The Tyrant's Beloved doll [Novel Çeviri]

37. Bölüm

“Bence burada büyük bir hastalık belirtisi yok…”

Teşhis koymaya çalışan hekim konuşmasını bulanık bir şekilde sonlandırdı. Zaten Sezh'i birkaç kez incelemişti ve hiçbir sorun bulamıyordu. Ama sırtı neden bu kadar soğuktu? Başını çevirdiğinde, bir çift korkutucu kırmızı gözler ile karşılaştı. Doktor refleks olarak öksürdü.

“Bu çocuğun neden bu durumda olduğuna dair bir gösterge yok.”

Raytan'ın soğuk sesi tüm oda içerisinde duyuldu. Raytan'ın sesini duyanlar sırtlarında soğuk terler hissediyordu.

“Zaten onu iyice e-inceledim. A-ama hala bulunabilecek tuhaf semptomlar yok."

“Öyleyse prenses neden birdenbire böyle oldu?"

Bu kişi beni öldürmeye gidiyor gibi görünüyor ve bu kişi ağlamasını durduramadığı noktaya kadar kendini suçluyor. Düşünceli bakışları ağlayan Luna'ya yöneldi.

“Fakat Sezh sabah çok iyiydi…”

Hayır, çünkü gerçekten tuhaf semptomlar yok. Bu durum doktor yüzünden daha da ciddi görünüyordu.  Zaten defalarca inceleme yapan psikolog Sezh'i tekrar tekrar incelemeye başladı.

“Eub. ub. ub.”

Hiçbir sorunu yoktu. Sadece ağzını açamıyor. Sezh tüm gücüyle çığlık atmaya çalışıyordu ama elbette işe yaramıyordu.

Bir süre önce Sezh de neyin yanlış olduğunu bulamayan Raytan, onu kucaklayıp koşarak götürdü. Sezh'i sarayına getirdi. Neyse ki onları gören biri olmadı.

Raytan’ın gelişini hiç beklemeyen Luna oldukça şok olmuştu. Kollarına sarılan Sezh'i görünce yüzü morarmış, suskun bir hale geldi. Sezh, Luna’nın şaşkınlığının uzun bir süre gitmeyeceğinin farkındaydı.

Raytan Sezh'i yatağa yatırdı, ardından Luna'ya olan her şeyi anlattı. Doğrusu, Luna hala Raytan'dan yeterince korkmaktaydı. Sezh, bu durumdayken düzgün cevap veremeyeceğini düşündü. Ancak sonuçlar çok beklenmedikti.

Luna dikkatle sordu.

"Prenses alışılmadık bir şey yedi mi? Sanırım yemek yüzünden olabilir.  Doktor.  Önce doktoru çağırmalıyım!"

Doktor geldi ama… herkesin görebileceği gibi, sonuç yoktu.

“Uh…Prenses.”

Teşhis koymuş gibi görünen hekim temkinli konuşmaya başladı.

“Bu günler zor bir gündü görüyorum ki.”

Sen ne diyorsun? Ne yani şimdi bu? Sezh kafası karışmış bir surat yaptı. Doktor biraz tereddütlü görünüyordu. Sonra tekrar konuşmaya başladı.

“Bayan Luna, bunu biliyorsunuzdur. Prensesin çektiği afaziden bahsediyorum.”

Çn: (Afazi:) Afazi, genellikle bir inme ya da kafa travması sonucunda aniden ortaya çıkan ve beynin dilden sorumlu alanlarının hasarlanmasından kaynaklanan bir dil bozukluğudur. Çoğu insanda dil alanları beynin sol yarı küresinde yer almaktadır

“….Evet.”

Luna alçakça yanıtladı. Raytan, hâlâ tek bir söz söylemeden Sezh'e bakıyordu.

Ah! Hepsi geçmişte kaldı, neden tekrar geri getiriyorsunuz! Sezh nedenini bilmiyordu ama biraz utandı ve Raytan'ın bakışlarından kaçmaya çalıştı. Sorun değil ama… sadece bu tür duygular. Özel hikayenizin bilinmesini istememe hissi.