27.Bölüm

2.7K 263 217
                                    



İyi okumalar!! ^,^

Boğazıma saplanan keskin sızı ile irkilerek kendime geldim. Elim otomatikman boğazıma gitti. Acısının geçmesini sağlamak için yavaşça ovmaya başladım. Acı hiç yokmuş gibi anında kaybolup gitti. Zihnimde yankılanan isim ile bana değil Kaiden'a bir şey olduğuydu. Onun zarar görme düşüncesi bile içime korkunun peydahlanmasına neden oluyordu.

Yanağıma çarpan uzun otlar ile düşüncelerimden çıktım. En son ne olmuştu? Neredeydim? Soruları zihnimde döndü. Tanıdık görüntüyle dejavu yaşıyormuşum hissiyle doldum. Tepemde rüzgarın etkisiyle salınan uzun otlar beni kapatacak türdendi. Tenimi yalayıp geçen rüzgar beraberinde çiçek kokuları getirdi. Bahar ayını neden en sevdiğim mevsim olduğunun kanıtıydı.

Gözüme çarpan güneş ile elimi yüzüme kaldırıp siper ettim. Yüzümün önüne getirdiğim elimin ışıl ışıl parlaması ile zihnime keskin acıyla beraber son yaşadığım sahneler doluştu. En son mabedde yok olmayla karşı karşıyaydım! Kaiden benim için çok korkmuştu. Acaba şuan nerede?

Korku ve endişeyle hızla yattığım yerden kalktım. Kasabaya ilk geldiğimde rüyamda gördüğüm manzarayı şuan yine görüyordum ama bu sefer farklı olan kısımlar vardı. Mesela gök yüzünün güzel mavi tonuna hafif pembelik karışmıştı. Bulutlar efekt tutmuşsunuz gibi ışıl ışıl parlıyordu. Ellerime indirdiğim bakışlarım aynı görüntüyü gördü. Tenim sanki Alacakaranlık vampirleri gibi ışıl ışıl parlıyordu. Elimi karnıma götürüp hafifçe okşadım. Umarım iyidir.

Her zaman gittiğim yönden gelen esinte ile saçlarım arkaya savruldu. Ağaçların dalları bana yol açar gibi yana doğru eğildi. Bu görüntü karşısında mest oldum. Bulunduğum ortam büyüyle kaplıydı resmen. Bedenime akan enerjiden bunu rahatlıkla anlayabiliyordum.

Adımlarımı açılan yola doğru ilerlettim. Yanından geçtiğim papatya kümesinde gezinen varlıklar ile nefesim kesildi. Kelebek kanatlarına sahip küçük insan bedenleri ordan oaya uçuşuyordu. Periler!! Çok güzellerdi. Büyük gözleri ve minyon yüzleriyle bebek gibiydiler. Minicik ellerini bana kaldırıp el salladıklarında kıkırdayıp karşılık verdim.

Ayak bileğime dokunan soğuk minik el ile irkildim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ayak bileğime dokunan soğuk minik el ile irkildim. Yere baktığımda çiçek bedenindeki periyle mantar kız alttan alttan bana bakıyordu. Çiçek perisi'nin taç yaprakları tepesinde açmıştı. Renkler birbirine girmiş görsel şölen sunuyordu. Kendilerine has kıyafetleri çok zarifti. Mantar kız ise kırmızı benekli şapkaya sahipti. Elbiseside şapkası gibi kırmızı ve benekliydi. İkiside kelebek periler gibi gülümseyip el salladılar. Aynı şekilde karşılık verdim.

 Aynı şekilde karşılık verdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
VAHŞİ AVHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin