Vazgeçtim (LXIII bölüm)

701 75 126
                                    


Bir bölüm ne kadar yazılamıyorsa o kadar yazamadım bu bölümü 😢
Keşke gerçekte öküz değil de duygusal biri olsaydım bari bu bölümü yazmak için 😢😢

Saatlerdir süren ölüm sessizliğine benzeyen bir sessizlik.

Ne prens konuşmuştu ne de Mi Kyong.

İkisi de ormanın derinliklerine doğru bakmaktaydı uzun bir süredir.

Mi Kyong'un bakışları prensin donakalmış yüzüne gidiyordu bazen.

Prens ise yerine çivilenmiş gibiydi, kımıldamıyordu bile.

" Korkma. " Dedi istifini hiç bozmadan, " Seni buraya öldürmeye getirmedim. Sadece konuşmak için geldik. " Derin bir iç çekti ardına. " Ne garip, bu acımı bile yine seninle paylaşmak istedim. "

Mi Kyong'un gözleri dolmaya başlamıştı hafiften.

" İçimdeki çığlık seslerini susturamıyorum. " Devam etti yumuşak ses tonuyla. " Garip hissediyorum kendimi. Yok olmuş gibi hissediyorum, ruhum paramparça. Bana sevmeyi öğreten insan hiçbir şey hissetmemeyi de öğretti. "

Burnunu çekerek kısık sesle konuştu Mi Kyong.
" Söyleyecek sözüm yok. "

Yüzünde imalı tebessüm yarandı prensin.
" Benimse anlatacak çok şeyim var fakat değişecek bir şey yok.

" Kızarmış gözlerini çevirdi O'na. " Gözlerine baktım ben Kyong, gözlerinin içine baktım. Beni görmedin bile. Ama bendeydi hata değil mi? Zaten sen hep gidecek gibiydin. "

Buruk tebessüm etti. " Gönlüne bi' beni sığdıramadın. "

Konuşmalarının arasında derin derin nefes alıp vermekteydi.

" Zaman geçtikçe, beni sevemediğini gördükçe yine de denedim. Gururum imkansız dedi, aklım manasız. Yine de 'dene' diyen kalbimi dinlemeyi seçtim. İmkansızlığında boğulsam da yine de aklı bende olmayan seni ısrarla yüreğimde taşıdım. Olmayacak vazgeçiş kelimesine sığınmak istemedim hiç. Seni beklemeğimle kalakaldım. "

İmalı ve acı dolu bir kahkahası yankılandı ormanda. " En azından olmadı diye bileceğim, değil mi? "

Dudaklarını ve gözlerini sıkıca bir birine bastırdı Mi Kyong ve bu zaman sel gibi taştı göz yaşları yanaklarına.

" Neden beni geri getirdin? " Diye sordu Wang Wook titreyen sesiyle. " Ben her şeyi bıraktığımda, çıkıp gittiğimde neden beni geri getirdin? Hayatında biri vardı madem ne diye 'denemek istiyorum' dedin bana? "

Sessiz kalmıştı, ta ki " Söyle! " Diye yankılanan bağırtısını duyana kadar.

" Hayatımda o zaman kimse yoktu. "

" Ne zaman oldu? " Az önce bağıran kişi değildi sanki soruyu soran, içine kaçmıştı sesi.

Buruşuk yüzüyle baktı ağlamakta olan prensin yüzüne.

" Bilmek istiyorum. "

Cümleyi duyduğunda yine kaçırdı bakışlarını.

" Ne zaman aşık oldun? Benim sevdiğimden daha mı çok sevdi seni? Daha çok mu mücadele etti? Seni en fazla O mu hak etti? En fazla O mu sevdi? Ne zaman çaldı kalbini? "

" İlk gördüğümde. " Göz yaşlarını silerek konuşmaya çalıştı. " Saraya yeni geldiğim zamanlarda. Ben de imkansız aşkı yaşadım. Beni sevmeyen, üstelik başka birini seven birini sevmenin acısını yaşadım. Size yaptıklarımdan dolayı vicdan azabı çektim bir yandan. Böyle olmasını istemedim. Unutmayı denedim, sizi sevmek için mücadele ettim. "

Krallıktaki BTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin