KALP 15. BÖLÜM(DÜZENLENDİ)

501 31 6
                                    

BÖLÜM SONUNU OKUYUP BANA KIZMAMANIZ DİLEĞİYLE! KEYİFLİ OKUMALAR!

KALBİNN İKİ RENGİ 15. BÖLÜM

Gül mutlulukla ve minnettarlıkla "Sen ne yaptın?" diye sordu fısıltıyla.

Poyraz omuzunu silkti. "Ne yapmışım ki?"

"Burası benim hayalim. Niye yaptın ki şimdi böyle bir şeyi?"

Onu ileri doğru adım atmaya zorlarken genç adamın sinirle kaşları çatıldı. "Çünkü öyle istedim Gül. Artık benden bir açıklama beklemek yerine uyum sağlamayı dene. Tadını falan çıkar işte!"

Mert'in yanlarına gelip Poyraz'ın kulağına bir şey fısıldamasıyla surat ifadesi ölümcül bir hal aldı genç adamın. Gül onun bu aksi tavrına anlam veremeyerek etrafını incelemeye devam etti. Bir masada ona el sallayan arkadaşlarını görünce mutlulukla gülümsedi. Yalan da olsa onun düğünüydü. Belki bir daha asla bir düğünü olmayacaktı. Tadını çıkarmalı eğlenmeye çalışmalıydı.

Gözleriyle tanıdığı tanımadığı herkesi tararken Poyraz'ın sorusuyla bakışları ona döndü.

"Kimi arıyorsun?"

"Çınar'ı. Bugün gelecekti ama hala ortalıkta yok."

Elinin altındaki kaslar gerilince onun gözlerinin içine bakma gereği duydu Gül. Çenesi kaskatı kesilmiş, gözlerini çelik gibi soğuk bir maske kaplamıştı.

Kendileri için ayrılmış masaya otururken ikisi de sessizliğini korudu. Annesi girişte Akın'ı almış kendi masalarına götürmüştü. Gül'ün gözleri istemsizce zarif giyinen güzel kadınların, ciddi şık adamların üstünde gezindi. Elit kalabalık keman ve çellodan oluşan müzik ziyafetiyle keyiflenmiş bir biçimde sohbet ediyor, kibar hareketlerle birbirini selamlıyordu.

Poyraz kulağına eğilerek fısıldadı. "Onların bu hallerine kanma ufaklık. Burada gördüğün her şey bir yanılsamadan ibaret... Bu insanlar yırtıcı bir kuş sürüsü. Birinin yaralanıp yere düşmesini umutla beklerler. Sonra da her biri bir parça almak için sıraya girerler. Burası tam bir kurtlar sofrası aslında. Ne yaparsan yap kimseye güvenme!"

Gül korkuyla titredi. Nasıl bir şeye bulaştığını bir kere daha düşünürken Poyraz; soğuk ellerini avuçlarının içine aldı. "Korkma senin düşmene asla izin vermem ufaklık. Ama dediklerimi aklından çıkarma. Ben her adımında yanında olsam bile herkes kendi savaşında yalnızdır aslında."

"Peki! Anladım. Kimseye güvenme, onlara gereğinden fazla yaklaşma ve arkanı kolla diyorsun kısaca."

Poyraz gergince başını salladı. "Öyle diyorum Gül! Sadece bana güvenebilirsin başka kimseye değil!"

"Neden?"

"Ne neden?"

"Yani neden sadece sana güveneyim?"

"Çünkü benden başka ihtimalin yok. Başka şansın da yok!"

Nikah memurunun gelmesiyle ortam bir anda sessizliğe büründü. Adam masadaki yerini alırken Peri ve Mert'te didişerek kendi yerlerine oturdular.

Şey bundan sonrası Gül'ün hafızasına çok da yer etmedi. Öyle hızlı olmuştu ki bir an Nikah Memuru soru soruyor, öbür an eline evlilik cüzdanını tutuşturuyordu. Poyraz onun bu tutuk halini fark etmiş olacak ki cüzdanı alıp ceketinin iç cebine koydu.

"Hey onun bende kalması gerekiyordu!"

Poyraz onu anlından öperken sinirle tısladı. "O zaman gözünü açık tutup sahip çıkacaktın ufaklık!"

KALBİN İKİ RENGİ(DÜZENLENDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin