***
Kötü anlar kadar iyi anlarda vardı. Önemli olan her anınızda, kötü dahi olsa tadını çıkartmaktı. Asla yılmamaktı.. belki de hayat sadece iyilerden ibaret olsaydı olmazdı.. sonuçta hayatı iyi giden bir çok insan yoktu. Annem babam hayattayken bile hayatımda, pürüzlü olaylar vardı. Pürüzsüz bir hayat bence çekinilemez olurdu.
"Bebeğim?" Elimde hissettiğim elle bakışlarımı yoldan çekip, sevdiğim adama döndüm. "Efendim sevgilim?" Dedim derin bir nefes alarak. Okuldan çıktığımızdan beri hala yoldaydık. Nereye gittiğimizi bilmiyordum ama Buğranın bir sürpriz yaptığı belliydi. İsanbulun, ana yollarına girmiştik.
"Sen iyimisin? Yüzün kireç gibi olmuş." Demesiyle bakışlarımı ondan çekip tekrar yola döndüm. Nedenini anlamlandıramadığım bir şekilde, içimde kötü bir his vardı. Göğüs kafesim sıkışıyor adeta kalbim birilerinin elinde esir gibiydi. Rahat nefes alamıyordum. Ama bunu ona belli etmemek adına, zorla gülümseyip, "Yoo iyim ben sorun yok." Dedim ve bakışlarımı bu kez arabanın radyosuna çevirdim.
"Eminmisin güzelim?" Sesi öylesine endişeli çıkmıştı ki, bir anda gözlerimi ona çevirip, içten gülümseyerek, "Evet." Dedim. İlk günden bu güne kadar yaşadıklarımızı düşündüm. Özgenin okulun ilk günü, Buğrayı sarışın biri olarak hayal etmesi geldiği an aklıma, gülümsedim. Şapşaldı ama en değerlilerimdendi. Bazen sadece Özgeye ihtiyacım oluyordu. Bazılıların olur ya sevgilileri olduktan sonra en yakın arkadaşlarını istemeseler de biraz ihmal ederler. Ama Özgeyle aramızda öyle bir bağ vardı ki, onun yokluğuyla ben bir yarımken, benim yokkuğumda o eksikti.
İkimizde birbirimize sığınmıştık. Babamın dokuzuncu sınıfın sonlarında bizi bırakıp gitmesinden sonra, bana annemden sonra en destekçim Özge olmuştu. Annem de beni ne kadar korumak için o tokatı atmış olsa da ne olursa olsun benim annemdi. Bir kötü anımızda onu silecek değildim. Biraz olsun bize bugün anlayış göstermişti. Babamdan farklı bir tavır beklerken, Buğraya 'kızımı üzme' demişti. Belki de hayatım boyunca asla unutmayacağım tek bir kelime vardı.
Ne kadar ruhumda babamında bıraktığı acı izleri olsa da dediğim gibi o benim babamdı. Onlar benim ailemdi. "Annenle babanımı düşünüyorsun?" Bakışlarımı pencereden dışarıya çevirip "Evet. Babamın aksine büyük tepki vereceğini sanmıştım ama böyle tepki vermesi nasıl desem, tuhaf hissettim." Dedim bir çırpıda.
Bakışlarım tanımadık yollarda gezse de, onun sesiyle, ona döndüm. "Herşey düzeliyor güzelim. Benim yaptığım hata hiçbir zaman düzelmese de ailen düzeliyor." Dedi. O gün kulaklarımda, dediği sözler yankılanmaya başladı.
Biraz uzak kalalım.
Uzak kaldığımız her saniyesine kadar bir türlü atamıyordum zihnimde yaşadıklarımı. Yağmurun altında öylece, ağlarken Mert ve Elifin bana destek olduğu anlar gitmiyordu zihnimden. Bir kaç gün olmuştu yalnızca ayrı kaldığımız.. ama yine dayanamadan, onu affetmiştim. Pişmanmıyım?
Hayır.
Yine olsa yine yaparım. Çünkü ben onun gözlerinde bana olan sevgisini değerini gördüm. Görmeseydim, asla affetmezdim. "Olacağı varmış oldu birkere. Şimdi o günleri düşünmek yerine, yeni hatıralar saklayalım." Dedim. Bir an olsun ayırmadığım gözlerine. Bakışlarında ki aşk ve değerli hissedeceğim bir hal oluştuğu an araba sürmesini umursamadan, dudak kıvrımıma uzanıp aniden bir öpücük kondurdu.
Dudaklarımda ki gülümseme git gide büyürken, kaşlarımı gülerek çatıp "Buğra dursana araba sürüyorsun." Dedim ama o umursamadan yine uzanacaktı ki, bu kez ben yanağından öptüm. Yüzündeki sert ifadenin altında böylesine güzel bir mutluluk vardı ya, ben başka birşey istemiyordum. "Çok güzelsin." Dedi bir anda. "Gideceğimiz yerden çok ve çok daha güzelsin." Diyerek bu kez yola dönmesiyle, kelimeler dilimde lal olmuş bir şekilde öylece ona bakmayı sürdürdüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YASAK AŞK |öğretmenim| TAMAMLANDI✔
Novela Juvenil!!ARGO KELİMELER İÇERİR!! ******* Onun aşkı da benim aşkımda birbirimize yasaktı. ne o sevebilirdi beni bir nefes yakınımdan. Ne de ben onu sevebilirdim bir nefes yakınında. imkansız ve yasak aşktan ibaretti bizimkisi. "Buram buram aşk kokuyorsun k...