Oy sınırı 35 yorum sınırı 25
Şu anda onun sarayına giderse, bu sadece onun öfkesini tetiklerdi.
Sezh, bunu kaç kez düşündüğünü bilmiyordu. Raytan soğuk davranmasına ve onun için endişelendiğinden habersiz olmasına rağmen, genellikle yüzünü göstermeye gelirdi. Ardından, içindeki öfke otomatik olarak yatışacaktı. Ancak Raytan ertesi gün ve aradan iki gün geçmesine rağmen hiç gelmedi.
Garipti. Sezh kendini hayal kırıklığına uğramış ve üzgün hissetti ama bu o kadar da kızılacak ya da darılacak bir şey değildi. Sezh öyle düşündü ama kalbi aynı fikirde değildi.
"Ben Leydi'ye eşlik edeceğim, sen de sarayına dön."
"Dürüst olmak gerekirse, Prens Raytan çok ilgimi çekti."
"...Ha," diye homurdandı Sezh biraz.
Carolyn, Raytan'la ilgilendiğini açıklamıştı ama buna rağmen Sezh, Raytan'ın aynı duyguları hissedip hissetmediğini bilmiyordu.
Peki, ne olmuş yani... Carolyn kesinlikle güzel. Sezh aynaya baktı ve yansımasını Carolyn'in görünüşüyle karşılaştırdı. Kazananın Carolyn olduğunu herkes net bir şekilde görebilirdi.
"Hayır hayır. Neden böyle düşünüyorum?” Kendi kendine cevaplayamadığı soru ağzından çıktı.
Bu kıskançlık mı? Belki öyledir. Her neyse, Sezh de onu çok seviyor, bu yüzden Raytan'ın başka birine ilgi gösterdiğini görünce biraz üzüldü.
"Ama benim... bunun yüzünden üzülmem gerekiyor mu?"
İster Bern olsun ister diğer prensler, Sezh'in Raytan'dan başka sevgisini gösteren erkek kardeşi yoktu, bu yüzden onu kimseyle karşılaştıramazdı.
Sezh bunun hakkında ne kadar çok düşünürse, kafası o kadar çok karışıyor ve hüsrana uğruyordu.
Bugün de mi... gelmeyecek?
Aniden Sezh bakışlarını pencereye kaydırdı. O günden sonra Sezh, Raytan'ın sarayına gitmedi. Bu yüzden sarayında yalnızdı. Ama yapabileceği bir şey olmadığı için endişeliydi. Sezh göğsünde rahatsız edici bir şey hissetti.
Bu gece gitsem mi? Ancak, ya yine böyle soğuk bir sesle geri dönmemi söylerse?
Sezh yatakta uzanırken içini çekti. Yorgundu ve başı ağrıyordü. Dışarı çıkıp biraz hava alsa daha iyi olmaz mıydı? Sezh daha sonra isteksizce yatağından kalktı.
***
Bir süre sarayında dolaşmaya başladı.
Ne yazık ki, hala sinir bozucuydu. Aynı yolu tam beş kez yürüdükten sonra Sezh alışılmadık bir karar alır. Biraz daha uzaklaşacaktı. Başka bir zaman olsa sadece kendi sarayının etrafında dolaşırdı ama aynı manzarayı tekrar tekrar görmek başını daha da ağrıtıyordu.
Bu, çok da uzaklarda dolaşacağı anlamına gelmiyordu. Lize'nın sarayına doğru biraz daha yürüyor olacak. Özel ders vermeyi bıraktığı konusunda yalan söylediği için Sezh, kimsenin onu Lize'nın sarayında dolaşırken yakalamasını istemiyordu.
“…”
Sezh'in yüzü birden asıldı. Bu yolu hep Raytan'la birlikte yürümüştü. O yolda tek başına yürürken Sezh kendini boşlukta hissetti.
Kalbi boş hissediyordu ama kafasında tam bir karmaşa vardı. Raytan'ın boynundaki kan lekeleri ve kan kokusu olayı aklına geldi.
Ama yine de… Hiçbir şey olmadı. Majesteleri ve Leydi Lize hala hayatta. Her şey yolunda…
![](https://img.wattpad.com/cover/231838112-288-k862205.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Tyrant's Beloved doll [Novel Çeviri]
RomanceErkek kardeşi, bir darbeye neden olan kişi, boğazını kesmişti. Ölmeden önceki zamana geri döndükten sonra, bir şekilde onu evcilleştirmeye ve hayatta kalmaya karar verdi! Ama... Onu çok mu evcilleştirdi? *** "Kardeşim, neden evlenmiyorsun? Cevapla...