Uzun bir bölüm, iki gündür yazıyorum.
Okuyunca sıkılmamanız için dua edeceğim.
Yorum yapın, bekliyorum.
İyi okumalar💋
Sırf bir çocuk yüzünden sevmediğim
kadına bağlı kalmak doğru değil bana göre. Zamanla bunu O çocuk da hisseder diye düşündüm.Aklına gelen anılarla ayaklarını sürükleyerek saraya doğru düşünceli şekilde yürümekteydi Mi Kyong.
" Başka bir kadına bir şeyler hissetmiş ki beraber olmuş. Üstüne üstlük O'ndan çocuk yapmış". Gözünü hiç kırpmadan adeta donmuşcasına yere bakmaktaydı. " Ayrı bir kadın var hayatında".Saray mutfağına geldiğinde Chae, Sung(Hyunjin), Woong(Bang Chan), Seol ve Yong(Felix) karşılaşmıştı O'nu.
Kapıdan girer girmez Chae diğer çalışanları göndermenin ardına öne gelerek sarıldı boynuna.
" Sonunda. " Diyerek tekrarladı defalarca kocaman gülümsemesiyle. " Sonunda berabersiniz. Yıllar sonra sizi böyle görmek mucize gibi. "Kollarını çözdüğünde önlerinde Sung'u görmüşlerdi.
" Ben de hâlâ inanamıyorum" diyerek yüzünü ekşitmeye başladı aniden. " Gerçek mi tüm bunlar?" dediğinde ağlıyormuş gibi gözlerini elleriyle yellemeye başladı. " Şimdi ağlayacağım".
" Sana noluyor?" diye sordu Chae gözlerini devirerek.
" Fazla duygusalım nedense. Babalık hormonlarım devreye girdi"." Sen yıllardır böylesin. " Gözlerini devirdi Woong. " Atabilme seçeneğim olsa bunun için bile seni bu gruptan atardım. "
" Senin beni gruptan atabilmen için grup lideri olman gerek. "
İkisi aralarında tartışmaya dalarken Yong'un bakışları kaskatı kesilen Mi Kyong'a gitti.
" Neyin var? İyi değilsin gibi. "Herkesin bakışları Mi Kyong'a yöneldiğinde kafasını salladı.
" Hazreti kim varsa yardım etsin. Ben hiç iyi değilim".Hepsinin ağzı şaşkınlıkla açılırken Chae, hemen kolundan tutarak koltuğa oturttu arkadaşını.
" Ne oldu? Yoksa düşündüğümüz gibi olmadı mı? "" Ama saraya el ele girerken gördük sizi. " Seol da oturdu yanlarına.
Diğerleri de en yakınına geldiklerinde karşısındaki boşluğa bakarken Chae kolundan hafifçe dürtmesiyle kendine geldi.
" Ben, biz yani aslında.. " Derin bir nefes alıp verdi. " Ne diyeceğimi, nasıl hissedeceğimi bilemiyorum ben. "
" Anlatsan belki anlarız. " Dedi Woong yüzüne dikkatlice bakarken.
Derin bir oflamanın ardına başladı anlatmaya.
" Dünden önceki gün siz gittikten sonra geldi evime. Her şeyi konuştuk. Bundan sonra bir arada olmaya karar verdik. Bugün ise saraya gelince korkunç bir şey öğrendim. "" Ne öğrendin? " Diye sordu Yong.
" Bir kızı varmış ve burada, sarayda şu an. "
" O cadıdan bir kızı mı varmış? " Gözleri büyüdü Chae'nin.
" O cadıdan değilmiş. 'Annesi başka kadın' dedi bana. "
Ortam derin bir sessizliğe bürünürken tek tek yüzüne baktı herkesin.
" Ne demek istediğimi anlıyorsunuz, değil mi? "
" Ne var bunda? " Dedi Woong. " Senin de bir oğlun var. "
" Benim oğlumun babası yok ama O'nun kızının annesi var. Ne demek istediğimi anlamıyor musunuz gerçekten? "
" Olayı fazla mı abartıyorsun? " Diye sordu Sung. " Sonuçta O bir prens, sıradan biri değil. Çok eşli oluyorlar hanedan mensupları. Sonuçları bile bile çıktın bu yola. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Krallıktaki BTS
FanfictionÜyelerin de olduğu geçmişe ışınlanmak mı? Bir army'nin BTS ile beraber başına geçmişte en fazla ne gelebilir ki? ••Zamanda Yolculuk••