...Seelaam
Buyursunlar...
☆☆☆☆☆
°°°
Tam köşede siyahlara bürünmüş, kendini saklar gibi kuytuya almış hâlde birisinin beklediğini gördüm... Üstelik dolu ya da boş olduğunu bilmeden ona doğru ilerliyorduk!
Normal insanları bilmem ama bu benim için yeterince dikkat çekici bir durumdu...
Biraz daha yaklaştığımızda o bekleyen kişinin Alçin olduğunu anladım...
Bu kadar çabuk beklemiyordum onu. Bunun için minnet borçluyum sanırım Alçin'e çünkü ilk kez bana yardımcı oluyordu. Bizim birbirimize yardım etmemiz hatta Davud çağırmadıkça birbirimizle görüşmemiz bile yasaktı! Eğer birimizin başına bi şey gelirse diğerleri de tehlike altında olmasınlar diye... Yani hem tek başımızaydık hem de birbirimize bağlı.
Bütün bunlara rağmen gönül rahatlığıyla Ayda'yı, Alçin'e teslim edebilirdim! Aldığı büyük bir riskti çünkü. Herkesten önce, Davud'un emirlerini çiğniyordu...
Bir anda beni sallayarak, "Sen yine beni dinlemiyor musun?", diyen Ayda'ya odaklandım...
"Dalmışım.", dedim uzatmadan.
"Belli zaten. Soru soruyorum cevap bile vermiyorsun. Allah'tan koluna girmişim de yolu kaybetmiyorsun. Yoksa nerelere gidecektin kim bilir? Sayemde kaybolmaktan kurtuldun, bana teşekkür etmelisin.", dedi abartılı abartılı...
"Hayatımı kurtardığın için teşekkür ederim.", dedim.
"Aslında eğlenceli birisin sen. Ama saklıyorsun bu tarafını. Neden...?"
"Ben eğlenceli değilim. Hatta çekilmez birisiyimdir. Hâlâ bunu anlamamana şaşırıyorum."
"Çekilmez birisi olduğun bir gerçek. Ama gönül sevince katlanıyor işte n'aparsın?"
"Sevince mi?", dedim şaşırarak. Bunu ilk kez söylüyordu...
"Hadi hızlan biraz. Geldik zaten.", dedi söylediği sözün üzerine hiç basmayarak konuyu değiştirdi hemen...
°°°
Marketten aldığımız şeyleri zor bela eve kadar getirdik ve içeri girdiğimizde kollarımız kopmuştu artık. "Neden arabayla gitmediysek?", dedim şikâyet eder gibi...
"O kadar uzak gelmemişti gözüme yaa... Bilseydim arabayla giderdik valla.", dedi kendini koltuğa atarken...
Yarı oturur yarı uzanmış vaziyette koltuğa serildiğinde ve başını yasladığı yerden gülümseyerek yüzünü bana çevirdiğinde, içimde oluşan yangını durdurabilmek için bakışlarımı başka yöne çevirdim...
"N'oldu da yine utandın?", dedi bütün haylazlığıyla...
"Utanmadım!", dedim itiraz ederek.
"Hayır. Utandın. Yine tırnaklarınla oynuyorsun...", dedi beni keşfetmiş gibi...
"Oynamıyorum!", dedim parmaklarım tırnaklarımın üzerindeyken.
"Hı hı. Tamam.", dedi ve birden ayağa kalktı. "Kahve içer misin?"
Olumlu anlamda başımı salladım. Gitmesi bir yandan iyi olacaktı çünkü en azından şimdilik bu odanın gizde kalmış yerlerini kolaçan edip bir yandan da nereye cihaz yerleştirebilirim onu çözmem gerekiyordu. Yatak odası ve mutfak hariç yaşam alanı çoğunlukla burası olacaktı çünkü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YALVAÇ / GxG
Adventure☆ TAMAMLANDI ☆ ______+18______ Doğduğunda bırakıldığı yetiştirme yurdundan kaçırılıp, hayatı boyunca kiralık katil olarak eğitilen ve duygusuz yetiştirilen AYKIN KAPGAN... Birden bire ortaya çıkan, duygularını uç noktalarda yaşayan, hayatının büyük...