Anlaşma (LVIII bölüm)

665 71 179
                                    

Yorumlarınızı özledim 🥺
Hızlı hızlı bölüm atıp final yapmaya çalışacağım, az kaldı. Bundan sonra muhtemelen olaylar daha hızlı gelişir.

Wang Won senmişsin Taehyung.

Taehyung'un,
" Bir prens olarak bunları duymak o kadar acı verici ki. " Cümlesi çınlıyordu Mi Kyong'un kulaklarında.

Tablonun önünde donakalmışcasına dururken Seol'un sesiyle irkilerek kendine geldi.
" Abla, birileri geliyor. "

Hızlı adımlarla oradan ayrılarak kendini dışarıya attı.

Yanındaki kızı aldırmadan dümdüz bakışlarla anılara dalmıştı hâlâ olayın etkisinden.
Seol'un ne dediğini duymuyordu bile.

Odasına geldiğinde kucağındaki kediyi yatağına bırakıp kendini koltuğa attı düşünceler eşliğinde.

Uzun uzadı düşündü durdu önündeki boşluğa odaklanarak.

" Ben nasıl böyle salak olabilirim? Neden O'nun prens olmadığına inandım?" diyerek kafasını ellerinin arasına aldı. " Gerizekalı Kyong, hep böylesin. Gerçeklere değil de neye inanmak istiyorsan ona inanıyorsun".

Derin bir iç çekti içine gözlerini devirerek. " Demek bu yüzden ikide bir veliaht prens bana bir şey yapamaz diyordu. "

Yüzü aniden düşmüş, kaşları çatılmıştı.
" Ne olacak şimdi? Adam prensmiş, teammüller var. Bu o demektir ki bir sürü kadın olacak hayatında, çok evlilik yapacak. "

Yerinden fırlayarak odada dört dönmeye başladı tırnaklarını kemirerek. " Düşüncesi bile kötü. Bunu benden gizlediğine mi yanayım ya harem kuracağına mı? "

Kendi zihninde kurgular kurmaya başlamıştı; Taehyung'un cariyelerle beraber olduğunu, başka kadınların O'nun odasına girdiğini.

İstemsiz şekilde sinirden gözlerinden yaşlar süzüldü yanaklarına.
" Neden ya, neden? Tam bir iki bölümdür yüzüm gülüyor dedim, dert güncellenmesi geldi. Ne biçim yazarın eline düştüm ben böyle. "

Geçen kendi dedikleri geldi aklına;
" Prenslerin hayatını biliyorsun, çok evlilik yapıyorlar, çok kadın oluyor hayatlarında. Ben gelecekten geldim, bizim zamanda bu yok. Böyleyle birisiyle asla evlenemem. Sevdiğim adamı başkasıyla paylaşamam, bu yüzden önceden bu işe girişmem bile. En baştan aşkımı kalbime gömmek sevdiğimi paylaşmaktan daha çok acıtır canımı. "

Elinin tersiyle göz yaşlarını sildi dudaklarını büzerek.
" Ne olacak şimdi? Başkasıyla ilişki yaşamam derse bile güvenilir mi?".
Boğulduğunu hissedince hızlıca odanın penceresini açarak temiz havayı ciğerlerine çekti gözlerini kapatarak. Gerçeği düşünürken sessiz sessiz ağlayarak orada dikilip durdu hiç kıpırdamadan.

___

Sabah olmuştu artık ve sabaha kadar olanları düşünüp durmuştu Mi Kyong.

" Chae gerçekleri biliyordu, neden bana söylemedi? Bunu bana en baştan söylemesi gerekiyordu. " Düşüncesiyle iri adımlarla odasından fırlayarak mutfağın yolunu tuttu.

Geldiğinde çalışan herkesi üzgün görmek duraksamasına neden olmuştu.
" Ne oldu?" diye sordu kısık sesle fakat cevap veren olmamıştı. Şaşkın ifadeyle Chae'nin yanına gelerek sorusunu tekrar etti. " Ne oldu, herkesin yüzünden düşen bin parça?".
Chae bıkkın bir nefes alarak iç geçirdi.
" Woong bizimle vedalaştı az önce. İşten ayrılıyor, artık burada bizimle çalışmayacakmış".

" Neden? " Büyümüş gözleriyle sorarken arkadaşının yeniden iç geçirmesiyle olayı anladı.

" Aissh, veliaht prens. "

Krallıktaki BTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin