Alaska Naz'dan devam
Elimdeki çikolatalı sütü tezgaha koyup tolga'ya bakmaya başladım.
"Geleceğini düşünmüyordum"
"Bana partiye gelmem için mesaj attığında gram umrumda değildin aslında"
"Bende mesaj atmayı düşünmüyordum"
"Fikrin ne değiştirdi?" diye sorduğumda yüksek sandalyelerden birine oturup sırtını tezgaha döndü.
"İşte bu üstümde fazla kontrolün var demek oluyor"
"Bende işte şuan burdayım, seninde üstümde bu kadar fazla kontürölün var"
"Benim senin üstünde? Kontrol? " dedikten sonra küçük bi kahkaha attı.
Gözlerimi devirip başka bi tarafa bakarken "beni sevdiğini söyledin?" dediğini duydum.
"Umrunda mıydı o?"
"Şöyle yapmayı keser misin?"
"Emirlerden ricaya geçmişsin bakıyorumda"
Arkasını dönüp bana baktı duraksadı ve ofladı.
"Ne konuşçaksan konuş, gidicem." dedim ve bi yandanda çikolatalı sütümü içtim.
"Bak ben hiç bir şeyden emin değilim"
"Bu kadar belli etme"
"Ciddiyim"
"Dinliyorum"
"Kumsal konusunda haklısın. Biraz fazla üstüne gittim zamanında"
"Biraz?"
"Baya.. Ama pişman oldum. Bi gün kanada'ya senin yanına gelmeden önce ondan özür dilemek istedim. Çalıştığı kafeye gittim"
"Ee.." diyip nefesimi sıkıldığımı belli eder şekilde dışarıya verdim.
"Onu uzaktan izleyen birini farkettim. Çocuğun adını dahi bilmiyordum, yanına gittim konuştuk falan kumsalı sevitormuş. Bende o çocuğa bu kutu olayını önerdim, kutuları sevdiği kıza göndermesi için yardımcı oldum. Hatta çoğu zaman ailesinden dolayı bazı sıkıntıları oluyordu ve kutuları ben bırakıyordum."
Bitirdiğim çikolatalı süt bardağını tezgaga koyup biraz ileri iltirdim. "İyide bu kutu mevzusunu kumsal'a anlatsan en azından kız ümitlenmemiş olurdu."
"Hayır, benden şüphelendiğini bilmiyordum ve farkettiğimde söylesem ya inanmazdı ya da yine üzülürdü. Bak dürüst olucam kumsal benim için değerli ama o anlamda değil"
"Yeterince dinledim" diyip olduğum yerden uzaklaşmak için bir iki adım attım. Tolga aniden önüme geçtiğinde kafasını eğmiş bana bakıyordu. Yüzlerimiz fazla yakınken eli belimi sardı.
"İnanmıyor musun?"
"Sen kendine inanıyor musun?"
"Hayır ama belirsizlikten bıktım" derken aramızdaki mesafeyi iyice kapattı ve dudaklarını dudaklarımda hissettim..
Bir kaç saniye donakalsamda kendime gelip geri çekildim. Kafamı diğer tarafıma çevirip yürüyecektim ki gördüğüm kişiyle yere çivilenmiş gibi kalakaldım.
"Kumsal.."
Kumsal'dan devam
İkiside mutlu sorun yok ikiside mutlu sorun yok ikiside mutlu sorun yok...
Peki neden kalbin durucakmış gibi acı içinde kıvranıyorsun?
Gördüğüm şeyden sonra arkamı dönüp hızlı adımlarla ordan ayrıldım. Arkamdan seslenselerde duymazlıktan geldim çünkü nefes alamıyordum. Nefesim daralıyordu.
