81. Bölüm

694 113 53
                                    

Askolar öncelikle hepimizin gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun

Evet şimdi asil konumuza gelelim bu benim okuyucu kitle kanser edicek ya ksmwkska yahu 35 oy sınırı koyuyorum 1 gün geçmeden 40a ulaşıyor oy, 40 oy sınırı koyduğum vakit neden hemen ulaşmıyor 40a aaaaa

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Evet şimdi asil konumuza gelelim bu benim okuyucu kitle kanser edicek ya ksmwkska yahu 35 oy sınırı koyuyorum 1 gün geçmeden 40a ulaşıyor oy, 40 oy sınırı koyduğum vakit neden hemen ulaşmıyor 40a aaaaa

Oy sınırı 35, yorum sınırı 30

Şimdi oy sınırını 35 yaptım ya gün bitmeden 40 olur artık ama oy sınırı 40 olunca nedense bir türlü ulasamiyoruz şu sınıra odmwisw

Neyse askolar iyi okumalarr~

__________________________
"Hepsini öldür," Lize elini uzattı. "Sarı saçlı ve mavi gözlü tüm insanlar. Hepsi. Bu Tanrı'nın isteği. İntikam al, öldür ve hepsini bitir.”

Sonra tüm gücüyle Raytan'ın titreyen elini tuttu. Kanın sıçradığı bileğindeki zümrüt bileklik ay ışığının altında parlıyordu. Lize bileziği sertçe çekti. Kırık bilezik, bir çıt sesiyle mücevherleriyle birlikte yere düştü.

"Sarsılma Raytan."

Bileziğin parçaları onun şok olmuş kırmızı gözlerini yansıtıyordu.

"Asla basarısız olmamalısın."

“…”

"Ölmen gerekse bile."

Sözlerini bu sözlerle bitiren Lize yataktan kalktı ve arkasına bile bakmadan yatak odasından çıktı.

Yalnız kalan Raytan, yatağın önüne yığıldı. Boş gözlerle eline baktı. Titreyen ellerinde hala kan vardı. Ellerini bir kova kana daldırmış gibiydi. Onun mu yoksa Dük Liran'ın mı olduğunu bile anlayamıyordu.

Bunların hepsi Tanrı'nın isteği olsaydı…

Efsane gibi kırmızı gözlü ve koyu saçlı olarak doğması da Tanrı'nın iradesi miydi? Her şey gerçekten baştan kararlaştırılmış mıydı?

"O zaman neden…"

"Ben böyle miyim...?"

Raytan titreyen elleriyle yüzünü kapattı.

"Endişelendiğim için buraya geldim. Çünkü sana bir şey olmuş olabileceğini düşündüm.'

Sezh'in ağlayan sesi kulaklarından geçti. Onun da yaşlarla dolu mavi gözleri geldi aklına.

"Yine o günkü gibi, yalnız görünüyordun..."

O zaman, Sezh'i öldürmesi gerektiği gerçeği... bu da mı Tanrı'nın isteği?

Raytan yavaşça elini indirdi. Ardından boynunda asılı duran yakut kolyeyi tuttu ve gözlerini sımsıkı kapattı.

“…Sezh,” Acı dolu sesi sessiz odada yankılandı.

The Tyrant's Beloved doll [Novel Çeviri]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin