Chasing Fire

19

Seul'de dışarıda havanın eksi on beş dereceyi gösterdiği o soğuk gece Baekhyun yatağıma kendi ayaklarıyla gelmiş ve aramızdaki kıvılcımları başlatan kişi de kendisi olmuştu, örtünün altındaki vücutlarımız dışarının aksine sıcacıktı. Baekhyun ayaklarını benimkilere sürtüyor ve ben o sırada pijamasının düğmelerini açarken heyecanlı gözlerle onu soyuşumu seyrediyordu.

"Bu sefer yırtmayacak mısın?" diye hatırlattı alay eder gibi, konu onunla sevişmek olduğunda hep heyecanlı bir adam olmuştum fakat bu geceyi farklı kılmak istiyordum.

"Hayır," diye fısıldadım dudaklarına, son düğmesini açtıktan sonra ellerimi çıplak göğsüne yasladım. "Gücümü giysilerinde kullanmayacağım." Üşüdüğünü söylüyor olmasına karşın göğsü sıcacıktı, meme uçları sıcacıktı, derince nefes alıp verirken belli olan kaburga kemikleri ve ince beli ateş gibiydi.

"Nerede kullanacaksın peki?"

Bu sefer aramızda kalan o alaycı gülüşün sahibi bendim. "Seni ısıtırken kullanacağım."

"Buna çok ihtiyacım var."

Pijamasını çıkarmak yerine üstünde bırakıp açıkta kalan göğsünü okşadım usul usul, gözleri şehvetle beni seyrederken meme uçlarını parmaklarımın arasına aldım ve tıpkı aşağıda sakladığı hazinesi gibi erekte olmalarına sebep oldum. Kabarıklığının farkındaydım, bu sefer benden hızlı davranan kişi oydu. Elimi karnına indirdiğimde bana bakan gözleri kapandı ve nefes nefese kaldı, hâlbuki henüz hiçbir şey yapmamıştım ona, yalnızca parmak uçlarımı bedeninde gezdiriyordum.

Parmaklarımı örtünün altından kasıklarına doğru kaydırdığımda göğüs kafesi yükseldi ve bileğimi tuttu, bakışları kaymış, daha fazlasını istediğini apaçık belli ederken utanmazdı. İstediğini yapıp elimi pijamasının içine kaydırdım ve kabarıklığının kaynağını avuçladım, bununla birlikte memnun bir mırıltı döküldü dudaklarından. "Islanmışsın," dedim, bunun için neredeyse hiç uğraşamamıştım üstelik. Baekhyun gözlerini açıp yaramaz bir gülümsemeyle dudağını ısırdı, eli penisini tutan elimin üstündeydi ve aceleci bir tavırla onu çekmem için yönlendirmeye çalışıyordu.

"Geri kalanını da görmek ister misin?" diye sorarak çekti beni ateşlerinin içine, onunla sabaha kadar sevişmek isteyen beni daha kötü hale getirdi bu. Ben örtüyü kaldırırken bir çırpıda altındakileri kenara fırlatıp yüzüstü döndü, yalnızca saten pijamasının üstü vardı üzerinde. Kalçalarını bana sunarken keyifliydi, sabırsızlıkla onu becermemi bekliyordu.

Giysilerimden kurtulup üstüne eğildim, Baekhyun'un pijamasının son parçasından yavaşça kurtulmuş ve ensesine öpücükler bırakıyordum artık. Penisim dolgun kalçalar arasında çaresizce ıslanırken vücut ağırlığımın bir kısmını hissetmesini sağladım. "Bunun en sevmediğin pozisyon olduğunu sanıyordum," dedim, ben bir şey demeden kendi isteğiyle bana kalçalarını dönen oydu. Penisimi kalçaları arasında sürterken vereceği cevabı bekledim.

"Artık değil."

"Sevmediğin bütün pozisyonları deneyelim," diye fısıldadım kulağına, sonra dudaklarımı yeniden ensesine ve omuzlarına bastırdım. Onu öperken eliyle kalçama ulaşıp tırnaklarını etime geçirerek şaşırttı beni, kalçalarını iki yana oynatarak içine girmem için ısrar ediyordu.

"Sevdiğim ve sevmediğim bütün pozisyonları deneyelim."

Komodine uzanıp çekmecedeki kayganlaştırıcıyı bulduğumda ikimizin kıkırtısı yankılanır gibi peş peşe çıktı ağızlarımızdan, şişenin içinde kalan son damlaları penisime dökerken "Bitirmişiz," dedim. Taşındığımdan beri Baekhyun ve ben hiç durmadan sevişmiştik bu evin içinde, ikimizin arasındaki yangın sönmek bilmiyordu.