28

2.2K 193 181
                                    

"Bugün nevresimleri sen değiştireceksin. Haberin olsun." Yatağın hemen önüne, yere otururken söylemişti bunu. İki kere kendisi değiştirmişti zaten, üşeniyordu bir daha yapmaya.

"Ama ben burada misafirim."

"Misafirliğin mi kaldı Atsumu?"

"Olsun." derken yatağın ucuna yani Sakusa'nın tam arkasına oturmuştu. Elini çocuğun çıplak omzuna atıp bastırdığı an acıdığına dair bir ses çıkarmıştı Sakusa.

"Birazdan geçer acısı."

"Biliyorum."

Atsumu'nun sıcak elleri omzunda ve boynunda gezerken rahatlamak o kadar kolay değildi. Sadece bu dokunuşları bile alttakinin harekete geçmesini tetikliyordu.

"Daha iyi mi?" Sakusa başını salladığında elini yavaşça göğsüne indirip parmağıyla ucuna dokunmuştu. Sakusa buna hafifçe gülümsedikten sonra başını arkaya yaslayıp yüzüne baktı çocuğun. "Çok sabırsızsın."

Beklemediği şekilde, Atsumu bir anda eğilip dudaklarına kapanmıştı. Ters olduğundan dolayı ilk başta garip gelse de bunu umursamayıp elini çocuğun yanağına koydu.

O sırada Atsumu ona dokunmaya devam ettiği için sertleştiğini hissedebiliyordu. Cidden bu çocuk ona ne yapıyordu da bu kadar çabuk kıvama geliyordu?

"Yatağa gel." Kendisi geriye doğru kayarken Sakusa yerden kalkıp yanına geçmişti hızlıca. Dudaklarını tekrar birleştirirlerken de üstüne eğilmiş, ellerini iki yanına koymuştu.

"Hâlâ altta olman için ısrar ediyorum." Fısıltıyla dediği şeye karşı hiçbir tepki almadığında suratını asmıştı. "Ama benimki de bir yere girmek istiyor artık."

"Yine başladın çocuk gibi davranmaya."

"Bana ne."

Sakusa'nın eli karnından aşağılara kayarken elini ensesine atarak kendine çekmiş ve dudaklarının boynuna değmesini sağlamıştı.

"İz kalırsa ne yapacaksın?" Hissettiği sıcak nefes gözlerinin kapanmasına neden olurken "bir şey olmaz." diye mırıldandı. Kapatıcı sürüp gizleyebilirdi nasıl olsa.

"Ah! Dokun şuna düzgünce." diye inlediği an eliyle Sakusa'nın elini tutup bastırmış ve tekrar inlemişti. Yavaş ilerlemek değil, aksine daha da hızlanmak istiyordu.

Tişörtünden kurtulduktan sonra pantolonunu da atmıştı üstünden. Sakusa da aynısını yapıp çocuğun karnına -kendini biraz havada tutarak- oturmuş ve dudaklarını göğsüne değdirmişti.

"Sakusa, bu niye sürekli büyüyor?" Sorduğu soruyla kahkaha atıp "senin yüzünden." diye mırıldandı. Bu Atsumu'yu biraz utandırmıştı doğrusu.

"Arkanı dön."

"Hayır. Sen yat şuraya. Üstte olamıyorsam da en azından kontrol bende olsun." Sakusa onun bu istekliliği karşısında modunu düşürecek bir şey yapmak istemediği için kabul edip sırtını yatağa bıraktı.

"Tanrım! Bu zor olacak." diye sızlanırken çocuğun üzerine yerleşip nefesini tutmuştu. Kendini bastırdığı an canının çok yanacağını biliyordu.

Çocuğun ellerini belinde hissettiğinde dayanamadığını anlayıp kendini bastırmış, içinin dolmasından dolayı aynı zamanda inlemişti de. Cidden fazla acıtmıştı bu.

Hareket ettikçe acının geçeceğini bildiği için hiç durmuyordu ve bu Sakusa'nın altında kıvranmasına neden oluyordu. Bu görüntü hoşuna gitmişti.

"Ah! Siktir, hızlan!" Doğru düzgün ilk kez inlemişti ve bu sırada sesi fazla erkeksi -daha doğrusu seksi😼- çıkmıştı.

İkisinin sesi birbirine karışıp odada yankılanırken Sakusa sınırına ulaşmış gibi hissettiği için çocuğu durdurmuştu. Atsumu çocuğun içinde kalmasını sağlayarak öne doğru eğilip dudaklarını birleştirdi.

Birkaç dakika sonra ikisi de tamamen bittiğinde yine yan yana uzandılar. Atsumu Sakusa'nın kolunun üstüne yatıp yanağını da göğsüne yaslamıştı. Çok yorgun hissediyordu.

"Bunu bir daha-"

"Kesinlikle yapmalısın." Lafı bölündüğünde dudak büzmüştü. "Yapmayacağım diyecektim."

"Çok mu yoruldun?"

"Hı hı."

"Ben yıkanırken dinlen o zaman."

"Biraz daha yatsan olmaz mı?"

"Çok terliyim ama."

"Bir şey olmaz." diye mırıldandıktan sonra gözlerini kapattı. Kedi gibi kıvrılmış olması Sakusa'yı gülümsetmişti. Bu hâli fazlasıyla tatlı gelmişti doğrusu.

Atsumu'nun hiç kıpırdanmadığını fark edince başını eğip yüzüne baktı. Gözleri kapalı, ağzı ise hafif açıktı. Uyuyor gibi görünüyordu.

"Atsumu?" diye fısıldamasına karşılık ses gelmeyince tekrardan gülümsedi. Böyle uyuyakalması nedensizce hoşuna gitmişti.

Uyandırmamaya dikkat ederek kolunu çekti ve hemen yastığı sıkıştırdı hemen. Bu kadar terlemesinin üstüne iyi bile dayanmıştı. Gidip temizlenmek istiyordu.

Banyoya girmeden önce yorgana sarılmış çocuğa baktı birkaç saniye. En başta olmasa da şimdi onunla olmayı çok sevdiğinin farkındaydı ve daha çok vakit geçirmelerini istiyordu. Yani sadece sevişmek değildi amacı.

O yıkanıp çıktıktan sonra bile uyuyordu çocuk. Gerçekten yorulmasa böyle uyumayacağını düşündüğü için uyandırma fikrinden vazgeçip laptopunu aldı ve odadan çıktı. Normalde odasında çalışırdı ama o varken odaklanabileceğini pek düşünmediği için salonda çalışacaktı bugün.

Bu üç

model || SakuAtsuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin