🎄 16 🌟

6.6K 653 866
                                    

Biraz uzun oldu ama özel bölüm olarak düşünün, sonraki bölümler bu kadar uzun olmayacak. Bir de yanınıza sıcak bir şeyler almayı unutmayın, okurken güzel vakit geçirirsiniz umarım 🎅



Aralık ayının son günü gelip çattığında kar yağışı birkaç gün önceki kadar şiddetli değildi, Seul Noel'den beri yıl boyu hiç olmadığı kadar hareketliydi. Fakat her şey kaldığı yerden devam ediyordu işte, Baekhyun da ben de hiç durmadan çalışıyorduk. Tabii bu konuda kendimi onunla kıyaslamak mümkün değildi, son tartışmamız yoğun çalışmaları sayesinde çabucak unutulmuştu. Baekhyun Noel gecesini bile makale yazarak geçirmişti çünkü. Sigorta şirketinin ondan yana olmaması yüzünden keyfi birkaç gündür yerinde değildi, karşı tarafın masraflarını ödemek zorunda kaldığı için çok sevdiği arabasını bile tamir ettirmemişti. Bu yüzden ben de yeni yıl hediyesi olarak ona bunu hediye etmeyi karar vermiştim, ondan arabasının anahtarını almak zor olmamıştı. Ekip arkadaşlarımla yemeğe gideceğimi söylediğimde biraz bozulsa da vermişti anahtarlarını, geceyi yalnız geçirmek zorunda kalacağını düşünmüştü herhalde.

Kliniğinin önüne arabasını park edip ondan aşağıya inmesini istedim, saat akşam sekizdi, işi çoktan bitmiş olmalıydı, kimse yılbaşı gecesi seansa gelmek istemezdi herhalde.

Baekhyun binadan dalgın bakışlarla çıktı, kahverengi montunu sonuna kadar kapatmış, atkısını boynuna sarmıştı, deri botlarından birini giyiyordu. Kredi çekmeden önce almıştı bu pahalı giysileri, kaşmir kazakları ve İtalyan derisi botları. Onun hakkındaki önyargılarımı aşabilmek benim için bile kolay olmamıştı.

Baekhyun gözleriyle beni bulduktan sonra arabasına baktı, sonra yeniden bana. Radyoda neşeli bir Noel şarkısı çalarken o şaşkın ifadesini izliyordum gülümseyerek. Arabasına koşar adım geldi, tamponu yakından inceleyip şoför koltuğunda oturan bana inanamayarak baktı. "Chanyeol?"

"Mutlu yıllar."

"Aman tanrım, arkadaşlarınla buluşacağını söylemiştin." Arabanın kapısını açıp üzerindeki şaşkınlığı atabildikten sonra yanıma oturdu. "Ne kadar tuttu?"

"Yılbaşı hediyen, hediyelerin fiyatı sorulmaz."

"Teşekkür ederim ama bu çok pahalı tutmuş olmalı."

"Yoksa bana hediye almadın mı?" diye sordum onu neşelendirmek için.

Baekhyun "Unuttum!" dedi yüzünü mahcup bir şekilde tutarak. "Nasıl unuturum?"

"Madem bana hediye almadın, öyleyse bugün benim bir dileğimi gerçekleştir." Motoru çalıştırıp ekip arkadaşlarımla sık sık takıldığımız caddeye sürdüm. "Ekiptekilerle bir şeyler içeceğiz, benimle gel."

"Başka bir şey iste, onlarla içkili bir ortamda bir araya gelmek istemiyorum."

"Neden? Kabul, hepsi budaladır ama çok da eğlencelidirler. Sıkılmayacağına eminim."

"Hayır, olmaz. Senin ekip arkadaşların olabilir ama ben bir psikoloğum, aramızdaki ilişkiyi tuhaflaştırabilir bu, sıradan bir yemekten bahsetmiyoruz."

"Sadece bir saat?" Ona ısrarlı bir bakış attım direksiyonu çevirirken. "Lütfen, Baekhyun."

Derin iç çekişiyle birlikte pes ettiğini anlayıp sırıttım, bana attığı ters bakışlara rağmen mutluydum. "Sadece bir saat." Memnuniyetsiz bir ses tonuyla onayladı, sonra radyodaki şarkıyı değiştirdi. "Bütün gün Noel şarkıları dinlemeyeceğiz değil mi?"

Chasing FireHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin