14.Bölüm

4.5K 303 85
                                    

Multimedya; Alexa & Kaiden (temsili)

İyi okumalar!! ^.^

"Ölüyorum sanırım!!" Bedenimde ki acıyla yerde kıvranırken yakındım. Bütün hücrelerim ayağa kalkmış bana isyan ediyordu. Yeter artık sal bizi diye bağırdıklarını duyabiliyordum. "İyisin, iyi!" Andre sırtıma pışpışlarken alayla sırıttı. Yerde yüz üstü yatarken yanağımı toprağa yaslamış kısık gözlerle sinirli sinirli Andre'ye baktım.

Kurt güçlerimi geliştirmem konusunda bana yardımcı oluyordu. Tam dört saattir aralıksız bir şekilde!! İnsanken dövüşmekti, kurtken dövüşmekti felan filan. Dört gündür yorgunluktan ölüyor ölüyor diriliyordum. Beni geren diğer şeyde yarın olabilecek fantezilerdi. Aklıma geldikçe kanım kaynıyor, kasıklarıma doğru tatlı sızılar beni çıldırtıyordu. İliklerime kadar onun olmak istiyordum. İçimde kıvranan kurt benden daha beterdi. Artık rüyalarımda bile seviştiğimizi görür olmuştum.

Tanrım sen hiç kimseyi azgınlıkla cezalandırma!!

"Kalk hadi. Daha yeni başladık şu haline bak." Andre kolumdan tutup havaya fırlatırca kaldırdığında kocaman olmuş gözlerle ona döndüm. Alayla sırıtan yüzüne sinirle bakıp koluna yumruğumu geçirdim. Hiç etki etmemiş gibi daha çok sırıttı. Çakmak çakmak olan boncuklarımı huysuzlukla kıstım.

"Gençler turta yaptım size, gelin yiyin." Abigial halam verandaya çıkmış bize sesleniyordu. Andre'ye yan gözle baktığımda dikkatinin Abigial'da olduğunu görünce sinsice sırıttım. Kurt hızımla bana yakın sol bacağına sarılıp omzumla destek alarak öne itip kaldırarak düşmesini sağladım. Doğrulup güleceğim sıra ne olduğunu anlamadan kendimi sırt üstü yerde buldum. "Çok yavaşsın koyun!"  Andre saçlarımı karıştırıp iyice kabarttığında çığlık attım. "Saçlarıma dokunma Andre!" Bileklerimi başımın üstünde sabitlemiş üstüme çökmüştü.

Bizim bu halimize gülen üçlüye bakmadım. Evin arka verandasının aşağı tarafında oval dizilmiş taşlar ile oturma yeri vardı. Orta kısmında ise ateş yakabileceğimiz kuyu tarzı taş döşeme vardı. Nolan, Evan ve Patricia orada oturmuş bizi izliyordu.

Zihnime doluşan kötü düşünceler ile onların gülmesi umrumda değildi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Zihnime doluşan kötü düşünceler ile onların gülmesi umrumda değildi. Zaman yavaşlayıp film şeridi gibi gözümün önünden akar oldu. Gözümün önüne yaşadığım kötü anlar hayali olarak gelip gidiyordu.İstediklerini gerçekleştirememiş olsalarda yaşadığım korkuyu içimden bir türlü atamıyordum. Umursamasam da hep geri plandaydı. Dişlerimi sıkıp o anı düşünmemeye çalıştım. Andre gerilen halimi anlamamış gibi tekrar gülüp saçlarıma uzanacağı sıra yüzü değişip Isaac'in yüzüne büründüğünde gözlerim korkuyla kocaman oldu. İçimden yükselen ani güç ile zaman yine hızlandı, boğazımdan çıkan çığlığı tutmadım. Yayılan güç dalgası ile Isaac'den tekrar Andre'ye dönen beden geriye doğru uçtu. Diğerlerinin gülüşünün solmuş acı inlemesi kulağıma dolmuştu. Kulaklarını tutarken kısa sürede kendilerini toparlayıp şaşkınca bana döndüler. Onlardan farkım yoktu. Verandaya çıkan Abigial ve Sarah'ın sesi uzaktan geliyordu.

VAHŞİ AVHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin