biraz sessiz ve içine kapanık birisiydi. Minho hyung ise onu tamamlıyormuş gibi hareketli ve enerjikti. Bunu geçen son 1 saatte fark etmiştim. Minhyuk hyung yemek yapmak için mutfağa girdiğin de Minho hyung yanıma gelip oturdu. Ona baktığım da Bana gülümsedi.
“Benimle aynı odada kalacaksın sorun olmaz değil mi?” Başımı iki yana sallayıp sorun olmayacağını belirttiğim de başını sallayıp telefonunu açmıştı. Zaten ya minho ya da Minhyuk hyung ile kalacaktım. Ev o kadar da büyük değildi.
“Hyung” Sesim ile başını telefondan kaldırıp bana baktı.
“Acaba duş alabilir miyim?”Saçım gerçekten berbattı ve oldukça rahatsız ediciydi. Bir an önce banyo yapıp temizlenmek istiyordum.
“tabiî ki ama yaraların var”
hatırladığım yaralarım ile yüzüm düşerken arkama yaslandım. Haklıydı. Yaralarım hala dururken duş almam neredeyse imkansızdı. Zaten şimdi bile sızlıyorlardı.
“Ama saçını yıkayabiliriz. Başında yaran yok” Daldığım düşüncelerden çıkarken ona sevinçle baktım. En azından saçımı yıkayabilirdim.
“Yardım edebilir misin?”
“Zaten yardımsız yıkayamazsın”
Ayağa kalkıp bana doğru eğildiğin de alışmış olduğumdan kollarımı boynuna doladım. Beni kucağına alıp salondan çıkarttığın da önünden geçtiğimiz mutfaktan oldukça güzel kokuların geldiğini fark ettim. Sahi günlerce doğru düzgün yemekte yememiş olmalıydım.
Banyoya girdiğimce Beni küvetin önüne, yere bıraktı. Soğuk zemin titrememi sağlarken Benden ayrılıp ayağa kalktı.“Başını arkaya yatır.” Başımı arkaya yatırıp ensemi küvetin soğuk mermerine yasladığım da Minho hyung suyu açıp ısısını ayarlamaya başladı. Suyu ayarlayınca uzun saçlarımı tamamen arkaya atıp ılık su ile ıslatmaya başladı. Sanırım günlerdir tek ihtiyacım olan buydu.
Rahatlarken gözlerimi kapattım. Saçıma şampuan döktüğünü hissettiğimde birkaç saniye sonra parmakları narince saçlarımda gezindi. Saçımda gezinen parmakları uykumu getiriyordu. Bir eli hala saçlarım arasında dururken Suyu açıp köpüklerden arındırmaya başladı.
İyice duruladıktan sonra aynı işlemi tekrar yaptı. Bittiğini düşündüğüm de gözlerimi açıp başımı kaldırdığım da Minho hyung aldığı temiz havluyu omzuma bıraktı. Saçımdan damlayan sular havluya düşerken benim gibi tam yere oturup bana döndü.
Omzumdan dolayı kurulayamadığım saçlarımı havlu ile kurulamaya başladığın da yardımcı olmak için başımı biraz daha eğdim. Oldukça yakın olmamız bütün sıcaklığın yüzümde toplanmasına sebep olurken yutkunup saçımı kurutmasını bekledim.
Tuhaf hissediyordum. İlk defa birisine bu kadar yakın oluyordum sanırım. Bana iyi hissettiriyordu ama yabancı da hissettiriyordu. Bu yaşadıklarım bana o kadar yabancıydı ki hatırlamasam bile hissedebiliyordum. Belki de Kaçırıldığım yer de doğru düzgün duş bile alamıyordum. Benimle böyle ilgilenen kimse de yoktu. Belki de bu yüzden Ona karşı tuhaf hissediyordum.
“Kurutma makinemiz bozuldu bu yüzden şimdilik böyle idare edeceğiz.” havluyu saçlarımdan çekip dağılmış saçlarımı düzelttiğin de yanan yanaklarımı saklamak istercesine gülümsedim.
“Sorun değil”
“Yemek hazır!”
Minhyuk hyungun sesiyle Minho hyung ayağa kalktı ve beni kucağına aldı. Kollarımı boynuna doladığım da banyodan çıkıp mutfağa ilerledik. Minhyuk hyung bardaklara içecekleri koyarken karnımın guruldamasına sebep olan Masaya parıldayan gözlerle baktım. Minhyuk hyung cidden fazlasıyla iyi yemek yapıyordu. Bizim geldiğimizi gördüğün de gülümsemiş ve masaya oturmuştu. Minho hyung beni onun karşısına oturtup kendisi de yanıma oturduğun da konuşma gereği duymadan yemeye başlamıştık.
Yemekten sonra Minho hyung benim için odasını hazırlamış Beni kendi yatağına yatırdıktan sonra Minhyuk hyung ile ders çalışmaya başlamıştı. Sanırım yarın okulları vardı ve sınava hazırlanıyorlardı. Sıkılmamam için bana laptop vermişler ve karşımda ki masaya oturup test çözmeye başlamışlardı. Minho hyung çözüyor, Minhyuk hyung yardım ediyor desem daha doğru olurdu.
Ben de rastgele bir film açmış izliyordum ama gözlerim her an gidecek gibiydi. Aşırı uykum vardı. Daha fazla dayanamayarak laptopu kenara bırakıp yatakta sağlam kolumdan destek alarak uzandım. Bakışlarımı onlara çevirdiğim de Minho hyungun yapamadığı bir soruyu çözerek anlattığını gördüm.
“Şöyle yapacaksın, sonra böyle ve böyle. Anladın değil mi? Çok basit”
“Anlatmadın ki! Şöyle, böyle diye anlatma tarzı mı olur?”
“Yah dün gece anlattım ya! Ne çabuk unuttun?”
“Unutmadım, Ama bu formülü bana öğretmemiştin”
“Aynı formülü kullandım Minho, sadece kısalttım”
İkisi de atışırken gülümsemeden edemedim. İlk başta birbirlerine laf ettikleri için iyi anlaşamadıklarını düşünmüştüm ama Onların arasında ki ilişki böyleydi. Birbirlerine değer verdiklerini görebiliyordum. Atışmak onların anlaşma tarzıydı. Onların ilişkileri… fazla güzeldi. Acaba benim de böyle değer verdiğim bir arkadaşım var mıydı?
“Jisung, uyan hadi”
uykum hafif ve güzel bir sesle bölünürken gözlerimi aralamaya çalıştım. Karanlık odada bakışlarım yanıma oturmuş uyanmamı bekleyen Minho hyungu bulduğun da doğrulmaya çalıştım. Omzumda ki ağrıyla inlediğim de Minho hyung bana yardım etmiş ve doğrulmamı sağlamıştı.
“Hyung? Saat kaç?”
“Gece 3” uykulu gözlerim büyürken ona şaşkınca baktım. Gecenin 3’ünde neden ayaktaydı. Beni neden uyandırmıştı hem? Sanki sorularımı duymuş gibi yanımda ki komodine uzandı.
“İlaçlarını unutmuşuz. İçmen gerekli” rahatlayarak nefesimi verdim ve başımı sallayarak bana uzattığı hapları aldım. Bana uzattığı suyla hapları teker teker içtiğim de elimden bardağı almış ve komodine geri koymuştu. Uzanmama yardım ettikten sonra Üzerimi örttü.
“İyi uykular Hyung”
“İyi uykular Jisung” yere yaptığı yatağa girip üzerini örttüğün de gözlerimi kapattım. Minho hyung, orada rahat eder miydi? Rahatsız olsa Minhyuk hyung ile yatabilirdi değil mi? Sonuçta yakınlardı ve birlikte yatmaktan çekinmezlerdi. Çok fazla düşünmemeye çalışarak kendimi uykunun kollarına bıraktım
***
Cidden minsung'a düşüyorumBu arada skz'in yeni şarkısına çok az kaldı heyecandan bekleyemiyorum offf
Çok güzellerdi özellikle Felix
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Please Don't Die /Minsung X Sanhyuk
Fanfic|TAMAMLANDI| Astro❤️Stray Kids "senin için geleceğim... Bu yüzden, lütfen ölme" Minsung and Sanhyuk