YASAK AŞK |öğretmenim| TAMAMLANDI✔

2. BÖLÜM: YENİ ÖĞRETMEN

***

"Acaba nasıl birşey." Düşünür gibi yaptı ve elini çenesinin altına koyup kara kara düşünmeye başladı Özge. "Kesin sarışın. Sonra mavi gözlü. Ayy çenesinin hemen altında da bir tane dövmesi olsun. Tam benim tipim." Ellerimi sertçe kulağıma bastırıp sinirle bağırdım. "Ay yeter Özge sabahtan beri ne hocaymış ya! Öğretmenimiz o bizim! bu düşüncelerin çok yanlış!" Diyerek Özgeyi susturmayı denedim. Ama nerde? Dün yetmiyormuş gibi sabahın körü gelip beni evimden almıştı.

Neymiş yeni hocayı ilk biz görecekmişiz. Çok saçma! Ben oldum olası bütün öğretmenlerden nefret ettim. Hala da ediyorum. "Sen ne anlarsın ki zaten, sarışın olur amen tanrım lütfen hayallerim başıma yıkılmasın!!" Diyerek bu sefer de elini ters çevirip alnına koyup bayılırmışcasına bir hareket yaptı. Bu hareketini bağırarak söylediği için öfke ile etrafa göz gezdirip dirseğimi Özgenin karnına vurup, "Canım arkadaşım beyin bedava biliyorsun değilmi?"diyerek sordum.

"Tamam be birşey demedik!" Diyerek susmuştı Özge sonunda. Üzerimde ki krem sweatimin kapşonunu indirip, "Üşüdüm ben gel sınıfa çıkalım." Diyerek Özgeyi dürttüm. "Aynen hava serinledi." Diyen Özgeyi gerçekten alkışlamak istiyorum. Ellerimi birbirine çarpıp, "Bak oluyormuş işte." Dedim sırıtarak. Bana anlamayan bakışlarla bakan Özge "Ne oluyormuş?" Diyerek sordu. Kahkamı bastırıp, "Beynini kullanabiliyorsun, onu test ettim." Dedim gülerek.

Özge anlamış gibi yüzünü ekşitti ve kafasını sallayıp, "Hayatım trol aldığım en saçma espirin için thank you canem." Dedi. Şaun tam anlamıyla Özge türkçenin içine sıçmıştı. Ayaklanıp okulun içine girdik. Zaten ders ziline az kalmıştı. "Var ya kesin geldi hoca müdür odasında." Diyen Özgeye hiç dönmeden, "Sesini kesmezsen sümüklü var diye bağırırım!!"diyerek Özgeyi tehtit ettim.

Zafer sırıtışı.

"Ciddi olamazsın!" Kaşlarını çatıp inanmayan bakışlarla bana bakan Özgeye 'Bak da nasıl oluyormuş' bakışı atıp bağırmaya başladım. "Arkadaşlar burda sü-" ağzıma kapanan elle deli gibi kahka atmaya başladım. Deli kız.

"Lan manyak sus tamam vallahi demeyeceğim birdaha hoca falan!"diyen Özgeyi tam anlamıyla susturduğum için gülerek sınıfa girdik. Özge saçmalık gibi ön sıradan üçüncü sıraya geçti. Bende en arkada yerimi alıp, pencereden dışarı bakmaya başladım. Sınıfta her kafadan ayrı bir ses çıkıyordu. Etrafa bir göz gezdirdiğim de herkeste bir heyecan vardı. "Şşşt güzellik!" Yanımda Özgenin sesini işitmemle ona döndüm. "Ne?" Diyerek sordum. "Aldığım haberlere göre bu ders o yeni hocanın dersiymiş." Diyen Özgeye, "İyi ne yapalım." Diyerek sordum büyük bir umursamazlıkla.

"Gıcıklığın üzerinde senin."diyen Özgeye sırıtıp, "Senleyken herzaman canım."dedim. Açılan kapıyla herkes yerlerine geçmişti. Bir kaç saniye sonra içeriye giren nöbetçiyle, her kafadan bu sefer olumsuz mırıltılar çıkıyordu. "Rüya yüksel müdür çağırıyor." Adımı söyleyen nöbetçiyle ayağa kalkıp sınıftan çıkmak için yeltendim ki kolumu tutan Özgeyle ona döndüm. "Belki hoca odasında falandır bir bak tamamı arkadaşım."diyen Özgeye öfke ile bakıp kolumu sertçe kendime çektim ve sınıftan dışarı çıktım.

"Niye çağırıyor ki müdür?"yanımda yürüyen benim yaşıtımdaki çocuğa sormamla çocuk bana dönüp, "Sanırım geçen yıldan kaldığın için." Dedi. Yüzümdeki umursamazlık git gide büyüyordu. Çok mantıksız. Daha dün bana öğütler vermişti. Saçmalık.

Nöbetçi çocuk aşağı inmişti bende müdür odasının kapısını çalıp içeriye girdim ve bana herzamanki gibi sert bakan müdüre doğru adımlayacaktım ki o an gözüme müdür masasının önündeki koltukta oturan bir beden gördüğüm an bütün dikkatimi oraya verdim.