Gayrimeşru bir prensesten kraliçeliğe gidilen meşakkatli bir yol... En büyük varisi ölen kral, kızını öldürmeye çalışan küçük oğlunu sürgün ediyor, eşi kraliçenin ise bütün haklarını elinden alıyor. Yıllarca halktan ağıza alınmayacak sözler işiten prenses gün geliyor o saraya hakettiği ünvanı almaya gidiyor. Lanetli olduğunu söyleyenler, annesini büyücüklükle itham edenler ve türlü türlü suikast girişimlerinin ardından hakkı olan tacı kazanıyor. Omuzları yukarıda, başı dik ve istikrarlı. Beatrice her zaman pusuda. 🏹🏹🏹 "Prensesi koruyun!" Muhafızlarımın bağırışlarıyla at arabamdan başımı çıkardım. "Neler oluyor?" İçlerinden biri titreyen parmaklarıyla ağaçların arasından arkasındaki on beş kılıçlı adamla fırlayan adamı gösterdiğinde gelene baktım. İlk gördüğüm şey bir şahin kadar delici bakışları oldu. Vahşi çehresinde gözlerim gezindi. Sol şakağından yanağına inen derin bıçak yarası vardı. Kim yaptıysa gözünü ıskalamıştı. Yazık. Yeleğinden çıkardığı bıçağı elinde ustalıkla döndürerek bana doğru nişan aldı. Korkuyla gözlerimi açtım. Yüzümün yanına, at arabamın tahta kapısına saplanan bıçak saplandığı yerde titrerken içime dolan öfkeyle bana suikast düzenleyen adama baktım. "Prenses Hazretleri," dedi tükürürcesine. "Benimle geliyorsunuz." Kapıyı açıp uzun eteğime inat arabadan atladığım gibi tahta kapıya saplanmış bıçağı çekip çıkarttım. Kollarını göğsünde kavuşturarak sırtını arkasındaki ağaca dayadı. Bana küçümseyerek baktı. Onun yaptığı hareketleri taklit ederek, fakat daha büyük bir ustalıkla, bıçağı elimde döndürdüm ve nişan alarak fırlattım. Onun aksine ıskalamamış, kulağının hemen dibine, ağaca isabet ettirmiştim. Yanağına yaslı duran bıçağa yan gözle baktı. Onu alayla süzdüm. "Gel ve al korkak!" #1 kraliçe
55 parts