Canlar merhaba,
Nasılsınız, diye sorup uzatmadan sizleri bölümle bırakıyorum hemen. Yorumlarda devam ederiz nasılsa.
Perşembe görüşünceye kadar sağlıklı ve çok mutlu kalın.
Kalpten sevgiler ve çokça öpücükler hepinize❤️💋Kişisel ig hesabım: @gulcin.ozbek
Hikâye ig hesabım: @gulcinozbekhikayeleri
Twitter: @gulcin_ozbek***
Bölüm 8; Bir Küçük Umut Peyda Oldu Kadının Kalbinde...
*Strangers In The Night - Frank Sinatra
Öpücüğün üzerine, bir de bu şekilde dışarı çıkmaları konuşulanların üzerine tüy dikecekti ve bu konuda bir şey yapmak için de çok geçti. Kaçıyor gibi görünmemek için durup poz vermeleri şarttı. Aden, kameralara gülümserken bir yandan da durumu kurtarılabilir hâle getirmeye çalıştı.
"Dağhan Bey, gecenize daha fazla sorun getirmek ve sizi eğlenmekten alıkoymak içime sinmiyor. Araca kadar bana eşlik etmenize itirazım yok ama sonrasında lütfen içeri dönün."
"Söz konusu bile değil, bu konuyu kapatalım artık. Parti benim için eğlence amacı taşımıyor, Aden. Sadece iş ve işim de bitti," diyen Dağhan kadını araca doğru yönlendirdi.
"Öyleyse bu gece olanları tamamen kapatmayı ve işimizin bittiğini varsaymayı da kabul edelim mi?"
Aden'in söylediği kabul edilir olmanın yanından geçmiyordu. Dağhan'ın sükûneti için de ciddi bir tehditti. Araca binip kapılar kapanana kadar yüz ifadelerini korumalıydılar ve Dağhan da ancak o kadar sabredebilmişti zaten.
"Aden, bunu nasıl teklif edebilirsin? Kendini tehlikeye attığını düşünemiyor musun? Binlerce çılgın hayran var dışarıda ve sen yalnızdın!"
"Daha önce de söylediğim gibi, tehlikede değildim. Olsaydım daha farklı davranırdım ve Dağhan Bey farkında mısınız, güvenlik açığının faturasını bana kesiyorsunuz?"
"Onların hangi cehennemde oldukları ayrıca ele alacağım bir konu. Şu an konuştuğumuz sensin! Anlamıyor musun, artık tanınan bir yüzsün." Aklından geçen ihtimaller dehşete düşürüyordu, Dağhan'ı. Ya müdahale etmeseydi...
"Ve bu yüzden hayatımın her anını kısıtlamalı mıyım? Daha dikkatli olmam gerekiyor, haklısınız ama şimdiye kadar olduğundan farklı yaşamak istemiyorum."
Fotoğraflarının izinsiz çekilmesinden Aden de hoşlanmıyordu ama yeni bir şey değildi ki! Magazin çok uzun zamandır bunu yapıyordu zaten ve amaçları için yola çıkacaksa bunları kabullenmesi gerektiğini biliyordu. Üzülmesi ya da sorun etmesi hiçbir şeyi değiştirmiyordu. Olabildiğince kontrol altında tutuyordu o kadar.
"Adamın telefonundan, habersiz çekilmiş en azından yirmi tane fotoğrafını sildim. Karanlık boş bir bahçede, üzerindeki elbiseyle," derken bir eliyle elbiseyi işaret etmesi yeterince açıklayıcıydı. Elbisenin ne kadar cesur olduğuna dair detaylara gerek bile yoktu! "Gülümsüyordun ve bu fotoğraflara adamın yüzü de dâhil olmuştu. Bunların internette ne kadar hızla yayılacağını düşünüyor musun hiç?"
"Muhtemelen yayılır da ama bana, aileme ya da işime zarar verecek hiçbir görüntü olmadığından emin olduğum sürece hayatımı zehir etmemin kime ne faydası var? Elbiseyi nerede giydiğim, o gece nerede olduğum belliyken üstelik."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜŞ KAPANI (TAMAMLANDI)
Romance*** Sevginin en benciliyle sınandı genç adam. Zırhı pas tuttu, kılıcı elinden alındı, aşk için verdiği savaştan mağlup ayrıldı. Şövalye ruhunu çaldı zaman. Umutlarını yitirdi, küstü, kapattı kendini. Sevginin bencillikten en uzağını kuşandı genç ka...