Karşısında elinde küpeyle duran bu adam Taehyung'tan başkası değildi.
Yani Taehyung dediği kişiydi.
Sahnedeki anıları canlanmıştı gözünde Mi Kyong'un. Taehyung'un bir sahnedeyken elinde küpe anısıyla şimdiki hâli sürekli yer değiştiriyordu gözünde. Soruyu tekrar duyunca kendine geldi düşüncelerden sıyrılarak. " Hah? Benim. "
" Buyur." Küpeyi daha da yakınına uzattı adam.
Göz yaşlarını silerek O'na uzatılan küpeyi aldıktan sonra da dikkatli bir şekilde yüzüne bakmaktaydı.
'' Şimdi yine O'ndankaçarsam zamanıma geri dönebilir miyim? Nedense bunu yapmayı hiç istemiyorum. Ayaklarım da sözümü dinlemiyor ki zaten. Bu sefer senden kaçmak istemiyorum V.''
" Teşekkür ederim. Yani onu bulduğunuz için. "
'' Diğer üyeleri gördüğümde heyecandan kalbim küt küt atarken Taehyung'u gördüğümde kalbim durdu gibi sanki.''
Ağlayarak O'na dikkatli ve farklı şekilde bakması adamın dikkatinden kaçmamıştı.
Süzmüştü o arada. '' Kıyafetleri diğerleri gibi değil, çok sıradan. Sanırım tahmin ettiğimin aksine diğer prens Taehyung değil.''
" Heyecanına bakılırsa yenisin." Hoş bir tebessüm vardı simasında. "Gerilmene gerek yok. Rahat ol, hepimiz arkadaş gibiyiz. "
Duyduğu bu sözler göz yaşlarının daha da şiddetlenmesine sebep oluyordu.
" Neden her kelimen aynı? Bunu bilerek mi yapıyorsun bana? " " Anlamadım, ne demeye çalışıyorsun? " diyerek kaşlarını çattı adam. " Yoksa beni tanıdın mı? Sen de mi benim gibi..? " " Seni tanımıyorum hanımefendi, hatta ilk defadır görüyorum. "
Adamın üst başına baktı dikkatlice tekrardan. " O Zamaaaan.. Yoksa siz de mi saray çalışanı sınız? " " Evet, ben de bir saray çalışanıyım. "
Adam, karşısındaki kızın sebebini bilmediyi dinmek bilmeyen ağlamasına dayanamayıp bel kuşağından çıkardığı beyaz mendili uzattı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
" Teşekkür ederim." Uzatılan mendili aldı ve göz yaşlarını sildi.
"Burnunu da silsen iyi olurdu aslında " sözünü duyduğundaysa utandığı için hemen kaçarak saniyeler içerisinde yanından uzaklaştı.
Adam arkasından bakakalmıştı.
" Söylemese miydim acaba? " Diye daldı düşünceye. " Utandığından kıpkırmızı oldu '' Gülümsüyordu bir yandan. Son mimikleri gözünün önüne geldiğinde kıkırdamadan edememişti.
Mi Kyong ise koşarak Chae'nin odasına geldi. Aynanın karşısında kendisine baktı uzun uzadıya.
'' İnanamıyorum! Taehyung'un önünde salya sümük halde durup dik dik yüzüne baktım bir de. Bu ne cesaret kızım? " Dişlerini sıkarak burnuna tokat atıyormuş gibi yaptı. " Neden ağlayınca hemen burnum akıyor ki. Neden? "
