(...)
'Güzelim '' arkamı döndüğümde şortu ve baklavaları ile karşımda tatlı tatlı sırıtan Meriç Aras olamazdı .
''Yeterince kestiysen havuza atlıyıcam ''
''Ne kesmesi be sakın atla- '' devam edemeden havuza giren kütle ile su yutmuştum . Öküzdü kat...
Dün olanlardan sonra Meriç ile konuşmuş az çok birbirimizi anlamıştık . Durum Ceren içinde zordu o yüzden Meriç'in hatrına şirkette çalışmasına müsade edecektim . ''Asya hanım ben şirketteki eşyalarınızı toplattım. '' ''Sağol ilayda '' ''Bu arada jetinizi saat 3-4 gibi ayarladım size uygun mu?'' ''Tamam İlayda uygun'' yarından sonraki gün gidiyordum . Fransadki şirketteki işlerle ilgilenmem lazımdı. 2Ay gibi bir süre gelemeyecektim.
Üzerime şık bir elbise giydim . Meriç bilmesede bu son akşam yemeğimizdi . ''Çıkıyor musun?'' ''Evet nasıl olmuşum abicim'' elinden tutup kendi etrafımda döndüm. ''Güzel '' ''Sadece güzel mi '' ''Ne diyim Allah Allah ''
Meriç:Dışardayım. ''Seninle tartışmayı çok isterdim abicim ama sevgilim dışarda beni bekliyo '' Abim: ''Sininle tirtişmiyi çik istirdim ibicim '' beni taklit etmesi ne kadar beni sinir etsede ince sesli hali o kadar komiktiki kızamamıştım.
Arabanın ön koltuğuna geçtim. Kemerimi bağladım. Torpidosunda hep bir sigara paketi olurdu Meriç'in . Ne kadar sevmesemde onunla karşılıklı içmek istemiştim. ''Napıyorsun?'' ''Ne napıyorum'' paketten bir tane aldım ve torbidodaki çakmakla yaktım ve camı açtım . Meriç hem bana hayret içinde bakıyor hemde araba kullanıyordu. ''Asya saçmalama içme '' kaşlarımı çattım. ''Niye ben belki seninle karşılıklı içmek istiyorumdur.'' ''Örnek alacak bu yönü mü mü buldun cidden '' ''Sen bana değil yola bak'' ''Bu son bir daha içmek yok'' ''Tamam bakarız '' ''Asyaaa'' ''Önüne bak sen '' dumanı dışarıya bıraktım. Radyodan Aslında-Resit Kemal'in şarkısını açtım. Sigaramdan bir nefes daha çektim . Meriç'e baktığımda bana bakıyordu. ''Bi sorun mu var güzelim yas falan. '' ''Yoo niye öyle dedin ki ?'' ''Acıklı şarkılar sigara içmek falan pek senlik değilde o yüzden '' bitmiş sigaramı dışarıya attım ve camı kapattım. O sırada zaten mekana gelmiştik. İçeride kimse yoktu . Yanlızca biz vardık. Anlaşılan mekanı kapattırmıştı. Masamuza doğru geçtik. ''Hoşgeldiniz Meriç Bey menü değişmedi dimi ?'' ''Hayır '' garson içeriye gitti . Meriç'e baktım. Baya hazırlanmıştı. ''Nasıl beğendin mi ?'' Başımla onayladım. ''Sen bi durgunsun bir şey mi oldu '' elimi tuttu ve devam etti. ''Eger birşey olduysa lütfrn anlat unutma ben senin yanlızca sevgilin değilim hemde arkadaşınım '' ''Birşey yok. Sadece bilmiyorum atmoafer falan bi garip oldum . Mekanı falan kapattırmışsın '' külliyen yalandı. Diyemiyordum ki seni o Cerenle bırakıp gitmek zorundayım. ''Meriç Bey dışarıya bakabilir misiniz?'' Başıyla onayladı . Birlikte dışarı çıktık . Hava çok güzeldi Dolunaydı . Geldiğimiz mekan boğaz'da olduğu için daha da ayrı bir güzeldi. Işıklar kapalıydı sadece ay ışığı vardı . Biraz daha ilerledim ama Meriç zifiri karanlıkta kaybolmuştu . ''Meriç nerdesin önümü göremiyorum'' birden ışıklar açıldı ve ben neye uğradığımı şaşırdım. Yok artık bunu yapmış olamazdı dimi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Önümde diz çökmüş bir şekilde duran Meriç Arasdı. Gözyaşlarımı tutamadım. Her yerde balonlar vardı yerde kalp şeklinde mumlar gül yaprakları ve kocaman MARRY ME yazıyordu. ''Güzelim bu anı daha öncede yaşamıştık . O 5 yılı telafi edicem. Eger sende benimle bu yolculuğa tekrar çıkmak istersen ve o mühim soruya geliyorum. Asya Korkmaz BENİMLE EVLENİR MİSİN? '' ''Evet Meriç Aras . Evet! Seninle evlenirim.'' Ona sarıldım beni döndürmeye başladı . Durduğunda hala ağlıyordum . Meriç gözyaşlarımı sildi. ''O nikah kıyılacak daha telafisi yok '' güldüm. ''Herşey çok güzel olacak. '' ''Herşey çok güzel olacak '' diye tekrar ettim . Parmağıma yüzüğü taktı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İçeriye girdiğimizde . Meriç'in yanındaki sandalyeye oturdum ve omzuna yaslandım . Oda beni kollarıyla sardı. ''Hayatımız çok güzel olacak dimi'' ''Ben kendi şirketime geçicem tadilatları bitti. Sende şirketi buraya taşırsın yeter ki yanımda kal hiç gitme '' Şirketi buraya taşıyabilirdim o 2 aylık süreçte ama gittiğimi bile söyleyememişken . ''Teşekkür ederim '' göz yaşlarım tekrar akmaya başladı. İlk tanıştığımız an ... ilk öpüştüğümü zaman ... İlk kavgamız ... ilk dans ettiğimiz gün ... hepsi bir film şeridi gibi gözümün önünden geçti. ''Ağlama sakın ağlarsan ben üzülürüm '' dudaklarımız birleşti . Sonra göz yaşlarımı sildim. ''Rimelim aktı senin yüzünden '' ''Değdi ama '' ''Değdi kesinlikle''
_____
Meriç'ten Dün akşam Asya 'ya evlenme teklifi etmiştim. Artık bu işi daha fazla uzatmak istememiştim. Şimdi ise şirkete gidiyorum. Mertten hukiki dosyalar ile ilgili bir rapor vermiştim onu almam lazım. Zaten bu gün home office çalışacaktım. Asya'nın alnından öptüm. ''Nereye gidiyorsun ?'' ''Sen ayılmadan gelirim '' üstünü örttüm. ''Tamam gelirken ekmek al '' ''Ekmek derken ?'' ''Bildiğin ekmek şimdi sen sağlığına dikkat eder öyle şeyler yemezsin falan '' sırıttım. Cidden beni hiç tanımamıştı. Mertle az balık ekmek yemiyorduk. Okuldan çıkınca kebapçı mı dersin balık ekmekçimi dersin az depar atmamıştık. Bu bilekler o yollarda çürümüştü. ''Pardon da yurt dışında gezip tozan ben değilim. Ay o avokadoyu mu yesem yok havyar daha iyi olur. Burda hakiki türk erkeği duruyor . Ayrıca kutuda var '' bana el sallayıp tekrar gözlerini yumdu . Odadan çıktım üstüme rahat birşeyler giyip şirkete geçtim. ''Hoşgeldiniz Meriç Bey '' ''Hoşbulduk Mert odasında mı '' ''Hayır efendim Mert Bey biraz önce çıktı '' ''Tamam sağol '' cebimden telefonumu çıkarttım ve Mert'in odasına doğru ilerledim. ''Alo Mert şu senin ihaleler için hazırladığın hukuki rapor nerde '' ''...'' ''Tamam odandayım zaten '' '' ...'' ''Hangi dolapta '' dolaptaki dosyalara baktım bunların hiçbiri değildi. ''Burda değil nereye koydun'' ''...'' ''Tamam bakıyorum'' çekmeceyi açtığımda dosyayı buldum. ''Tamam sağol Mert '' telefonu kapatıp cebime attım . Tam çekmeceyi kapatıyordum ki gözüme metal bir flashbellek çarptı. Yakından bakmak için elime aldım . Üstünde Asya yazıyordu. Asya ne alaka ayrıca bu Asya'nınsa Mert'in dolabında ne işi vardı . Neyse . Cebime attım. Artık eve gidince bakarım zaten Asya'nınmış. Şirketten çıktım ve bakkaldan ekmek aldım. Evde vardı ama azdı . İyice hanımcı olduk haa. Artık eve gelirken ne alayım diyicem galiba alıştıralım kendimizi. Kapıyı anahtarla açtım belki yine uykuya dalmıştır. Uyurken çok güzel olduğunu söylemişmiydim. Ekmeği mutfaga koyup salonda leptobumun yanına flashı koyup . Üst kata çıkıp üsyümü değiştirdim. Kapıyı açtığımda hala uyuyan bir Asya Korkmaz buldum. Yanına uzandım. Başak misali saçlarından çilek misali kırmızı dudaklarına kadar onu izledim. ''Artık beni mi izliyorsunuz Meriç Bey '' ''Evet '' ''Vay o derecede küstahsınız '' ''Her zaman güzelim '' yanıma sokuldu . Saçlarından öptüm. ''Meriç'' ''Hıı'' ''Ben acıktım .'' Göz devirdim. Romantizim bize yaramıyordu. ''Ekmek aldım .'' Yataktan kalkıp kapıya yöneldim çıkmadan ''Aşağıya gelde sana tost yapayım '' ''Tamam elimi yüzümü yıkayım geleyim'' kapıdan çıkıp hızla aşağıya indim. Tam mutfaga geçiyordumki aklıma flashbellek geldi. Onu izleyim bakalım . Zaten sevgilimin aramızda gizlimiz saklımız mı vardı ki.
Flashbelleği bilgisayara takdım ve video başladı o sırada Asya'da merdivenlerden iniyordu.
''Sevgilim, Sen bu videoyu izlerken ben çoktan uçak koltuğunda ağlıyor olacağım. Vedaları sevmediğimi bilirsin o yüzden yapamazdım 2 Ay sonra görüşücez ve her şey mükemmel olacak ve lütfen bana kızma Aşkım''
Güzel bir bölüm oldu Yorum +Vote=Yazar mutlu❤ Peki sizce Meriç'in tepkisi ne olacak ? Yorumlarda bekliyorum.
