25: kimsenin suçu yok

12.1K 1.4K 93.8K
                                    

Wattpad'den kitap çekilişi yapacağıma dair söz vermiştim, nihayet sözümü tutabiliyorum. Basılı yedi kitabım için bu bölümün sonunda bir çekiliş başlatıyorum, bu hikayeyi ya da bölümü hiç okumadan bile o satıra yorum bırakarak çekilişe katılabilirsiniz^^

BEŞ YIL ÖNCE, o geceden hemen sonra

Kalbinin atış hızı her geçen saniye artıyordu. Hissettiği şey endişe değil, heyecandı. Bir yanı gergin olsa da bütünüyle heyecanlıydı. Bu işe kalkışmak istediği ilk andan beri bu anı bekliyordu. Biliyordu, sorun çıkmayacaktı, her biri buradan elini kolunu sallayarak çıkacaktı ama yine de heyecanlıydı. Acaba diğerleri ne hissediyordu? Endişeli olduklarından emindi çünkü birkaçını koridorda görmüştü ve daha önce üzerinde birçok defa konuştukları planı uygulamaya kararlı olduklarını anlamıştı. Kimsenin bir şey bildiği yoktu, her biri o gece sadece partinin tadını çıkarmıştı ve hiçbiri suçlu değildi. Ezberledikleri cümleler kendilerini aklayacaktı. Aklamak zorundaydı, aksi takdirde neler olacağını her biri çok iyi biliyordu. Kendilerini dört duvar arasında bulurlardı ve genç kız o yerden nefret ediyordu.

Kimse sevmezdi belki ama o, nefret ederdi hapishanelerden çünkü yoksunluğuyla büyüdüğü baba sevgisinin nedeni hapishanelerdi. Babası o henüz beş yaşındayken büyük bir suçlamayla tutuklanmıştı. Katil diyorlardı babasından bahsederlerken, bebek katili... Ve genç kız biliyordu ki babası gerçekten de bebek katiliydi. Kendi bebeğinin katili.

Kahve gözleri, hatırladığı babasına duyduğu nefretle karardı. Baba sevgisinden yoksun bir şekilde büyümüştü ama bir kez olsun bu yoksunluğu kendine dert etmemişti. Kardeşi gibi babasından göremediği şefkati ve ilgiyi başka erkeklerde aramamış; onu gerçekten sevdiğini hissettiği bir erkekle, kendi değerinin farkında olarak bir aşk yaşamaya başlamıştı. Ancak bu aşk zehirliydi ve bu ta en başından belliydi.

Kızın babası bir katildi, oğlanın babası ise polis; kız ne kadar suç işlemeye meyilliyse oğlan o kadar uzaktı. Nihayetinde oğlanın bu işe girmesine neden olan şey de kıza duyduğu bu zehirli aşk olmuştu. Peki ya işler planlandığı şekilde gitmeseydi, o zaman ne olurdu? Kızın sırf eğlenmek için ortak olmak istediği bu suç, sadece kendisinin ve kardeşinin değil, deliler gibi sevdiği çocuğun da mı hayatını mahvederdi?

Aniden bütün kalbi korkuyla sızlamaya başladı. Korkuyordu çünkü farkına vardığı yeni bir şey vardı; artık kendisinden önce düşündüğü tek kişi kardeşi değildi, başka biri daha vardı. Ona dört yıldır bağımlı gibi aşık olduğunu zaten biliyordu ama bu kadar da kendini adamış olduğunu henüz fark etmişti. O kanlı sabahtan sonra gördüğü ve duyduğu hiçbir şey korkudan tir tir titremesine neden olamaz sanıyordu fakat şimdi sadece kardeşinin değil, sevdiği çocuğun da başının belaya girme ihtimali genç kızı mahvediyordu.

Kapının aniden açılmasıyla korku dolu gözlerini ağor adımlarla içeriye giren misafire çevirdi. Komiser Rüzgar Tuğrul, genç kızın karşısındaki sandalyeyi kendine çekerken, genç kız ellerini masanın altında birleştirmişti.

"Evet," dedi adam, kendisi için çektiği sandalyeye otururken. "Dinliyorum."

Henüz üç dakika öncesine kadar bir karakolda hem de sorgu odasında olmasının verdiği heyecanı duyarken şimdi korkudan titriyordu. Kardeşine ve duyduğu zehirli aşkın sahibine bir şey olacak diye ödü kopuyordu.

"Neden burada olduğunu bilmiyor musun?" diye sordu adam. Kızın sessizliği diğer öğrencilerin sessizliği kadar sinir bozucuydu.

"Evet," dedi kız, sesini nihayet bulabildiğinde. "O gece yüzünden..."

Adam oturduğu yerde sırtını dikleştirdi, başını salladı. "Evet, Ekin Uysal, o gece yüzünden buradasın. Şimdi söyle bakalım, o gece, cinayet saatinde ne yapıyordun?"

Ekin, kaşları şaşkınlıkla havalanırken kendine engel olamayarak düşünmeden sordu: "Cinayet mi?"

Adam, genç kızın suratındaki şaşkınlığa kanmayarak yeniden başını salladı. "Evet, cinayet."

Elleri artık daha şiddetli titriyordu çünkü hiçbiri bunu tahmin etmemişti ve bu kesinlikle beklenmeyen bir olaydı. Kurdukları planın birçok alternatifi vardı, ezberlenen cümleler gerçekleşen olaylara göre değişkenlik gösterecekti ancak bu olay, değil genç kızın kimsenin aklının ucundan dahi geçmemişti. Cinayet, demişti komiser. O gece o evde bir cinayet işlenmişti ve genç kız biliyordu ki bu cinayeti işleyen kesinlikle kendisi ya da arkadaşları değildi.

Ya da öyle miydi?

ÇEKİLİŞ!
Bir kişiye basılı yedi kitabımdan herhangi birini imzalı olarak hediye edeceğim. Katılmak için yapmanız gerekenler sadece Wattpad profilimi takip ediyor olmak ve bu satıra dilediğiniz kadar yorum bırakmak. Kazanan kişiyi sonraki bölümün başında açıklayacağım, hepinize bol şans dilerim!

Kendinize iyi bakın, çok çok öpücük!

YAZ UYKUSUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin