YAZ UYKUSU

28: bir damla gözyaşı

Teoman - Bir Damla Gözyaşı

•

Baktığınla gördüğün şey bazen aynı olmayabilirdi; gerçek her zaman karşında durduğu gibi değildi.

Arden'in içmemiş olması, kendimi boşluğa düşürmeme neden olmadı çünkü yaşanılan onca şeyden sonra gerçeğin bu olduğuna beni o bile inandıramazdı.

Oyunu kaybeden İdil, olduğu yerde sallanmaya devam ederken "Ee," dedi Yağız. "Ben nerede uyuyorum?"

Hepimizin merak ettiği bir soruydu bu. 10 kişiydik ve Berk'in evi 3+1'di, nerede ve nasıl uyuyacağımızı gerçekten merak ediyorduk. Daha doğrusu kimlerle nerede ve nasıl uyuyacağımızı merak ediyorduk.

"Ben mi sarhoş oldum sadece ya?" diye sordu İdil, dili dolanıyordu.

"Kendi sorularını bile kendin içmeye yönelik sordun, tabii bi' sen sarhoş olursun," dedi Mert.

"E, sen de öyle yaptın," dedi İdil.

"Ben içmeyi seviyorum. Ayrıca benim direncim yüksek."

"Benim de öyle!"

Mert ve İdil arasındaki sohbeti dinlerken bazılarımız önündekilerden yiyor bazılarımız içmeye devam ediyordu. Berk en sonunda oturduğu yerden dizlerine vurarak kalktı, "İdil," dedi sevgilisine, "Odaya götüreyim seni."

"Neden ki?" derken gülümsüyordu İdil. "Yoksa şey mi yapaca—" Yağız'ın insanüstü bir çaba sarf ederek sesli bir şekilde öksürmesiyle İdil'in cümlesini yarıda kesip Yağız'a dönmesi bir oldu. "İyi misin?"

"İyi iyi," dedi Berk telaşla. "Ama sen biraz daha konuşmaya devam edersen ben hiç iyi olmayacağım," diye İdil'e hitaben devam etti ama bunu o kadar kısık sesle söylemişti ki sanki sadece ben duymuştum.

"Ama henüz misafirlerimizi odalarına götürmemiştim," dedi İdil, dudaklarını bükerek.

"Yürüyebiliyoruz, sağ ol," dedi Demir.

İdil bir an boş bulunarak Demir'in ayaklarına baktı, "Aa, doğru," dedikten sonra Berk'in onu salondan çıkarmasına izin verdi.

"Saf mı salak mı, bir türlü anlamadım gitti," dedi Mert hemen arkasından.

"Saf bence," dedi Naz.

"Hayır, saf değil, salağın teki," dedi Esin.

"Berk nasıl olmuş da bu kıza âşık olmuş acaba?" diye kendi kendine sordu Demir.

"E güzel kız," dedi Yağız.

"Yani?"

"Başka sebebe gerek var mı?"

Arden, Yağız'ın saçmalamalarını dinlemek istemeyerek önündeki cips tabağından birkaç parça cips alıp Yağız'ın ağzına tıktı. Yağız büyük bir keyifle cipsleri yerken biz içmeye devam ediyorduk.

Berk tekrar salona girdikten sonra "Ee," dedi. "Şimdi n'apıyoruz?"

"Yeni bir oyuna ne dersiniz?" diye sordu Mert.

"Yatıp uyuyalım bence ya," dedi Demir. "Bugün hepimiz yeterince yorulduk zaten."

"Ben yorulmadım," dedi Yağız, ağzındaki cips kırıntılarını bize göstererek.

"Neden acaba?" diye dalga geçti Demir. "Arka koltukta oturup fosur fosur uyuduğun için olabilir mi?"

"Yol boyunca uyudun mu gerçekten?" diye gülerek sordu Berk.

"Hayır tabii ki," diye hemen karşı çıktığı Yağız. "Bir saat uyudum, sonra diğer arabaya geçtim."

"Diğer araba?"