Bölüm ithafı❤ (Teşekkürederim ilk andan beri verdiğiniz oylar için.)
***
İçimdeki aşk, acı dolu serzenişlerle kavruluyordu. Karşılıksız bir aşkın verdiği öfke, kırgınlık, üzüntü, ve utançla yapılacak hiçbirşeyin olmadığını gösteriyordu. Kalbimdeki sızının hesabını ben kendi canımla ödüyordum. Kimsenin içimdeki acıdan haberi bile yoktu. Saçma sapan hayallerle, düşüncelerle, kendimi kandırmaktan başka hiçbirşey yapmamıştım. İyi değildim.
Hiç bu kadar kötü olmamıştım. Boğazımda büyüyen yumruya rağmen bir kez yutkundum ama yeterli değildi. Boğazımdan aşağı biraz daha indi ve nefes almamı engelledi. Bir kez daha yutkunup kendime gelmem lazımdı. Geçtiğim kapının önünden çekilip içeriyi gösterdim. Bakışlarımı buğra hocaya bir kez bile değdirmeden bakışlarımı yalnızca o kadına çevirdim. "Sağol tatlım." Diyen kadınla birlikte içeri adımlayan Buğra hocanın yalnızca hala o kadının belinde olan eline takıldı gözlerim.
Ne sanmıştım ki?
Yalan söylüyordu işte. Bu kadının macerası falan yoktu. İkisi de birbirini seviyordu. Yalnzca buğra hoca öğrencisini kandırıyordu. Sonuçta ben diğer öğrencilerden daha çok girdim Buğra hocanın özel hayatına. Bu yüzden abuk subuk laf çıkartacağımı düşünüp yalnızca sevgilim değil demişti. Aramızda hiçbirşey yok demişti. Bana yalan söylemişti. Salona doğru adımlarlarken onları karşılayan annemle fırsattan faydalanıp direk dış kapıyı elimde olmadan sert bir şekilde kapatıp hemen yukarı doğru uzanan merdivenlere koştum.
Ne yapıyordum ben? Başkasının olanına göz dikiyordum. Başkasına ait olana aşık oluyordum. Öğretmenime farklı amaçla bakıyor, farklı bakış açısıyla tutuluyor konuşuyordum. Yaptığım o Açel denen kadına da Anneme kalbime de en çokta Buğra hocaya da haksızlıktı. Yapmamam lazım ama kalbime engel olamıyorum. Onu sevme diyemiyorum. Daha kaç kere böyle senaryolarla karşılaşacağımı hiç bilmiyorum. Bildiğim tek birşey okuldan çımak istiyorum. Uzun bir tatil yapmak için kuzenlerimle gitmek buradan uzaklaşmak istiyorum.
Banoya girer girmez lavabonun mermerinden destek alıp aynada yüzüme baktım. gözlerimin doluğu apaçık ortadaydı. Hemen elime su alıp iki kere yüzüme vurduktan sonra bu kez de boynumu ıslatıp havluyla kuruladım. Bu gece annem için katlanmam lazımdı. Başka çarem yoktu. Ağır adımlarla banyodan çıkıp tekrar merdivenleri indim ve salonda koltuklarda oturan Buğra hoca ve yanındaki kadına selam vermeden tekli koltuğa geçtim. Ayağımı ayak üstüne atıp kollarımı kendimde bağdaş kurdum ve ayağımı sallayarak yere bakmaya başladım.
Kedi yavrusuna dönüşen ben şimdi intikamını almak isteyen hırçın bir kedi gibi pençlerimi çıkarmış gibi hissediyordum kendimi. "Kızım?" Sonra da o çıkardığım pençelerle Şu kadınla Buğra hocanın yüzüne yaralar açmak istiyordum. Yaptığım salkalığa Altan altan sırıtmadan edemedim. "Kızım duymuyormusun beni!?" Annemin biraz yüksek çıkan sesiyle aniden gelen afallamayla boş bulunup anneme döndüm. "Ne? Diyerek sordum.
Anneme karşı nazik olan ben! Şuan deli olacaktım. Bu içimdeki siniri aslında kimseye yansıtmamalıydım. Kendimeydi aslında bu sinir! Kimden çıkarmak istiyorum ki hıncımı? "Kızım misafirlerimize hoşgeldiniz dedin mi?"demişti alttan uyarıcı bir ses tonuyla. Ben daha neden geldiklerini bile bir anlam verememişken umursamazca bana bakan Açele döndüm. "Hogeldin 'TATLIM'." dedim tıpkı onun gibi tatlım kelimesine baskı yaparak. Sonrada Buğra hocaya döndüğüm de çatık kaşlarıyla yine beni süzüyordu. Bu kez sanki gardını indirmişcesine gözlerimin en derinine bakıyordu. Ben böyle yanılan beynimi sikeyim! Ne diye yalan yanlış şeyler kuruyorum ki kafamda! "Sizde hoşgeldiniz Hocam" dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YASAK AŞK |öğretmenim| TAMAMLANDI✔
Novela Juvenil!!ARGO KELİMELER İÇERİR!! ******* Onun aşkı da benim aşkımda birbirimize yasaktı. ne o sevebilirdi beni bir nefes yakınımdan. Ne de ben onu sevebilirdim bir nefes yakınında. imkansız ve yasak aşktan ibaretti bizimkisi. "Buram buram aşk kokuyorsun k...
