BÖLÜM 20; ESKİ BİR ANIYI SİL BAŞTAN YAZDI AŞK, TAM DA BAŞLADIĞI YERDE...

3.5K 354 62
                                    

Merhaba Canlar,

Nasılsınız?

Bölümü okuduğunuz tarih?
Bölümü okuduğunuz saat?

Son birkaç gündür ailemize yeni katılanları görüyor ve çok mutlu oluyorum.
Her biriniz hoş geldiniz, güzellikler getirdiniz.
Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin olur mu?

Her defasında bu hatırlatmayı yapmak üzücü ama birinden birinde görür ve beni kırmazsınız diye umuyorum. Patili Hareket sizlerden gelecek fotoğrafları bekliyor.

Pazartesi görüşünceye kadar kendinize dikkat edin. Hepinize kalpten sevgiler, kocaman öpücükler❤️💋

Kişisel ig: gulcin.ozbek
Hikâye ig: gulcinozbekhikayeleri
Twitter: gulcin_ozbek

***

Bölüm 20; Eski Bir Anıyı Sil Baştan Yazdı Aşk, Tam da Başladığı Yerde...

* Richard Marx – Now and Forever

Geçirdiği ufak kazanın ardından Aden'in ilk önceliği, hayatını düzene oturtmaya ve denge kurmaya çalışmak oldu. Tüm zamanını Dağhan'la geçirse asla şikâyeti olmazdı ama ailesini ihmâl etmek de içine sinmiyordu. Ailesi ilişkilerini onaylıyor, birlikte zaman geçirme isteklerini de anlıyordu ama kızlarını görememekten yana serzenişleri de başlamıştı ufak ufak.

Son birkaç günü tamamen ailesine ayırmasının bir nedeni telafiydi ve bir diğeri de babasının çok titizlendiği, Tunalı Yapımın adını Avrupa'da da duyuracak olan yeni filmin gala hazırlıklarıydı. Her şeyin kılı kırk yararak hazırlanmasını sağlamışlardı. Bu akşam da ailecek katılacak ve emeklerini gözler önüne sereceklerdi. Tabii ikizlerin damga vurduğu sabahı atlatabilirlerse!

Aden tüm eve duyulur bir sesle, "İki dakika içinde kapıda olmazsanız yalnız gidiyorum," diyerek kardeşlerine son uyarısını yaptı. Gideceğinden değildi ya, âdettendi işte!

İkizlerin erkek olanı Uzay kahkahalarını zorlukla bölüp aşağıya bağırdı. "Abla, gidiyorum falan deme, bak merdiven ineyim derken boynunu kırar bu. Sensiz okula giderse çirkin ördek yavrusunun kuğuya dönüşeceği hayalini kanlı canlı kanıtlayamaz."

"Evet, abla gitme ki sivilceden teni görünmeyen bu ergenin saz arkadaşları, salyalarını akıtarak seninle fotoğraf çektirebilsinler." Derin asla altta kalmazdı. Birbirlerinin hem en yakın dostu hem de en azılı düşmanıydılar çünkü!

İkizler okul servisini kaçırmışlardı güya ama belli ki durum bundan epey fazlasıydı. "Bir dakikanız kaldı ve büyük bir keyifle söylüyorum ki servisimizin son durağı bahçe kapısı."

Yukarıdan gelen isyan dolu çığlıklar, Aden'in neşe dolu kıkırtısına karıştı. Eyşan Hanım ve Selim Bey hâlâ kahvaltı masasındaydılar ve mutlu gülümsemelerle çocuklarını izliyorlardı.

Aden, annesinin yanaklarına birer öpücük kondurdu. "Biraz destek epey iyi olurdu. Malum, sizin tekne kazıntılarına tehdit de işlemiyor artık!"

Selim Bey sabah kahvesinden bir yudum alırken her an keyiften kıkırdayacak gibi görünüyordu. "O zaman ebeveyn olmanın ne eğlencesi kalırdı. Durum çığırından çıkmadığı sürece müdahale etmek bu işin adabında yok."

"Bunu öğrendiğim çok iyi oldu baba, teşekkürler ama günü atlatıp galaya yetişebilmem için bir istisna yapsan daha iyi olurdu."

Kızının söyledikleri aklında öyle bir çağrışım yaptı ki Selim Bey neredeyse kahveyi soluk borusuna kaçıracaktı. "Daha öğreneceğin çok şey var. Ebeveynlik mühim mesele. Acele etmemek lazım, değil mi?"

DÜŞ KAPANI (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin